T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

Y A Z A R L A R
Güneş altında su ve ayran için

Güneşlendiniz, mükemmel bir bronz tene kavuştunuz ama... Cildiniz kurumaya başladı, lekeler oluştu, çilleriniz arttı... Ne yapmalı da bu problemlerle karşılaşmamalı?

Yaz geldi, güneş ışıklarını cömertçe gönderiyor. Bronz bir ten uğruna, "koruyucu krem sürdüm nasıl olsa, bir şey olmaz" düşüncesiyle saatlerce güneşin altında yatılıyor. Daha sonra ise ciltte kuruluk, kabarıklık, güneş yanıkları, lekeler kendini göstermeye başlıyor. Belki yaz bitince bu problemlerden kurtuluyoruz ama bunların pek de geçici olduğu söylenemez. Çünkü güneş ışınlarının zararlı etkileri ileride cilt kanserine neden oluyor ve yaşlılık sürecini hızlandırıyor. Konunun uzmanları, ultraviole (UV) ışınlarının dünya üzerindeki tüm biyolojik olayların başlaması ve sürdürülmesi, vücudumuzda D vitamininin sentezlenmesi, zararlı mikroorganizmaların yok edilmesi ve insan psikolojisi üzerindeki olumlu etkileri olduğunu belirterek, ancak zararlarının gözardı edilmemesi gerektiğini söylüyor. Güneşin zararlı etkilerinin kendini akut ve kronik olarak gösterebildiğini anlatan uzmanlar, bunları şöyle sıralıyor:

Akut etkiler

Deri yanıkları, güneş çarpması, foto alerjik reaksiyonlar.

Kronik zararlar

Deride zaman içerisinde incelme, derinin elastikiyetinin bozulması (kırışıklık), kuruluk, kılcal damarların belirginleşmesi, deride leke oluşumu, çillenme, kabalaşma, deri yaşlanması, deri kanserleri, bağışıklık sisteminin baskılanması.

Açık tenli kişilerin koyu tenli kişiler oranla güneş ışınlarına karşı daha duyarlı olduğunu hatırlatan uzmanlar, "Bu da, deri kanserlerinin beyaz ırkta siyah ırka göre 15 kat daha fazla görülmesini açıklamaktadır. Yaşamın ilk 18 yılında alınan güneş dozu toplam miktarının yüksek olması ileri yıllardaki deri kanserleri açısından ve yaşlılık sürecinin hızlanması açısından risk faktörü oluşturmakta. Ayrıca açık havada çalışan insanların çiftçiler, denizciler gibi deri kanserlerine yakalanma oranları daha fazla" diyor.

Bronzlaşmak, vücudun savunma mekanizması

Uzmanlar, açık tenli kişilerin yanısıra 3 yaşın altındaki çocuklar güneşin olumsuz etkilerinden daha yüksek oranda etkilendiğini kaydederek, "Deri organı, güneş ışınlarını yansıtarak, dağıtarak ve emme yoluyla kendisini kısmen korumaktadır. Yani bronzlaşmak vücudun kendini UV ışınlarına karşı bir savunma mekanizmasıdır" diyor. Güneşle oluşan kahverengi lekelenmeler kişinin genetik özelliklerine göre, hormonal faaliyetlerine göre ve bazı alınan gıdalar ve de bazı ilaçlarla (bazı hormon ilaçları, doğum kontrol hapları, bazı antibiyotikler vs..) sonucu artabileceğini belirtiyor ve şöyle devam ediyorlar : "Bu nedenle kahverengi lekelerin oluşmasında artış varsa kişinin hormon düzeni aldığı ilaçlar çok yediği bazı gıdalar gözden geçirilmeli. Çiller, genetik zeminle oluşan cilt lekeleridir. Ancak bunları arttıran neden güneş ışınlarıdır. Güneşle tetiklenen bazı alerjik reaksiyonlar var. Bu fototoksik reaksiyon kişinin bünyesel alerjik duyarlılığıyla alakalı olarak gelişmekte."

Güneş ışınlarından nasıl korunmalı?

  • Direkt güneşlenmeyin. Çünkü insan güneş ışınlarından ne kadar kendini sakınırsa sakınsın yaz ve kış mevsimi dahil olmak üzere yaşamsal faaliyetlerine yetecek kadar ışını zaten almakta. Bu nedenle ayrıca güneşlenmek gerekli değil.

  • Güneş ışınlarının en şiddetli olduğu öğle saatlerinde (11.00-15.00 arasında) güneşe çıkmamaya özen gösterilmeli.

  • Güneş koruyucu ürünlerin koruma faktörü 30'un üzerinde olmalı ve yeterli miktarda sürülmeli. Gün ışığına çıkmadan yarım saat önce sürmeli 3 saatte bir tekrar sürülmeli. Eğer su ile temas olursa koruyucunun etkisi yüzde 50 azalmaktadır. Ve eğer havlu ile kurulanılırsa etkisi tamamen geçmektedir.

  • Güneş koruyucuları hem UVA hem de UVB filtreleri içermeli, deriden iyi emilmeli, deriyi nemlendirmeli, suya, terlemeye ve sürtünmeye karşı dayanıklı olmalı, etki süresi uzun olmalı, kolay sürülebilmeli, zararlı maddeler içermemeli, tahriş etmemeli, allerjen olmamalı.

  • Su da güneş ışınlarını emmez, su içinde saatlerce kalmak da güneş yanığıyla sonuçlanabilir. Güneşlenme sırasında kullanılan diğer ilaçlar varsa onların da yanığı artırıcı etkileri sözkonusu olduğundan, doktor tarafından gözden geçirilmesi gerekir.

  • Güneş altında alınan alkol ve ağır yağlı yemeklerden kaçınmalı, ayran, su gibi içecekler tercih edilmeli.

  • Sportif faaliyetler, ya sabah saatlerinde ya da ikindi saatinde yapılmalı. Güneşte terlemeye karşı da uygun miktarda sıvı alınması gerekir.

  • Bulutlu havalara aldanılmamalı ve yine güneşin etkili olduğu kapalı havalardan korunulmalıdır.

  • Cildinizin nemini korumak için günde 13 bardak sıvı tüketin.


  • 29 Temmuz 2002
    Pazartesi
     
    GÜLSEN ORTAÇ


    Künye
    Temsilcilikler
    ReklamTarifesi
    AboneFormu
    MesajFormu

    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
    Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
    Bilişim
    | Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür
    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
    © ALL RIGHTS RESERVED