T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

K Ü L T Ü R

Osmanlı'dan yadigar
Hattat Hamid

Ardında, hat sanatına ait eşsiz eserler bırakan Hattat Hamid Aytaç, Kitabevi'nden çıkan güzel ve özenli bir kitapla vefatının 20. yılında anılıyor.

Diyarbakırlı hattat ve nakkaşımız Hamid Bey'in, bir asırlık ömrü ve bizden sonraki nesillere aktarılacak olan eserleri kitap oldu. "Hattat Hamid Aytaç Kitabı" adıyla Kitabevi'nden çıkan kitap, eserlerini hayranlıkla seyrettiğimiz, incelediğimiz, bize şevk veren üstadlarımızın hayatları hakkında neler biliyoruz sorusundan yola çıkıyor ve dar anlamda sanat, geniş anlamda medeniyet tarihinde eşsiz eserler bırakan Hamit Bey'i tanıtmayı amaçlıyor. İsmail Yazıcı'nın hazırladığı kitapta M. Uğur Derman, Prof. Dr. Ali Alparslan, Hasan Çelebi, Turan Sevgili, Savaş Çevik, Süleyman Berk, Talip Mert, Dr. Mehmet Refii Kileci, İsmail Yazıcı ve Mehmet Şevket Eygi'nin kaleminden Hamid Bey'in anlatıldığı makaleler yer alıyor. Sanatçının uzun ve sıkıntılarla geçen ömrünün anlatıldığı kitapta ayrıca yapıtlarının en güzel örnekleri ve fotoğrafları da bulunuyor.

Babası hattı yasaklamıştı

Hattat Hamit'in asıl Adı Musa Azmi'dir. Garip bir tecelli ile "Hamid" müstear ismiyle tanınan sanatçı, 1893 yılında Diyarbakır'da doğmuştur. Sanatkar bir aileden gelen Hamid Aytaç'ın büyük dedesi de hattattır. Öğrencilik devresinde Kur'an-ı Kerim'i onlarca kez yazan Aytaç, mektepte vaktini resim ve güzel yazıya ayırdığından derslerini ihmal eder. Bunun üzerine babası yazı ile uğraşmasını yasaklar. Ancak, henüz 13 yaşındayken II. Abdülhamid Han'ın cülusu münasebetiyle hazırladığı tuğra ve bazı yazıları çok beğenilir. Hazırladığı yazılar nedeniyle padişahtan 1 altın lira, babasından sanatına devam etmesi iznini alır.

1906'da İstanbul'a gelir, bir yıl Hukuk okuduktan sonra Güzel Sanatlar Fakültesi'ne kaydolur. Erkan-ı Harbiye Dairesi Hattatı olarak görev yaptığı dönemde, boş vakitlerini değerlendirmek amacıyla Nuruosmaniye yolu üzerinde küçük bir dükkan tutar ve 'Hamid' müstear adıyla çalışmalar yapar. 1960'dan sonra Paşabahçe Fabrikası'nda çalışan Osmanlı'dan kalan tek hattat, hayatının sonunu hastanelerde çok hazin geçirir. Hattat Hamid Bey, 1982 yılı Mayıs ayında Haydarpaşa Numune Hastanesindeki hücresinde vefat eder. Bilgi için tel: 0 212 512 43 28

Hat'ta asırlık bir hayat adadı

Bir asırlık verimli bir ömrün eserleri burada özetlenemeyecek kadar çok. En büyük eserleri; yazdığı 2 adet Kur'an-ı Kerim ve Şişli Camii'ndeki yazılarıdır. Bunun dışında Ankara Kocatepe Camii, Eyüp Camii Kubbe Yazıları, Söğütlü Çeşme Camii, Yeni Postane arkasındaki mescidin yazıları, Ayasofya Levhaları, sayısız kitap kapak yazıları, hat örnekleri, hilyeler, mezar taşları ve binlerce levha... "Camilerdeki yazılarımın en mükemmeli Şişli Camii'nin yazılarıdır" der hattat Hamid Bey. Hamid Bey yazmış olduğu sayısız eserine ilaveten birçok da talebe yetiştirmiştir.

