Türkiye bir Merkez Bankası Başkanı aramıyor..

Türkiye "yeni bir Başbakan" ve "yeni bir yönetim" arıyor..

Daha önemlisi, "Washington" da, Türkiye'ye yeni bir Başbakan ve yeni bir yönetim arıyor.

Türkiye'de "Ecevit yönetimi"nin birbiri ardınca sebep olduğu ekonomik ve siyasi krizler, Amerika Birleşik Devletleri'ni ürküttü..

Kokuşmuşluğun üzerine gidilmesi konusunda, Ecevit ve ortaklarından yansıyan isteksizlik, Amerika'nın da dikkatini çekti..

Bu açıdan Washington'dan gönderilen Kemal Derviş'e, sadece bir teknokrat olarak bakmak yanlış..

Önceki gün (1 Mart 2001) Washington'da, Yakın Doğu uzmanı bir kuruluş tarafından hazırlanan rapor, "Türkiye'de genel seçim için son tarih 2004 olsa da, Ecevit hükümeti birkaç aydan fazla dayanamaz" yorumunu, Amerikan yönetimine iletti..

Bu rapora göre, "ekonomik çöküntü içinde, kendine güvenini kaybetmiş bir Türkiye'nin, zaten problemli bir bölgede Amerikan çıkarlarını desteklemesi mümkün olmayabilir.."

Bu rapor, Türkiye'nin ve yatırımcıların kırılan cesaretlerini onarmak için, Washington'un Ankara'ya özel bir temsilci göndermesini öneriyor.. Uluslararası finans çevrelerinin bildiği bir isim olması gereken bu temsilcinin, önümüzdeki hayati dönemde, Ankara'ya yol göstermesi gerektiği vurgulanıyor.

Evet.. Durum bu merkezde..

"Ecevit-Yılmaz-Bahçeli" üçlüsünün, Hüsamettin Özkan'ın payandası ile sergiledikleri başarısız yönetim, sade Türkiye'nin ekonomisini ve moralini yıkmakla kalmadı..

"Bu takım", Amerika'yı da ürküttü..

Şimdi Amerika da, "yeni bir yönetim" arıyor Türkiye'de..

İlk yardım olarak, Dünya Bankası eliyle, Kemal Derviş önerildi ve gönderildi..

Duruma göre, "başka gelişmeler"in olması da düşünülebilir..

Şimdi, mangalda kül bırakmayan hızlı Kemalistler, nutuk atmaya başlasınlar..

-Biz emperyalizme ve neo-kapitülasyonlara karşıyız.. Bize tam bağımsızlık gerek, desinler..

Hatta bazıları Kemal Derviş'in 30 yıldır Amerika'da geçici olarak ikamet ettiğini ve onun "yeni Kurtuluş Savaşı"nı başlatacağını iddia etsin..

Ama daha önce, "Washington İnstitute"un 521 sayılı ve 1 Mart 2001 tarihli raporunu da, dikkatle okusunlar. Makovsky imzalı raporu..

Biz diyoruz ki..

Amerika ne derse desin..

Biz Türkler de, yeni bir yönetim arıyoruz..

Bunu "Amerika'nın çıkarları korunsun" diye değil, "Türkiye, içinde bulunduğu kriz ve güvensizlik ortamından çıksın" diye arıyoruz..

Banka boşaltanların, iktidar sahibi siyasetçiler tarafından artık korunup, kollanmaması için de, bu Ecevit Hükümeti'nin gitmesi şart..

Kokuşmuşluğu da himaye eder görünümü veren bu başarısız iktidar, sadece Türkiye'nin ekonomisini ve moralini çökertmedi..

"Adalet duygusu"nu da zedeledi..

Kimse, "Egebank"ı boşaltanlarla, "Etibank"ı boşaltanlara, neden farklı muamele yapıldığını izah edemiyor..

"Temizlik" simgesi olarak sunulan Temizel ve Tantan gibi isimlerin, Cumhurbaşkanı Sezer'den farklı bir yerde durdukları gibi bir izlenim var..

Bu iktidarın üç temel dayanağı vardı..

-Meclis çoğunluğu

-Medya sermayesi

-Amerika..

Medya sermayesini de çökerttiler..

Amerika ise, bunlara birkaç ay ömür biçiyor..

Bakalım "lider sultası", çoğunluğu korumaya yetecek mi?

ŞAKA

Gerçekçi çözüm

Bülent Ecevit'e, gazetecilerin Başbakanlık önünde, ayakta soru sorması yasaklanmış..

Acaba Ecevit'in ayakta veya oturarak içini boşaltması, problemin niteliğini değiştirir mi?

Keşke, oturarak veya ayakta, hiç sesini çıkartmadan sadece ağzını oynatsa..

Onun yerine Hüsamettin Özkan, arkadan konuşsa..

Tıpkı MGK'daki gibi olsa yani..

"Sabah" gazetesi de, bu sözleri "Ecevit dedi ki" diye manşet atsa..

BOZUK TABLO

"Hortumcu Medya" topallıyor!..

Öbür medya, sermayesi ve çalışanları ile bir garipleşti.. İyi ki "Yeni Şafak" gibi, "bağımsız-alternatif medya"yı temsil eden bir gazete var..

İyi ki, bankaları, borçları olmayan internet siteleri var..

Şu "Sabah" gazetesine bakın.. Birinci sayfadan, okurlara, "paranızı nasıl kullanacaksınız" diye öğütler veren, krize karşı direnme haberleri yayınlıyor "Sabah"..

Buna göre dolar erken alınmalıymış, repoda geç kalınmamalıymış..

Madem bu kadar iyi para yönetmesini biliyorlardı, o zaman milyar dolarla, Etibank neden battı, Dinç Bilgin'le Zafer Mutlu neden el açıp, "Sabah"a kağıt arıyorlar?..

Ya "Hürriyet-Milliyet" ve diğerleri?

Önemli yazarlar, değerli emekçiler kapı dışarı edilmiş. Tek kelime haber yok bu gazetelerde..

Akşam, "Doğan Grubu"nun "CNN-Türk" kanalında, Saadettin Tantan ile Aydın Doğan, canlı yayında birbirlerine giriyor.. Tek satır haber yok..

Oysa Aydın Doğan, özde haklı olabilir..

Bütün bu olayları, ya "Yeni Şafak"tan, ya "Haberatak.com"dan, ya "İnternethaber.com"dan, ya "Haberturk.com"dan öğreniyorsunuz..

Günde birkaç kez internete girip, "Yeni vatan.com"a, "Haberline.com"a, "Objektifhaber.com"a bakmanız şart.. Yoksa Türkiye'de olup bitenleri ıskalarsınız..

"Tekel medyası" eksikli bir dünyayı yansıtıyor..

"Hortumcu medya" topallıyor..

"Alternatif medya"nın her türünün, önü açık..

MEHMET BARLAS

Künye

Temsilcilikler

ReklamTarifesi

AboneFormu

MesajFormu