Çalışmasının Önsöz’ünde ve ilk metninde, Varlık ve Zaman’ın 1927’de yayımlandığında Almanya’nın felsefi ve entelektüel çevrelerinde bir bomba etkisi yarattığını söyleyen Gözel, bu tespitine şu kaydı da ekleme gereği duyuyor: “Üstelik bu kitap yayınlanması aceleye getirilmiş olup bitmemiş bir projedir.”
Ayrıca Gözel’in, “Kıta felsefesi çerçevesinde, bugün Heidegger’in felsefesine uğramadan veya onun düşüncesiyle bir şekilde hesaplaşmadan” felsefe yapmanın pek mümkün görülemediğini ifade etmesinin yanı sıra, “Varlık ve Zaman’ın Türkçeye tercümesinin bitmeyip hâlâ devam ettiği kanaatinde” olduğunu söylemesine de dikkat çekmemiz gerekiyor.
Zira, kendisinin Heidegger’in dünya’sına nüfuz etme amacıyla Varlık ve Zaman’dan sadece 14’ten 27’ye kadarki kısmı seçmesi söz konusu hesaplaşmadaki güçlüğü ortaya koyduğu kadar, Varlık ve Zaman’ın biri yenilenmiş iki tercümesinin hâlen –çok belirgin olarak– yine yenilenmeyi gerektirmesi, mezkur dikkat çekmedeki haklılığımızı pekiştiriyor.
Oysa ki, Çevre Dünya’dan-Dünya’ya; Dünya ve Anlamlılık; Kartezyen Dünya Ontolojisinin Eleştirisi; Mekânın Egzistansiyal Anlamı; Kendi-Olma ve Birlikte-Olma; Herkes (Das Man) başlıklı altı makale, Ve Dünyadan Göçmek: Ölümün Egzistansiyal Anlamı; Varlık ve Zaman’dan Sonra: Heidegger’in Dünya Kavramı (F. Dastur) başlıklı iki ek makaleden oluşan Heidegger’in Dünyası, gerek Heidegger felsefesinden gerekse onunla hesaplaşmayı amaçlayan Gözel’in buna mahsus olarak kullandığı özel dilden kaynaklanan tabiî bir sıkılığa, yoğunluğa sahip bulunuyor. Bu manada dünya kavramı başta gelmek üzere, diğer müstakil ya da türev kavramlar, tıpkı durgun suya atılan taş etkisiyle gittikçe genişleyen halkalar halinde birbirlerini hem çevreleyip hem de aşarlarken, Hedigger’in dünya tasavvuru ile Gözel’in bunu açan yorumları da birlikte yeniden açılmayı hak edecekleri yeni bir değerli düzeye taşınıyor.
Böylece Dasein merkezli dünya ve dünyasallık / zaman ve zamansallık hattında bunları hem tahkim eden hem de kehre, egzistansiyal, gündeliklik, tasa, özen, kaygı, endişe, araç-gereç, el-altındalık, birlikte-olma, özellik, herkes, herkes-leşme, fırlatılmışlık, ara (berzah), kendinden çıkarak kendi-olma, sahici varoluş, vicdan, metafizik, nihilizm, teknoloji, sanat… ve daha birçok kavram, terim ve terkip yeni bir tasavvurun işaret taşları hâline geliyor.
Buna tabi olarak Özkan Gözel de, akademisyenlik mesleği nedeniyle felsefe okutmanın ötesinde, felsefe yapan biri olarak mevcut dünya tasavvurunda, daha önceki çalışmalarıyla birlikte yeni pencereler açıyor.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.