T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

G Ü N D E M

HER BİRİ BİR DRAM

İki aya yakın süredir devam eden başörtüsü yasağı karşısında dirençlerini hiç yitirmeyen M.Ü. İlahiyat Fakültesi öğrencileri, 'yasakçı' zihniyetin moralini bozdu.

Yazar Faruk Çakır, "Başörtüsü mağdurları'' adını verdiği kitapta öğrencilerin ağzıyla başörtüsü sorununu gözler önüne seriyor.

Başörtüsü 28 Şubat 1997'den itibaren en büyük suç sayılmaya başlandı ve başörtüsü takanlar en büyük suça lâyık muamelelere maruz bırakıldı. Yasak önce üniversitelerdeki öğrencileri okullardan kapı dışarı etmekle başladı, ardından öğretmenler ve en son da eşi başörtülü devlet memurlarına kadar uzandı. Öyle ki yasak kamu alanından yavaş yavaş özel alana kaymaya başladı.

İnceden inceye ağlama sesi

Pek çok insan bu uygulama yüzünden mağdur oldu, dünyaları karartıldı. Üniversiteli genç kızların gelecekleri söndürüldü, öğretmen hanımlar öğrencilerinden koparıldı. Bugüne kadar hep yasağı savunanlar konuştu. Konuşabildikleri ölçüde de yasağın hukukî olmadığını savunanlar... Ama yasak yüzünden hayatları alt-üst olanları dinleyen pek olmadı. Onların da söyleyecekleri sözler olduğu muhakkak. İşte bu gerçekten hareket edilerek, gürültülerin arasında inceden inceye bir ağlama sesiydi teyplere kaydedilen, gazete kâğıtlarına dökülen. Belki bir kısmı yarım kalan tahsilini yurt dışında tamamlayacak ama yaşananlar unutulacak gibi değil.

Başörtüsü mağdurlarıyla yapılan röportajlar Yeni Asya yazarlarından Faruk Çakır tarafından derlenerek kitaplaştırıldı: 'Başörtüsü mağdurları'.

Faruk Çakır "başörtüsü mağdurları'' isimli kitabı iki ana başlıktan oluşuyor... Birinci bölüm; 'Duygular sel oldu' ikinci bölüm ise 'Röportajlar' başlığını taşıyor.

Her biri birer senaryo oluşturacak dramlarla örülü 'başörtüsü mağdurları' nın yaşadıkları olayların, 21'inci asrın eşiğinde gerçekleşmiş olması ne kadar tezattır ve üzücüdür özgürlükçü gönüller için! Kitabın kapağında ise şu sözler yer alıyor: 'Siz hiç, izzetiniz ayaklar altına alınırcasına amirinizin hakaretine uğradınız mı? Siz hiç en başarılı', en iyi' unvanlarına lâyık bir meslek çizgisini işten el çektirme' cezası ile tamamladınız mı? Mesleğe adım atmaya ramak kalmışken okulunuzun kapıları yüzünüze duvar oluverdi mi? Üstelik bütün bunlara ëkanun namına' yaftası yapıştırılarak." Kitap dünü anlatan, bugün için hüzünlü bir hikâye, yarın için ise iç burkan bir belge niteliğinde. (Yeni Asya Neşriyat, İstanbul. Tel: 212-6558860 email: nesriyat@yeniasya.com.tr)



3 Mart 2001
Cumartesi
 
Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED