|
|
Nalburiye, kırtasiye, şarküteri, elektrik aydınlatma gibi sektörlerde perakendicilere hizmet veren dergiler çıkaran Expochannel Yönetim Kurulu Başkanı Özhan Erem, dağıtım kanalının kendi içerisindeki haberleşmesini sağlamak için çıkardığı bu yayınları televizyon ortamına taşıyor. KOBİ'ler için eğitim, tanıtım, reklam ve bilgi hizmeti verecek olan Expochannel, bu ay yayınlarına başlıyor. Expochannel'in, KOBİ kapsamındaki sektörlere neler kazandıracağını Özhan Erem'le görüştük. Sayın Erem, küçük ve orta boy işletmelere (KOBİ) yönelik bir televizyon fikri nasıl ortaya çıktı? 1998 yılında ilk defa Türkiye'de perakendecilere yönelik yayıncılık sistemini başlatmıştım. Özellikle nalburiye, kırtasiye, şarküteri, elektrik aydınlatma, kuruyemiş, bilgisayar shop gibi sektörlerde perakendicilere hizmet veren dergiler çıkardım. Bu dergilerdeki amacım dağıtım kanalının kendi içerisindeki haberleşmesini sağlamaktı. Türkiye'de 50 bin nalbur perakendecisi var, Almanya'da 3 bin. Bu 3 bin perakendeci 300 nokta üzerinden satın alma yapıyor. Biz de ise 50 bin perakendecinin 50 bini de satın alıcı. Onun için enformasyon çok önemli. Bilgi çok önemli, kim nerede, neyi, ne kadara satıyor? Fiyatı, vadesi, iskontosu nedir. Dolayısıyla bu bilgileri piyasa şartlarını, doğru tartışılan bir yayın organına, daha doğrusu enformasyon organına ihtiyaç vardı. Bu doğrultuda yayın yapan dergiler, internet portalları var, onlar hakkında ne düşünüyorsunuz? - Bu tür çalışmalar var ancak hiçbiri bugüne kadar geneli kapsayıcı olmadı. Hepsi küçük küçük, belirli sektörlerle sınırlı yayınlar yapıyorlar. Biz piyasalarda böyle bir enformasyon eksikliğini hissettik. Bunu tüm sektörlere yaymak için yeni bir iletişim aracı gerekiyordu. Bunun için en uygun araç da çok büyük kitlelere ulaşan televizyondu. Expochannel televizyon ortamı ile toptancıların, perakendecilerin birbirleriyle olan ilişkilerini daha sağlıklı yürütebilmelerini sağlayacak bir platform oluşturacağız. Bu bilgi akışını hangi formatta yapacaksınız, belirli programlar var mı? Sektörleri tanıtacak ana unsurlar fuarlar olacak. Eğer o günlerde ayakkabı fuarı varsa, ayakkabı sektörünün dağıtım kanalının derinlemesine irdelenmesi yapılacak. Akşamları sektörel açık oturumlar yapıp, o sektörün sorunları, dağıtım kanalında yaşanan problemler, çatışmalar, sıkıntılar veya yine o sektörde dünya düzeyinde üretim yapan ama kendini tanıtamamış KOBİ düzeyinde imalatçıların da kendilerini tanıtmalarını sağlayacağız. Kapasite ve potansiyeli olmasına rağmen adını duyuramamış yeni isimleri, yeni markaları ortaya çıkaracağız. Biraz pahalı bir hizmet olacak. TV'nin finansmanını nasıl sağlayacaksınız? Bu hizmetlerin geri dönüşümünün de çok sağlıklı olacağına inanıyorum. Bir kanalın yaşaması için gerekli olan kazanç unsurunun bize geri dönüşüm olarak ulaşacağını düşünüyorum. Çünkü, KOBİ'ler Türkiye'deki işletmelerin yüzde 99.2'sini temsil ediyor.
Kanal ekibi, Anadolu yollarında
Teknik hazırlıklarınız ne aşamada, kadro hazır mı? 100 kişinin üzerinde bir kadroyla yola çıkıyoruz. Ekonomi Haber Müdürümüz Tülin Köksal, Program Müdürümüz Banu Acun. Bu iki kişinin gayretleri sonucunda iyi bir ekip kuruldu. Şu anda Anadolu'dalar, çekimler yapıyorlar. Oralardaki pazarın, sokağın sesini bize getirmek üzere gerekli girişimlerde bulunuyorlar. Dağıtım kanalı deyince akla sadece pazarlama ve nakliye hizmetleri geliyor, bu doğru mu? Dağıtım kanalı, bir ürünün hammadde noktasından perakende noktasına kadar, üretici, mahalli toptancı, toptancı, ithalatçı, nakliyeci gibi perakende noktasına kadar olan zincirin tüm halkalarıdır. Yayınlarınız nasıl olacak, herkes izleyebilecek mi? Eylül ayından itibaren yayınlarımıza başlıyoruz. Önce DigiTürk'ten arkasından da kablotv yoluyla yayın yapacağız. Yayınlarımız tamamen sektörel tanıtımla ilgili olacak, spor, magazin, eğlence gibi ihtiyaçlarına yönelik yayınımız olmayacak.
Rating kaygımız yok, bizi ihtiyaç duyan izlesin
Rating kaygınız olacak mı? - Bizim rating kaygımız yok ve hiçbir kurumla da rekabetimiz söz konusu değil. Eğer o sektörle ilgili hafta boyunca yayın yapıyorsak, zaten o sektör içerisinde olan, o sektörden ekmek yiyen insanlar bizi izleyeceklerdir. İzlemeleri gerekiyor, izlerlerse çok iyi olur. Çünkü kendi işlerini geliştirmeleri için biz onlara hem dünyanın imkanlarını önlerine getireceğiz. Yaptıkları iş dünyada nasıl yapılıyor onu göstereceğiz. Ayakkabı imalatında İtalya bir numara ise İtalya'ya gidip ayakkabı nasıl yapılıyor onu bizim Gedikpaşa'da ayakkabı imalatçılarımıza izleteceğiz. Yani fuar televizyonu deyip geçmemek lazım. RÖPORTAJ: YILMAZ YILDIZ
|
|