BM Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü UNESCO tarafından desteklenen "Yok Olma Tehlikesi İçindeki Dünya Dilleri Atlası" çalışması, İngilizce, Fransızca, İspanyolca, Rusça ve Çince gibi baskın dillerin, azınlık dillerini ezdiğini ortaya çıkardı. Çalışmada, yok olan dillerle birlikte, o dil aracılığıyla ifade edilen bilgi ve kültürün de kaybolduğuna dikkat çekildi. Çalışmaya göre, en çok Amerika ve Avustralya kıtalarındaki diller yok oluyor.

Aborjin dili yok oldu

Son 300 yılda dillerin yok oluşunun ya da ölmesinin dramatik bir artış gösterdiği ve halen konuşulan 3000 civarında dilin ciddi bir yok olma tehlikesi içinde bulunduğu belirtildi. Şifa sağlayan bitkileri yalnızca geleneksel kültürlerdeki insanların bildiği ve dillerle birlikte bu bilgilerin de yok olduğu da belirtildi.

Son 100 yılda, dillerin yok olmasıyla ilgili en kötü sürecin Amerika ve Avustralya'da görüldüğü belirtilen çalışmada, Avustralya'daki yüzlerce yerli Aborjin dillerinin asimilasyon politikaları sonucu yok oldukları kaydedildi. Avrupa'da da 50 dilin risk altında olduğu, bunlar arasında İngiltere'deki Kelt dilleri, İskandinavya ve Kuzey Rusya'da Sami ya da Lapon dilleri ile Çingeneler'in kullandığı Roman dilinin çeşitli varyasyonları bulunduğu belirtildi.

Afrika'da da 1400 civarındaki yerli dilinin son yıllarda 500-600'e indiği ve bunun 250'sinin de benzer tehlike içinde olduğu vurgulandı.

Asimilasyon etkisi

Yaklaşık 50 dil bilen ve yakınlarda hayatını kaybeden Macar asıllı dilbilimci Stephen Wurm tarafından yönetilen çalışmada, dillerin yok olma nedenleri arasında baskıcı hükümet politikaları ve asimilasyondan, ekonomik baskılara, göç, hastalık ve doğal felaketlere kadar birçok neden olduğu belirtildi. Çalışma, bugün UNESCO'nun Uluslararası Anadil Günü'nde açıklanacak.