Bugünkü Yeni Şafak |
|
|
Anadolu'nun önsözü
HALE KAPLAN ÖZ
Kültepe kazılarında elde edilen buluntularından oluşan bir koleksiyonun Tokyo'da sergilenmesi düşüncesine göre hazırlanan kitap, insanoğlunun binlerce yıllık macerasında ve Anadolu topraklarında kurulan medeniyetler arasında önemli bir yere sahip olan, Anadolu'nun ilk yazılı belgelerini yıllarca barındıran büyük bir merkezin izlerini sürmesi ve bugüne aktarması bakımından da büyük önem taşıyor. 250 yıl süren ticari ilişkilerin alt yapısı Kitap, Assurlular tarafından kurulmuş on Karum'un (koloni merkezi) başkenti/idare merkezi olan Kültepe'den bugüne kalan saraylar, tapınaklar, seramikler, kozmetik kutuları, gömü hediyeleri, heykelcikler, maden objeler, iğneler, takılar, müzik aletleri, mühürler ve mühür baskıları, yazışmalar, bize o dönemdeki sosyal ve siyasi bir çok konu hakkında bilgi edinme olanağı sağlıyor. Buna bağlı olarak Milat'tan önce 2000 yıllarında Assur ve Anadolu arasında yaklaşık 250 yıl süren ticaret ilişkilerinin yapısı, ithal ve ihrac edilen ticari mal, ekonomik yapı, kervan taşımacılığı, kanuni ve adli konular, Assur Kolonileri ile yerli krallar arasındaki siyasal ilişkileri, yerli halkın ticarete katılımı, sosyal yapı, evlenme ve boşanma, mirasa ait adetler ve kült inançlar kitapta geniş olarak ele alınıyor. Seramik kap üreten bir merkezdi Kültepe'nin koloni merkezlerinin idari merkezi olmasının yanı sıra mimari ve sanatsal üretim bakımından da oldukça ileride olduğu kitapta verilen örneklerden açıkça anlaşılıyor. Kullanım dışında satış amacıyla da üretilen Kültepe seramikleri buna en güzel örneklerden biri:
"Kültepe, Yakındoğu'da seramik üreten seçkin merkezlerden biridir. Biçim zenginliği, bezemeleri ve sanatkarane yapıları bakımından Anadolu seramiğinin Assur Kolonileri Çağı'nda zirvesine ulaştığı söylenebilir. Koloni Çağı seramiği, Eski Hitit Krallığı süresince kesintisiz olarak kullanılmıştır. Çanak çömlekle, evlerin mutfak ve kilerlerinde, depo odalarında ve gömü hediyesi olarak mezarlarda bulunmuştur. Bazı evlerde bululan çanak çömleğin sayısı bir ailenin ihtiyacından çok daha fazladır. Bunların yeni oldukları, hiç kullanılmadıkları, satış için stok edildikleri anlaşılmaktadır. Ayrıca, bir ailenin ihtiyacı kadar çok az kullanılmış, zarif bir sofra takımını oluşturan fincanlar da bulunmuştur. Hayvan biçimli içki kaplarıyla yan yana bulunan bu fincanlar, onlarla birlikte aynı iş için kullanılmışlardır. Kült seremonilerinde, içkiler kutsal biçimli kaplara doldurulur, bu fincanlarla sunulurdu."
|
|
|