HATTATI ANLATTILAR

M. ŞEVKET EYGİ: "Hattat Hamid Bey'le tanışmam ona kitap başlığı yazdırtmak için olmuştu. Elimde Hamid Bey'in hayli yazısı var. Rahmetli bunların çoğunu bana zorla satmıştır. Bunun sebebi ikimizin de parasızlığıdır."

TALİP MERT: "Maziden devraldığı o şanlı bayrağı burçlardan indirmemek için çırpınan, didinen, üstündeki yağmurlara, altındaki çamurlara rağmen hiç de fütura kapılmayan bir alperendi."

M. UĞUR DERMAN: "Bakmaya doyamadığım hilyelerinden birini seyrederken, talik hilyenin lupla büyüterek bakmakla bile kusurunun görülmediğini mükemmeliyetine hayran kaldığımı üstada söyledim. Çok keyiflendi ve 'Yahu ben onun tashihini büyüteçle iki buçuk yılda bitirdim, tabii kusur bulamazsın!' dedi."

  • HALE KAPLAN ÖZ

  •  
    Tenkid ve nezâket hakkında
  • OSMAN AKKUŞAK


    Altın Aslan kükreyecek Avrupa'nın hatta dünyanın en eski film festivali için geri sayım başladı. Bu yıl 29 Ağustos'ta başlayıp 8 Eylül'de sona erecek olan 59. Venedik Film Festivali'nin programı açıklandı. Festival programında Meksikalı gerçeküstücü kadın ressam Frida Kahlo'nun hayat hikayesinden beyazperdeye aktarılan 'Frida', Sam Mendes'in yönettiği 'The Road To Perdition' ve Nicole Kidman'ın feminist yazar Virginia Woolf'u canlandırdığı 'The Hours adlı yapımlar hayli dikkat çekiyor. Frida, festivalin açılış filmi olarak gösterilecek. 143 filmin gösterileceği festivalin yönetmenliğini yıllarca Berlin Film Festivali'ni yöneten Moritz de Hadeln yapacak. Bu yılki festivalin jüri başkanlığını ise Çinli aktris Gong Li üstleniyor. Festivalde bu yıl İtalyan yönetmen Dino Riso'ya bir onur ödülü verilecek.
    Yağmur altında Goran Bregoviç
    Türk dinleyicilerinin büyük sevgisini kazanan ve yaptığı film müzikleriyle tanınan Yugoslavyalı sanatçı Goran Bregoviç önceki akşam İstanbullulara yağmur altında unutulmaz bir gece yaşattı. Most Production tarafından bu sene 13.'cü kez düzenlenen geleneksel Açıkhava Konserleri kapsamında Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Tiyatrosu'nda sahne alan sanatçı, konserde izleyicilerin yoğun ilgisiyle karşılaştı. Yağışa rağmen kimsenin terk etmediği konserde izleciler kendilerine dağıtalan sarı yağmurlukları giyerek hoş bir görüntü oluşturdular. Konsere Klaşnikof'la son veren Bregoviç bu ilginin kendisini mutlu ettiğini söyledi. Aynı gece Rumeli Hisarı'nda sahne alan Cem Yılmaz'ın gösterisi ise yağış nedeniyle iptal edildi. Saat 21.00'de sahneye çıkan Yılmaz, bir süre sonra aniden bastıran yağmur nedeniyle gösterisini yarıda kesmek zorunda kaldı. Ünlü şovmen, bu durum üzerine "Ne biçim kale yapmışlar, üstünü kapatmamışlar" diye espri yaptı.
  • 9 Ağustos 2002
    Cuma
     
    Künye
    Temsilcilikler
    ReklamTarifesi
    AboneFormu
    MesajFormu
    Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
    Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
    Bilişim
    | Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür

    Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
    © ALL RIGHTS RESERVED