|
|
Saddam'a ne oldu?
Amerikan saldırısının 3. haftasında Bağdat düştü.. 10-15 Amerikan tankı bir gün önce bombaladıkları Filistin Oteli'nin önüne gelerek çok güzel bir şov yaptı.. Tüm dünya bu şovu ve 100 kadar Iraklı'nın Saddam heykelini yıkışını dramatik bir şekilde seyretti.. O sırada herkes Saddam'ın nerede olduğunu merak ediyordu.. Yani nasıl oldu da bu 10-15 Amerikan tankı 'Dolmabahçe'den çıkarak Taksim Meydanı'na' gelmişti.. Tüm Bağdat'a ne olmuştu! Bağdat'ı yeni bir Stalingrad'a çevireceğini söyleyen Saddam ve onun özel birliklerine ne olmuştu!! Bu olup bitenleri aslında ben dahil hiç kimse anlamamıştı.. Bağdat'ta kendilerini çok zor günler beklediğini söyleyen Amerikalı generaller bile olup bitenleri yorumlamakta zorluk çekiyorlardı veya öyle görünüyorlardı.. Çünkü onlar bilmiyorsa o zaman kim bilir acaba!! Peki ne oldu ? Ümm Kasr gibi küçücük bir kasabada günlerce direnen Iraklılar ne oldu da 5 milyon nüfusu olan Bağdat'ta bir şeyler yapamadılar!! Acaba 3 hafta süren Amerikan bombardımanı (25 bin güdümlü bomba ve füze) gerçekten Saddam'ın tüm askeri gücünü yok mu etti.. Yoksa Saddam ve yardımcıları da mı bu bombardımanlarda öldüler!! Eğer bu doğru ise Saddam'ın diğer aile bireyleri nerede!! Sadam'a bağlı yüzlerce devlet (asker-polis-sivil) adamına ne oldu ? Bazılarına göre bunların bir kısmı bombardımanlarda öldü bir kısmı da kaçtı.. Geri kalanlar da Saddam'ın memleketi olan Tikrit'e gitti.. Bunlar da belki Saddam ile birlikte bu şehri savunmaya hazırlanıyordur.. Eğer bu olasılık doğru ise çok aptalca olur.. Çünkü Bağdat gibi çok büyük bir kenti savunamayanlar Tikrit gibi küçük bir şehri hiç savunamaz.. Ama yine de belli olmaz!! Çünkü Saddam gibi megaloloman olan bir diktatör bu tür aptallıkları pekala yapabilir ve tarihe geçmek için doğduğu evi ölesiye savunabilir!! Başka bir ifade ile büyük memleketi olan Irak için ölümü göze alamayan Saddam kendi küçük dünyasını savunmak için intiharı kendine daha uygun bulabilir!! Nasıl olsa ölüm ve öldürmek onun için çok alışık kavramlardır! Peki ya Saddam Bağdat'ta ölmemiş veya Tikrit'e kaçmamış ise o zaman nerede bu adam? Bence temel soru bu olsa gerek.. Çünkü Saddam Bağdat'ta öldü ise veya yarın obür gün Tikrit'te ölecekse o zaman kavramlar daha net olarak algılanabilir ve yorumlanabilir.. Ya 12 yıldır ambargo altında yaşayan bir Irak ordusu dünyanın en güçlü ülkesi olan Amerika ve İngitere'ye yenildi veya 30 yılı aşkın bir süredir diktatörlüğün tüm zulümünü yaşayam Irak halkı ülkesini savumak yerine işgalci Amerikalılar'ı Saddam'a tercih etmiştir diyebiliriz.. Ya da Irak'ın BM'deki temsilcisi Muhammed Duri'nin ağlayarak dediği gibi 'herşey bir oyun' ise o zaman şimdi ne olacak!! Yani Saddam Amerikalılar'la anlaşmış olabilir mi!! Amerikalılar direnmeden Bağdat'ı teslim eden Saddam ve yandaşlarına Irak'ı terketme veya kaybolma şansı tanımış olabilir mi!! Peki bu nasıl olabilir!! İran'a saldırırken her türlü desteği veren Amerikalılar Kuveyt'e girmesi için de Saddam'ı teşvik etmiştir.. İran savaşında bir milyon Iraklı ve İranlı'nın ölümünü sağlayan Amerikalılar her iki ülkeye 120 milyar dolarlık silah satmışlardı. Kuveyt olayında ise Amerikaılar 600 milyar dolarlık savaş masraflarını Körfez ülkelerinden sağladılar ve 30 yıllığına Irak petrolünü ipotek altına aldılar.. Ama en önemlisi kendilerinin ve İsrailliler'in Ortadoğu'daki egemenliğini pekiştirdiler.. Bu egemenlik yetmemişe benziyor ki bugün yaşanan olaylarla karşılaşıyoruz.. Yani 20 yılı aşkın ( belki de 1969 yılında iktidara geldiği günden itibaren) bir süredir Amerikalılar'a bilerek veya bilmeyerek hizmet eden Saddam görevini tam anlamı ile yerine getirmiştir.. Son olarak Saddam Bağdat meydan muharabesinden de kaçarak bölge halklarına en son darbeyi Amerikalılar adına indirmiştir.. Ümm Kasr'da Basra'da Nasıriye'de ve daha bir- çok köy kasaba ve şehirde direnen Iraklılar tüm bölge halklarının moralini yükseltmiştir.. Yıllarca Haçlı-Siyoınist saldırılar karşısında çaresiz kalan tüm bölge halkları (hatta Amerika'nın dünya politakalarından memnun olmayan herkes) Irak halkının direnişi ile büyük moral bulmuştu .. Oysa Saddam tarafından (eğer) söndürülmüş olan bu direniş morali belki de Amerikalılar açısından çok daha da önemliydi.. Çünkü morali bozulmuş bir Irak veya Arap halklarını sindirmek hem de sonsıuza kadar çok daha kolay olacaktı.. Böylece Saddam'ın Amerikalılar'a (eğer) yaptığı bu en son hizmet aynı zamanda en önemlisi olacaktı!! Umarm ve dilerim bu senaryo doğru çıkmaz ve Saddam giderayak yalnız kendi halkına değil tüm Arap ve Müslüman halklara bir kötülük daha yapmamış olsun .. Yoksa başımıza gelecek olan belalar gerçekten çok büyük olacak ve bizim işimiz çok daha fazla zor olacaktır.. Çünkü Irak'ta kolay bir zafer elde eden Amerikalılar bundan sonra çok daha azgınlaşacak ve her tarafa pervasızca saldıracaktır.. Ama tüm bunlar hiçbir zaman bizi umutsuz kılmamalıdır.. Umudumuzu kaybettiğimiz anda Amerikalılar'ın işini daha da kolaylaştırmış oluruz .. Oysa biz doğruları savunuyoruz.. Doğrulara olan inanç var olduğu sürece insanların ve halkların onurlu yaşama umudunu ve direnme gücünü hiç kimse yenemez.. Cezayirli ünlü şair Abulkkasem El-Şabi bakın ne diyor : 'Belki siz bir fili bir iğne deliğinden kolayca geçirebilirsiniz.
Ne dersiniz Irak'ta bize zorla seyrettirilen moral bozucu bunca acı kan ve gözyaşına rağmen yüreğinizde hâlâ atan bir umut var mı ?
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv Bilişim | Dizi | Röportaj | Karikatür |
© ALL RIGHTS RESERVED |