AYDINLIK TÜRKİYE'NİN HABERCİSİ

G Ü N D E M
Elyazmalarına rötuş

Bayan restoratörler, ilk bakışta beyaz önlükleriyle doktor veya hemşire görüntüsü veriyorlar. Ancak onların işi, tozlu raflarda yokolmaya yüz tutmuş binlerce yıllık tarihî el yazmalarına yeniden hayat vermek

  • OKTAY MEHMET İSTABUL
    Taksim Atatürk Kitaplığı bünyesinde 1990 yılında kurulan Restorasyon Servisi'nde çalışmalarını sürdüren restoratörler, nem, toz, ışık ve çeşitli kemirici böcek ve kurtlar tarafından yokluğa sürüklenen tarihi eserleri büyük bir titizlikle onararak, onların ömürlerini 100 yıl daha uzatıyorlar. Restoratör Nergis Ulu, malzemesi kağıt olan ve yok olmaya yüz tutmuş başta el yazması eserler olmak üzere, ferman, beraat ve eski gazete ve dergileri, yeniden tarihin hizmetine sunduklarını söylüyor. Ulu, her tarihi eserin kendine göre ayrı bir restorasyon şekli olduğunu ifade ederek, el yazması eserlerle, eski gazete ve dergilerin restorasyonlarının birbirlerinden çok farklı olduğunu anlatıyor. Restorasyonu, hekimin hastasını muayenesine benzeten Ulu, "Nasıl bir hekim, her hastaya aynı reçeteyi yazmıyorsa, tarihi eserlerin restorasyonunda da farklı farklı reçeteler uygulamak zorundasınız. Aksi halde, hastayı kaybetmekte olduğu gibi, bu nadide eserleri de tamamen kaybedebilirsiniz" diyor.

    Çalışmalar 3 ila 10 yıl sürebiliyor

    Restoratör Belkıs Erdoğan da, el yazması ve kurt yeniği bir tarihi eserin restorasyonuna sayfa kontrolü yaptıktan sonra, eser üzerindeki tozların fırça ile temizlenmesi ile devam edildiğini kaydediyor. Erdoğan, restorasyon işlemini söyle anlatıyor: "Eser, resetorasyon önce formalara ayrılır. Eğer yoksa, sayfa numaraları verilir. Eser üzerindeki yırtıklar Japon kağıdı ve nişasta tutkalı ile kapatılır. Küçük delikler, liflendirilen Japon kağıdı ve nişasta yapıştırıcı sayesinde ortadan kaldırılır. Çalışmalarda kullanılan bütün malzemeler yurdışından ithal ediliyor". Bir eserin restorasyonunun 3 ay ila 10 yıl zaman alabildiğini belirten Erdoğan, Atatürk Kitaplığı'nda restoratörlerin üzerinde çalıştığı Osmanlı dönemi sanatçılarından Osman Ergin'in kolleksiyonundan olan tasavuf ile ilgili yazma eserin restorasyon çalışmasının 3 yılını doldurduğu örneğini veriyor. Erdoğan, bu eserin restorasyonunun tamamlanması için daha birkaç yıla ihtiyaç duyulabileceğini kaydediyor.

    Restoratör olmak kolay değil!

    Taksim Atatürk Kütüphanesi'nde çalışan bayan restoratörlerin tamamı, Sultan Selim Geleneksel Türk El Sanatları Kız Meslek Lisesi mezunu. Kendilerini iş buldukları için şanslı addeden Filiz Çeviker, "Her yıl okuldan mezun olan bir çok arkadaşımız, stajlarını tamamladıktan sonra iş bulamadıkları için evlerinde oturmak zorunda kalıyorlar. Kütüphanelerin büyük bölümünün Kültür Bakanlığı ve belediyelere bağlı olması istihdam imkanını azaltıyor" diyor.

    Restorasyonda laminasyon

    Türkiye'de laminasyon yöntemiyle gazete restorasyonu yapılan ender yerlerin başında Atatürk Kitaplığı geliyor. Filiz Çeviker, asitlenme görülen gazetelerin, restorasyon işleminin servislerinde asidinin alınmasıyla başladığını söylüyor. Ceviker, gazete üzerinde yapılan işlemi şöyle anlatıyor. "Restorasyon gerektiren gazete önce laminasyon makinasına veriliyor. Makina, gazeteyi her iki tarafından asitsiz Japon kağıdıyla kaplıyor. 'Sandviç tekniği' de denilen bu yöntem sayesinde gazetenin ömrü 100 yıl daha uzatılmış oluyor."



  • 13 Nisan 2003
    Pazar
     
    Künye
    Temsilcilikler
    AboneFormu
    MesajFormu
    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
    Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
    Bilişim
    | Dizi | Röportaj | Karikatür

    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
    © ALL RIGHTS RESERVED