Piyasalar son yılların en büyük durgunluğunu yaşıyor. indirimler bile kâr etmiyor. Tahtakale, Sirkeci ve Eminönü'nde esnaf, "Körfez Savaşı, deprem geçirdik ancak böylesini görmedik" diyor.

Mali piyasalarda 2000 yılının Kasım ayı sonunda yaşanan kriz, gerçek yüzünü yeni yeni göstermeye başladı. 2001 yılının ilk iki haftasında esnafın çoğunun siftahsız kepenk indirmesi, Ramazan Bayramı ve yılbaşı tatili nedeniyle piyasalarda görülen hareketlenmenin geçici olduğunu ortaya koydu. Tüketim talebinin jilet gibi kesildiği piyasalarda yüzde 70'lere varan indirimler de kâr etmeyince, şimdi esnafı zararına satışlar ve iflas korkusu sardı.

Vatandaş tükendi

İstanbul'un en hareketli alışveriş merkezlerinden Eminönü ve Sirkeci'deki satıcılara, piyasaların son halini sorduk. Vatandaşın cebindeki son kuruşlarını bayram ve yılbaşı tatilinde tükettiğini anlatan esnaftan, 'satışlarda iki haftadır anormal bir durgunluk olduğu' cevabını aldık.

"15 yıldır bu işi yapıyorum böylesini görmedim" diyerek söze başlayan pantolon satıcısı Ahmet Gedik, "17 Ağustos depremi sabahında bile bundan daha iyi satış yapmıştık" dedi. Normal zamanlarda günlük 100 tane pantolon sattığını ifade eden Gedik, şimdi ise fiyatlar çok ucuz olmasına rağmen, 3-5 pantolonla yetinmek zorunda kaldığını belirtti.

Bayram bitti, iş bitti

8 yıldır ayakkabıcılık işiyle uğraşan Sebahattin Zaman da satışların düşüşünden şikayetçi olanlardan. Masraflarını bile çıkaramadan akşam ettiklerini anlatan Zaman, "Zarar ediyoruz. 3-4 çift ayakkabı ancak satıyoruz. Fiyatlar mağazaların yarısı. Vatandaş ucuz buluyor ama sadece sorup gidiyor. Yılbaşından bu yana işler durdu. Bayram bitti, iş de bitti" diye konuştu.

Mehmet Kara isimli bir satıcı da hükümeti ve Ecevit'i istifaya çağırdı. Kara, "Bu adam ne zaman başa geçse memlekette kriz oluyor. Bu üçlü koalisyon istifa etsin her şey düzelir" dedi.

'Malları geri verdim'

13 yıldır çocuk giyimiyle uğraşan Kadir Okur da bayram öncesindeki hareketliliğe rağmen satışların çok düşük olduğunu belirterek, "1988'den beri bu işi yapıyorum. Bu yılki gibi şok olmadım. Ramazan Bayramı'ndan önce aldığım mallar elimde kaldı. Her yıl yılbaşından sonra götürür parasını verirdim. Bu yıl malları geri verdim" dedi.

Durgunlukta bayram alışverişi ve uzun tatilin de etkili olabileceğini kayededen Okur, piyasaların Kurban Bayramı'nda biraz hareketleneceği, ancak yine de eskisi olmayacağı inancında.

Tahtakale'de bile satışlar düştü

Teknolojiyi yakından takip eden Tahtakele piyasası bile durgunluktan nasibini aldı. Sürekli rağbette olan cep telefonu ve küçük çaplı elektronik eşyaların satıldığı Tahtakale'de de işler yılbaşından sonra yüzde 50 oranında azaldı.

Her haftasonu seyyar satıcıların hınca hınç doldurduğu Beyazıt Meydanı da ekonomik durgunluk ve soğuk havalardan nasibini aldı. Bu Pazar satıcıların ve alışveriş yapan vatandaşların yerini güvercinler aldı. Vatandaşa da güvercinlerle birlikte objektiflere poz vermek kaldı.

Günde 3 pantolon zor satıyoruz

"15 yıldır bu işi yapıyorum böylesini görmedim" diyerek söze başlayan pantolon satıcısı Ahmet Gedik, "Ne savaşlar, ne krizler geçirdik, satışlar hiç bu kadar düşmemişti. Normal zamanlarda günde 100 tane pantolon sattığını ifade ederek, şimdi ise fiyatlar çok ucuz olmasına rağmen, 3-5 pantolonla yetinmek zorunda kaldığını belirtti.

Masraflar çıkmadan akşam oluyor

8 yıldır ayakkabıcılık işiyle uğraşan Sebahattin Zaman da satışların düşüşünden şikayetçi olanlardan. Masraflarını bile çıkaramadan akşam ettiklerini anlatan Zaman, "Zarar ediyoruz. 3-4 çift ayakkabı ancak satıyoruz. Fiyatlar mağazaların yarısı. Vatandaş ucuz buluyor ama sadece sorup gidiyor. Yılbaşından bu yana işler durdu. Bayram bitti, iş de bitti" diye konuştu.