Milliyet Türk medyasında bir ilk olarak ‘okur temsilciliği’ kurumunu başlatmıştı; bugün iki ayrı gazetede var ‘okur temsilcisi’... Sabah’ta başlayan Yavuz Baydar birkaç ay öncesine kadar o görevi Milliyet’te sürdürüyordu. Birdenbire gazetesinden ve CNN-Türk’ten ayrıldığı duyuldu. Merak edip araştırınca bir habere yönelttiği eleştiriler yüzünden kovulduğu gerçeğiyle karşılaşmıştım...

Konuyu burada işledim. Milliyet yayın yönetmeni Mehmet Y. Yılmaz gerçeğin farklı olduğu iddiasında. Bir yandan, Yavuz Baydar’ın okur temsilcisi olarak ‘sorunlu’ bulduğu haberi savunuyor Mehmet Yılmaz, bir yandan da “Yavuz Baydar okur temsilciliğinden kovulmadı” diyor.

Bana gönderdiği açıklamanın ilgili bölümleri şöyle:

“Yavuz Baydar’ın konuyla ilgili yazısını bir Genel Yayın Müdürü olarak yayınlamak istemediğim doğrudur. / Doğruluğundan emin olduğum bir haber nedeniyle gazetemin ve haberi yazan değerli bir elemanımın bu şekilde yanlış yönlendirmelerle zor durumda bırakılmasını istemedim. / Ancak, Milliyet Okur Temsilcisi, kurallarımız gereği bana ve yazı işleri yönetimine bağlı olarak çalışmıyor. / Milliyet Okur Temsilcisi gazetenin yayıncısına karşı sorumlu. / Ben itirazlarımı gazetenin yayıncısına bildirdim ama Baydar tarafından hazırlanan eleştiri yazısını da hiçbir yerine dokunmadan yayımladım. Baydar’ın haberle ilgili eleştirileri 28 Haziran 2004 tarihli Milliyet’te yayımlandı.

“Yavuz Baydar bu yazıdan hoşnut olmadığımız için görevden alındığını ileri sürüyor. / Gazetenin yayıncısı ve yöneticileri bu yüzden Baydar’ı işten atacak olsalar, yazının yayımlanmasına da izin verirler miydi?

“Milliyet Okur Temsilciliği görevi, kişilere ‘yaşam boyu yapmaları şartıyla’ tevdi edilen bir görev değildir. / Gazetedeki herkes gibi görevinin bir gün sona ermesi ve başka bir yerde görevlendirilmesi de doğaldır. / Nitekim Yavuz Baydar, bu olaydan çok önce İcra Kurulu Başkanı Hanzade Doğan ile gazetede başka bir görev alabilmesi hususunda görüşmüştü. Baydar’ın, Hanzade Doğan’a bu konuyla ilgili olarak yazdığı bir mektup da var. Merak ediyorsanız size o mektubun da bir kopyasını yollayabilirim. Mektup 28 Mayıs 2004 tarihini taşıyor. Yani Baydar’ın işine son verilmesinin nedeni olarak gösterdiği tartışmalardan bir ay önceye dayanan bir mutabakat söz konusu.

“Baydar, Hanzade Doğan ile görev değişikliği konusunda mutabakata varınca bana geldi ve kendisini nasıl değerlendirebileceğimi sordu. / Ben de kendisine Yazı İşleri Müdürü sıfatıyla yazı işlerinde görev alabileceğini, yeni projeler geliştirebileceğini, isterse yazı işlerinde daha aktif pozisyonlar da yaratabileceğimi söyledim. Teşekkür etti, kabul etti ve bir tatile ihtiyacı olduğunu belirterek tatil dönüşü göreve başlamak üzere ayrıldı. / Bu mutabakat üzerine Milliyet Gazetesi’ndeki köşemde yazdığım bir yazı ile bu görev değişikliğini duyurdum.

“Daha sonra Sabah Gazetesi ile anlaşan Yavuz Baydar, Hanzade Doğan’dan kıdem tazminatının ödenmesi için kolaylık gösterilmesini istedi. Bu isteğini de yerine getirdik. / Yavuz Baydar’ın sizlere de gönderdiği şikâyeti ise 5 Kasım 2004 tarihini taşıyor. / Şikâyet için neden bu kadar beklediği de ayrı bir soru..”

Konuyu kendisi açısından özetle şöyle değerlendiriyor Milliyet yönetmeni:

“Sonuç olarak şunu söylemeliyim: / Milliyet Gazetesi söz konusu haberi yayımlarken mesleğimizin evrensel kurallarına uymak konusunda bir hata yapmadı. / Kendi Anayasası ve DMG Yayın İlkeleri doğrultusunda haberin güvenilirliğinden emin olduğu için haberi yayımlamakta tereddüt etmedi.

“Yavuz Baydar’ın şikâyetini ne yazık ki mesleğimizde sıkça gördüğümüz bir durum olarak değerlendiriyorum. / Bir süre çalıştığı kuruma zarar vermeye yönelik, bilinçli bir saldırı olarak görüyorum.

Nitekim Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI) Yönetim Kurulu da tıpkı benim yaptığım bu değerlendirmeyi yaparak Baydar’ın müracaatını gündemine almaya bile gerek görmedi.

“Yavuz Baydar’ın Amerikalılardan daha çok Amerikalı gibi davranma hevesini de mânidar bulduğumu söylemeliyim. / Meslek ahlâkı üzerine yazılar yazan bir gazetecinin dönüp zaman zaman aynaya bakması gerektiği de bu davranışlarından ortaya çıkıyor.”

Mehmet Yılmaz Doğan Medya Grubu’nun konuyla ilgili kararını da yollamış:

“Milliyet Gazetesi eski ombudsmanı Yavuz Baydar’ın görevinden ayrılması ve CNN Türk’deki programının yayından kaldırılması nedeni ile yaptığı başvuruyu ve aynı konuda Milliyet Gazetesi İcra Kurulu Başkanı Hanzade Doğan ile Milliyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Y. Yılmaz’ın verdikleri bilgiyi değerlendiren DMG Yayın Konseyi:

“1. Yavuz Baydar’ın ombudsmanlık görevinden ayrılması hususunda işverenle Mayıs 2004 tarihinde, yani DMG YK’ne başvurmasından 6 ay önce mutabık kaldığına, / 2. Baydar’ın başvurusuna neden olan konudaki davranışının bir süre taşıdığı ombudsmanlık görevinin gerekleriyle bağdaşmadığına, / 3. CNN Türk’teki programının yayından kaldırılmasının söz konusu kanal yönetiminin takdir hakkı içinde kaldığına karar vermiştir.”

Burada da pek çok soru zihnime üşüşüyor, ama ben yalnızca en basitini yazıp konuyu kapatayım: Doğan Medya Grubu istifa ederek ayrılan bütün gazetecilere kıdem tazminatı ödüyor mu?

TAHA KIVANÇ

Künye

Temsilcilikler

Abone Formu

Mesaj Formu