AYDIN DEMİR / İSTANBUL
"Krakow'un orta yerinde Polonya'nın en büyük kilisesi sayılan St.Maria Kilisesi yer alır. Her yarım saatte bir Krakow itfaiyesinden bir er, çan kulesine çıkarak trampetle acıklı bir melodi çalar.11.Yüzyılda Cengiz Han komutasındaki Moğal Ordusu'nun Krakow'u kuşatma anında, halka 'silah kuşanma' çağrısı yapılması böylece her yarım saatte bir anımsatılmış olur.Melodinin en acıklı yerinde trampet birden susuverir:Çünkü o anda bir Moğol okçusu hedefini tam yerinden vurmuştur..." İşte Harbiye Açık Hava Sahnesi'nde "Kazım Koyuncu" adı anons edildiğinde binlerce insan, bir kaç saniye sessizliğe büründü. Ardından çoşku ve alkış seli Harbiye'den Boğaz'ın mavi sularına doğru yansıdı...

'Yol aldığımı göremeden gidiyorum' şarkısı hep bir ağızdan söylendi

Genç yaşta hayata veda eden Kazım Koyuncu anısına düzenlenen "Hey Gidi Karadeniz" gecesinde, sahneye siyah kostümle çıkan İbrahim Can'ın, "Oy benim sevdiğim olurmu böyle kader, o sürmene yaylası da 15 doktora bedel" türküsü, izleyiciler arasında duygu seline neden oldu.İbrahim Can'ın ardından sahne alan Sunay Akın ve Haluk Levent, Harbiye'yi yerinden oynattı. Haluk Levent'in hemen ardından bir dizide Karadenizli kızı canlandıran Şevval Sam, siyah köstümün üstüne beline bağladığı Karadeniz peştamalı ile sahneye çıktı ve, "Yaz geldi bahar geldi, açtı yeşil yapraklar, ben sana doyamadım doysun kara topraklar" adlı Karadeniz türküsünü söyledi. Bu esnada bazı seyircilerin baygınlık geçirdiği gözlendi. Şam'ın ardından, Kazım Koyuncu'nun video kilibi, izleyenlerin göz yaşlarını çoşkuya dönüştürdü.Harbiye Açık Hava Sahnesi'ni dolduran binlerce insan Kazım Koyuncu'nun, "Hiç bir şey almadan, hiç bir şey vermeden, yol aldığımı görmeden gidiyorum" şarkısını hep bir ağızdan söylediler.