DPT, açlık tehlikesinin her geçen gün arttığına dikkat çekerek, "İhtiyaç sahibi kitle hızla büyüyor" tespitinde bulundu.

Devlet Planlama Teşkilatı'nın tespitine göre, Şubat kriziyle birlikte başlayan açlık tehtidi hızla yayılıyor. DPT, 2002 yılı raporunda, "İhtiyaç içindeki hedef kitle ve hizmet götürülen grup giderek büyüyor. Yardımlara ihtiyaç artmaktadır" denildi.

Şubat kriziyle başlayan, işsizlik ve fakirlikleşme milyonlarca aileyi tehdit etmeye başladı.

Aşevlerine talep yüksek

DPT'nin son tespitlerine göre, Türkiye'de 65 yaşın üzerinde bulunan yaklaşık 3.5 milyon yaşlının 948 bin 517'si devletten fakirlik yardımı alıyor. Halen devlet, 705 bin 108 kişiye yaşlılık, 62 bin 789 kişiye malullük, 180 bin 548 kişiye sakatlık olmak üzere toplam 948 bin 517 kişiye sosyal yardımda bulunuyor.

Bu kişilere Eylül 2001 tarihi itibariyle aylık 17 milyon 662 bin lira veriliyor. 948 bin yardıma muhtaç vatandaş günlük 588 bin liralık bir parayla geçiniyor.

DPT'nin verilerine göre, yeşil kart uygulamasından yararlanan vatandaş sayısı 10 milyon 943 bine ulaştı. Vakıflar 41 imarethanede her gün 10 bin 925 kişiye yemek vermesine rağmen, kurum yemek taleplerini karşılayamıyor.

AÇLIK SINIRI 307 MİLYON LİRAYA ÇIKTI

Kocaeli'nde iki gündür yapılan erzak yardımındaki görüntüler dargelirli vatandaşların çektikleri yoksulluğu bir kez daha gözler önüne serdi. Halk Ekmek büfelerinin önündeki kuyrukların her geçen gün artması krizin yoksul sınıfı ne kadar büyüttüğünü de ortaya koyuyor.

Asgari ücretin 122 milyon lira olduğu Türkiye'de son yapılan araştırmada, 4 kişilik bir ailenin Ekim ayı sonu itibariyle açlık sınırı 307 milyon 305 bin, yoksulluk sınırı ise 911 milyon 935 bin lira olarak belirlendi.

Türkiye Kamu-Sen'in yaptığı araştırmaya göre, Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi'nce gerçekleştirilen araştırma, 4 kişilik bir ailenin aylık gıda, konut, yakacak, giyecek, ulaşım, haberleşme, eğitim, sağlık ve diğer harcamaları baz alınarak yapıldı.

Tüketim kalitesi düştü

Araştırmada, daha önce kapsamda bulunan ev eşyası, "krizden ötürü alım gücünün düşmesi" nedeniyle kapsam dışında tutuldu. Araştırma, ekonomik kriz nedeniyle vatandaşın tüketim kalıplarında ''büyük bir kalite yitimi'' yaşandığını da ortaya koydu. Buna göre, tüketim kalıbında artık kalite değil, ucuzluk aranıyor ve bazı tüketim maddeleri tüketilmekten imtina ediliyor.