|
|
Ölüm tarlalarında 500 bin Müslüman
Kamboçyalı yazar İsa Osman'ın yazdığı “Oukoubah” adlı son kitabında, yakın zamanda yaşanan bir trajediyi çarpıcı örneklerle gündeme taşıdı. Osman, uzun araştırmaları sonucu kaleme aldığı kitabında, 1975 yılında 700 bin nüfusa sahip olan Kamboçya Müslümanları'nın büyük bir soykırıma tâbi tutulduğunu, kadın, çocuk, bebek, yaşlı, genç dahil 500 bin Müslüman'ın katledildiğini belirtiyor. Uzakdoğu Asya ülkelerinden Kamboçya, 1975-79 yılları arasından tarihin en açımasız katliamlarına tanıklık etti. Pol Pot kod adlı bir Maocu olan Saloth Sar tarafından kurulan Kızıl Khmer örgütü, yetmişli yılların ortalarında filmlere konu olan ölüm tarlalarından milyonlarca kişiyi katletti. Kamboçya ormanlarında örgütlenen ve 1975 yılında iktidarı ellerine geçiren Kızıl Khmerler, hiçbir yerde görülmeyen totaliter ve zalim bir rejim kurdular. Parti, ülke için yapılması gereken tek görevin, pirinç tarlalarında ölesiye çalışmak olduğuna karar verip, tüm Kamboçya halkına tarlalarda çalıştırma zorunluluğu getirdi. Şehirlerde yaşayan onbinlerce insan -devlet adamları, bürokratlar, öğretmenler, aydınlar- köylere sürülerek oluşturulan kollektif çiftliklerde çok ağır şartlarda çalıştırıldılar. Çalışma sırasında dinlenmek, toplanan ürünlerden bir parça bile olsun izinsiz olarak yemek veya herhangi bir dini ibadette bulunmak “devrime isyan” sayıldı ve bu gibi asılsız bahanelerle insanlar bir bir öldürüldü.
2 milyon insan öldü
Kızıl Khmerler iktidara geldiklerinde 7 milyon nüfusa sahip olan Kamboçya'da, 1975-1979 yılları arasında 2 milyon insan katledildi. Özellikle lise ve üniversite mezunları, bilimadamları, İslam alimleri, doktorlar, aydınlar katledildi. Binlerce Müslüman ailenin bu dönemlerde yok edildiklerini belirten Osman, 1975-79 tarihleri arasında Kamboçya'daki etnik gruplar arasında en çok Müslümanlar'ın ölüm tarlalarında soykırım kurbanı olduklarını ifade ediyor. Osman kitabında, Kızıl Khmerler'in Müslümanlar'a öğün yemeği olarak domuz etini zorla yedirdiklerini kaydediyor. Osman kitabını, milyonların yaşamını yitirdiği soykırımdan kurtulan kurbanlardan dinleyip, katliamların canlı sembolleri, Soykırım Müzesi ve Ölüm Tarlaları'ndan çıkarılan kalıntılar üzerinde yaptığı uzun araştırmalar sonucunda hazırladığını belirtiyor.. Kişi başına bir mayın
1993'ten beri barış sürecini yaşayan Kamboçya'da, sivil halka yönelik tehdit hâlâ tüyler ürpertici. Bu tehlike, ülkeyi ziyaret eden herkesi korkutuyor. Kamboçya'da ana yolların dışına çıkıp dolaşmanın çok tehlikeli olduğu belirtiliyor. 10 milyon nüfuslu ülkede, 9 milyon mayının döşeli olduğu kaydediliyor. Neredeyse kişi başına bir mayın düşüyor. Daha önce Kızıl Khmerler'in yerleştirdiği mayınları temizlemenin hem çok pahalı, hem çok zaman aldığı ve hem de çok tehlikeli olduğu vurgulanıyor. Başkent Phnom Penh'de kamuya açık her yerde “mayınlara dikkat” afişlerine ve altında da şu bilgilere rastlanılıyor: “Kamboçya'da her 250 kişiden biri mayınlar yüzünden sakatlanmış olup, her ay ortalama 300 kişi mayına bastığı için yaralanmakta veya ölmektedir.”
Kızıl Khmerler, ABD'yi örnek aldı
1860 yılına kadar Khmer krallıkları tarafından yönetilen Kamboçya, 1863'de Fransızlar'ın sömürgesine girdi. 1953 yılında bağımsızlığını elde etti. Amerika, Kamboçya'yı işgal etmek için 1969 yılından 17 Nisan 1975'e Kızıl Khemerler yönetimi ele geçirinceye kadar Afganistan'a düzenlediği hava bombardımanı gibi Kamboçya'yı 'carpet boms' dedikleri kilim dokur gibi bombalamaya başladı. Bu konuda yapılan birçok araştırmada, ABD bombardımanları sonucu 600 ile 800 bin kadar Kamboçyalı'nın hayatını kaybettiği belirtiliyor. Kamboçya'nın doğu ve güney doğusunu çevreleyen komşu Kuzey Vietnam'da ABD, Vietnam halkının direnişi karşısında yenilgiye uğradıkça, dönemin ABD Başkanı ve Watergate skandalının sorumlusu Richard Nixon ile Nobel Barış Ödülü'ne 'layık' görülen eski Dişişleri Bakanı (ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı) Henri Kissinger daha da gaddarlaşıyordu. Vietnam'ın her yerini bombalayan Pentagon, 'suyu kurutmak' için bu kez komşu Kamboçya'ya da yöneliyor ve her yeri tarumar ediyordu. 1973-74'e kadar süren yoğun bombalama sonucu zaten fakir olan tarım ülkesi Kamboçya'da yaşam felç oldu. Raporlara göre ABD'li pilotlar İkinci Dünya Savaşı'nda Japonya'ya atılan tüm bombaların 3 misli fazlasını Kamboçya'nın üstüne yağdırdıklarında ABD'ye ait olmayan sahte kimlik kartları kullanıyorlardı. Kuruluş temelleri 1701'e uzanan ABD'nin önlü Yale Üniversitesi'nin Kamboçya Soykırım Programı Başkanı ve tarih profesörü olan Ben Kiernan, 18 Mart 1969'dan itibaren Kamboçya'yı bombalamaya başlayan ABD'nın Kamboçya halkının üzerine USA yapımı yaklaşık 100 bin ton öldürücü gaz bombası attığını belirtiyor.
|
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon| Hayat| Arşiv Bilişim| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür |
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © ALL RIGHTS RESERVED |