AB'ye yakın markaj
Meclis, Türkiye'nin AB üyeliği için her partiden bir milletvekilini lobi çalışmaları yapmak üzere Brüksel'e gönderiyor.
Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne üyelik sürecindeki önemli bir aşamayı, 13-14 Kasım tarihleri arasında Brüksel'de yapılacak AB Parlamenterler Meclisi toplantısı oluşturuyor. Türkiye ile ilgili hazırlanan raporun da ele alınacağı bu toplantı öncesinde Meclis, her partiden birer milletvekilinden oluşturulan bir komisyonu lobi çalışmaları yapmaları için Brüksel'e gönderiyor.
13-14 Kasım tarihleri arasında Brüksel'de yapılacak Avrupa Birliği Parlamenterler Meclisi toplantısında Türkiye başta olmak üzere aday ülkelerle ilgili hazırlanan raporlar ele alınacak.
Lobi çalışması yapacaklar
TBMM Başkanı Ömer İzgi'nin girişimi neticesinde her partiden bir milletvekilinin Brüksel'e gönderilmesi kararlaştırıldı. Brüksel'e gidecek parlamanterler grubunda FP Giresun Milletvekili Turhan Alçelik, ANAP İstanbul Milletvekili Bülent Akarcalı, DYP Adana Milletvekili Cevdet Akçalı, DSP Ankara Milletvekili Uluç Gürkan ve MHP Balıkesir Milletvekili Hüseyin Kalkan bulunuyor.
Meclis tarafından bir parlamenter heyetinin gönderilmesindeki amacın adam adama markaj yapmak olduğu belirtiliyor. Türk parlamenter grubunun, AB Parlamenterler Meclisi toplantısı öncesinde üye parlamenterlerle görüşerek Türkiye'nin AB üyeliği ile ilgili lobi faaliyetinde bulunacağı bildirildi.
Öte yandan ANAR tarafından yapılan kamuoyu araştırması halkın, Türkiye'nin 10 yıl içinde AB'ye üye olabilmesine ihtimal vermediğini ortaya çıkardı.
Halk AB'den umutsuz
ANAR'ın anketine katılanların yüzde 53.7'si Türkiye'nin 10 yıl içinde AB'ye üye olmasına ihtimal vermezken, olabileceğine ihtimal verenlerin oranı ise yüzde 39.7 oldu. AB'den Sorumlu Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz'ın ise AB ile ilgili çalışmaları halkımız tarafından yeterli bulunmuyor. Ankete katılanların yüzde 40.2'si Yılmaz'ın çalışmalarını başarılı bulurken, yüzde 45 ise Yılmaz'ın yeterli olmadığını belirtti. ANAR'ın anketi kamuoyunun, Türkiye'nin AB'ye girmesi için şart olarak öne sürülen Kürtçe-TV konusuna sıcak baktığını ortaya çıkardı. 'AB'ye girmek için ana dilde TV-radyo yayını serbest bırakılmalı mı?" sorusuna ankete katılanların yüzde 50.5'i olumlu yanıt verirken yüzde 31.8'i ise olumsuz yanıt verdi.
|