|
|
ANAP lideri Mesut Yılmaz'ın, siyasi kargaşayı fırsat bilerek, ANAP'ın başında olacağı bir "AB hükümeti" planını sahneye koyduğu iddia ediliyor. Buna göre Hüsamettin Özkan ile birlikte DSP'den ayrılan milletvekillerinin kuracağı partiyi yanına alan Yılmaz, DYP ile birlikte seçime kadar AB yasaları ile Siyasi Partiler ve Seçim yasalarını çıkaracak hükümeti kurmaya talip olacak. Böylece, "MHP'siz hükümet" formüllerine "seçim" restini çeken MHP lideri Bahçeli hükümetten dışlanırken, aynı zamanda ülkenin önünü tıkayan DSP lideri ve Başbakan Bülent Ecevit engeli de ortadan kaldırılmış olacak. Yılmaz, bu formüle AK Parti ve SP'nin dışarıdan desteğini almayı planlıyor. Yılmaz: Her formüle destek Önceki akşam Kanal D'de yayınlanan "Teke Tek" programında Fatih Altaylı'nın sorularını cevaplandıran Yılmaz, bu senaryonun işaretlerini verirken, "AB, Siyasi Partiler Yasası ve Seçim Yasası'nı çıkararak erken seçime gidecek her türlü hükümet formülüne şartsız desteğe hazır olduklarını" belirterek, bu düzenlemeler yapılabilirse Kasım'ı beklemeden, 29 Eylül Pazar günü seçim yapılabileceğni söyledi. Kemal Derviş ile ilgili bir soruya, "Bize katılırsa bundan mutluluk duyarız. Kendisi ile verimli bir şekilde beraber çalışabileceğimizden en küçük bir kuşkum yok" cevabını veren Yılmaz'ın, Hüsamettin Özkan'ın siyasette kalmasını dilediğini belirtmesi de dikkat çekti. ANAP'ın MHP'ye olan tavrını Genel Başkan Yardımcısı Cengiz Altınkaya özetledi. MHP'nin erken seçim isteyerek "uyumu bozduğunu" belirten Altınkaya, "Bundan sonra artık herşey değişecektir. Yeni formuller ortaya atılacaktır ve ANAP bu formüller içinde üzerine düşeni yapacaktır" dedi. Baraj korkusu ve AB kozu Yılmaz'ın, "29 Ekim'de seçim olabilir" demesine rağmen, yeni hükümet modeliyle birlikte seçim süresini uzatmayı ve AB yasalarını çıkardıktan sonra, en elverişli zamanda seçime gitmenin hesaplarını yaptığı ifade ediliyor. Çünkü, kamuoyu yoklamalarında ANAP barajın altında görünüyor. Yılmaz böyle bir ortamda seçime girmeyi "risk" olarak görüyor. Yılmaz'ın ortağı Ecevit yerine arkadaşı Özkan'dan yana tavır koymasıyla birlikte, DYP ile kurulacak olan bir hükümette, Özkan-Yılmaz ikilisi olarak hareket edip, Çiller'i hükümetin içinde etkisizleştireceği ifade ediliyor. Seçimlerde AB kozunu kullanmayı amaçlayan Yılmaz, hükümetin "AB hükümeti" özelliğini taşıması gerektiğini savunuyor. AB hükümeti ile Türkiye'nin Avrupa Birliğinden bir takvim almasını amaçlayan Mesut Yılmaz'ın, seçimlere "Türkiye'ye AB'ye sokan lider" olarak gitmenin planlarını yaptığı belirtiliyor. Medya desteği Yılmaz'ın, Pamukbank operasyonunun etkisiyle medyada yaşanan transferler sonucu bu alanda "nüfuzunu" arttırdığı da öne sürülürken, Yılmaz'ın bu desteği hükümet kurma aşamasında değerlendireceği belirtiliyor. Ancak Yılmaz'ın, seçimler için öngördüğü "uygun" tarih yaklaştıkça, AK Parti'nin Genel Başkanı Tayyip Erdoğan'a karşı da medya aracılığıyla yeni bir yıpratma kampanyası başlatabileceğine dikkat çekiliyor. Yılmaz'ın, bu süreçte Anayasa Mahkemesi'nin HADEP'i kapatmasını beklediği de belirtiliyor. Özkancılar da çalışıyor
İstifa eden milletvekilleri, Hüsamettin Özkan'ın konutunda günboyu gelişmeleri değerlendirdiler. İlk aşamada 40 milletvekiline ulaşmayı bekleyen Özkancılar, bu sayının 70'i bulabileceğini belirtiyorlar.
|
|
|