|
|
Değirmenin suyu nereden? TRT'nin birinci kuşak haber spikerlerinden Tuna Huş, 'anchorman'ların yüksek ücretler almasına 'hortumculuk' diyor ve ekliyor: "Bir TV spikerinin villası olabilir mi? Bu para çalışarak kazanılmaz."
Tuna Huş, haber spikerliğinin duayenlerinden. TRT'nin siyah- beyazlı yıllarında, günde iki saatlik yayından 24 saat yayına geçişe kadar olan gelişme döneminde, Türkiye haberi onun güven veren sesinden dinledi. 1972'de TRT haber merkezinde mesleğe adımını atan Huş, 1981 yılında ayrıldığından TRT'nin renkli döneminde çalışamadı. Sonra reklam işine girdi. TRT'de gösterdiği başarıyı reklam işinde de gösterdi ancak, medya yüzünden iflas etti. Bir ara Kültür Bakanlığı Basın Sözcülüğü de yapan Huş, daha sonra buradan da ayrılarak tekrar TV dünyasına döndü ve çeşitli özel kanallarda çalıştı. Haber Saati'nin babası 1995 yılında Kanal D'de o günlerde en iyi ratingi alan Haber Saati adlı gece bültenini yaptığı sırada kendi deyişiyle, 'apayrı bir dünyanın hayata geçirilmeye başlandığı bir dönemde' işten çıkarıldı. O da TV'lere eleman yetiştiren kuruluşlarda çalıştı. TÜRVAK'ta bölüm başkanlığının yanısıra, bir ara Süper Kanal'ın Genel Yayın Yönetmenliği'ni de yaptı. Halen Kuş Dili'nde eğitim koordinatörü olarak yarınların TV'ci adaylarını yetiştiriyor. Bu arada 'İş Dünyası' adıyla 164 bölümden oluşan bir program hazırladı. Bu programı hayata geçirmeyi planlayan Huş, bunun için Kanal 7 veya STV'yi düşündüğünü söylüyor. Özel TV'lerin bugünkü duruma düşmesinin nedeninin, kuruluş amaçlarından kaynaklandığını belirten Tuna Huş, "Kâr değil de, nüfuz ticareti amacıyla kurulursanız, geleceğiniz yer burası olur" diyor. Medyanın durumunu yapış yapış, vıcık vıcık bir ortam anlamına gelen 'Mülevves dönem' olarak değerlendiren Huş, bu sürecin yakın zamanda biteceğini, TV'ciliğin o zaman başlayacağını ifade ediyor. Mülevves dönemin, krizle bağlantılı olduğunu kaydeden Huş, hortumlamaların sona erdirilmesiyle reel ekonomiye geçileceğini, her şeyin kayıt altına alınmasıyla bu durumun biteceği görüşünde. Maaşlar şeffaf olmalı Ekranda haberi yönetenler olarak tarif ettiği 4- 5 spikerin çok zengin olduğuna dikkat çeken haberci, bu durumun da insanın aklına başka şeyler getirdiğini söylüyor. Son günlerde birçok tartışmayı beraberinde getiren astronomik transfer ücretleriyle ilgili olarak da, "Ben o rakamların çalışarak kazanılacağına inanmıyorum" diyen Huş, şöyle devam ediyor: "Türkiye'de yıllık reklam pastası 1 milyar dolar. TV'lerimizin yıllık harcamasıysa 1,5 milyar dolar. Yani her yıl 500 milyon dolar zarar ediyorlar. Alt alta koyduğunuzda 4- 5 milyar dolar yapar. Bu paranın kökü dışarıda mı?" Huş'un haber spikerlerine de sözü var: "Ben spikerlik yaptığımda 175 milyon maaş alıyordum. Maaş bordroda görünüyordu. Şimdi maaşlar bilinmiyor. Onun için de, medyanın hortumcuların üzerine gitmeye yüzü yok. Bunun hesabı reklam gelirlerine bakarak yapılabilir. Haberler ne kadar reklam almış, 5 yıl içerisinde? Söz gelimi 50 milyon dolarlık reklam almış. Bu para olduğu gibi anchormana mı verilecek ki gidip villa alacak? Bunların araştırılması lazım." Mankenler kolay kullanılır Mankenlerin haber spikeri olarak ekranlara getirilmesini de değerlendiren Huş, bunu değerleri yıkma niyeti olarak gördüğünü ifade ederek şöyle devam ediyor: "Haberi bilen insanla çalışmak istemiyorlar. Çünkü, haberi bilen insanı yönetmek zordur. Haberden anlamayan birisine haber okutunca da kendi istediklerini söyletiyorlar. Medyada, özellikle TV'lerde beyin yıkama var. Dikkat çekmesi için güzel bir bayanı çıkarıyorlar. O da ne okuduğunun farkında değil." SEYRİ ŞAHANE Azmin büyük zaferi Mustafa Nizamoğlu ekran notlarına devam ediyor: "Kanal 7'de Hafta Sonu Haberleri'nin özel bir konuğu vardı. Onu özel kılansa, doğuştan gözleri görmemesine karşın hayata sımsıkı sarılıp bir çoğumuz için imkansız sayılabilecek şeyleri başarmasıydı. Bir avukat olan Handan Şirikçi, 'Benim dünyaya açılan gözüm' diye adlandırdığı laptopunu, bir program yardımıyla rahatlıkla kullanabiliyordu. Gazetemizin de sadık bir okuru olan Şirikçi, internete girip gazeteleri nasıl okuduğunu, e-mailleri nasıl açtığını gösterdi. Hayat dolu biri olduğu gözlemlenen genç avukat, karşılaştığı olumsuzluklar karşısında hayata küsen insanlara, istenildiği takdirde azmin elinden hiç bir şeyin kurtulamıyacağını kanıtladı.
|
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon| Hayat| Arşiv Bilişim| Aktüel | İzlenim | Dizi | Röportaj | Karikatür |
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © ALL RIGHTS RESERVED |