Bu doyurucu yorumu, kapanan Taraf’ın boşluğunu(!) dolduran gazetenin köşe yazarlarından birinin, yakın zamanda yazdığı bir yazıyla daha da açık hale getirebilirim:
O yazının özeti şudur:
84 yaşındaki bir FETÖ elemanı Bankasya, yardım derneği ilişkisi gibi gerekçelerle cezaevinde hayatını kaybetti. Hastalığı, yaş durumu bile, affından geçelim, denetimli serbestlik uygulamasına tabi tutulmasına imkan vermedi.
Bunların affı mümkün görülmediğine göre, “Peki nasıl affedildi BAE?”
Konunun böyle ele alınması, zihni normal işleyen, mantığı doğru çalışan birine ait olabilir mi?
Akıl sahiplerinin bildiği bir husustur: Dış politika dostluklar üzerinde değil menfaatler üzerinde yürür. Menfaatlerde çatışma olduğunda ayrılık, uyum olduğunda ortaklık doğar. BEA’nin, koruyucusu olan devlete ödediği haracın bir kısmını, FETÖ’nün 15 Temmuz darbesine çıkan günlerde Türkiye’deki huzuru, istikrarı bozmak üzere kullandığına dair oluşan kanaatleri de haklı çıkartacak tarzda, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın şahsında Türkiye’ye karşı olumsuz tavırlar sergilediği, hatta suçüstü yakalanma psikolojisiyle kimi çatışma noktalarını bizzat ürettiği malumdur.
Sonrasında ise, BAE, Türkiye ile çatışmasının kendisine yarar sağlamadığını düşünerek geri adım atmış, Türkiye’nin de aynı yararı gözetmesiyle bozulan ilişkiler yeniden düzelme yoluna girmiştir.
Bu, bugün için böyledir, yarın ne olacağını ise yarının şartları belirler.
Bu kişiye malum sözlerinin hesabını, teröre arka çıkma, vatan hainlerini temize çıkarma esasında soracak bir merci var mıdır, bilmiyorum. Ki, ben meselenin bu yanında da değilim zaten. Benim asıl meselem kindarlık ve düşmanlık fenomenini mezkur örnekle açıklamaktan ibarettir.
Buradan baktığımda, ilgili sözleri sarf eden kişinin, kininde / düşmanlığında boğulduğuna, akıl ve mantığını ona bedel verdiğine, bu nedenle işlediği cürmün mahiyetini de bilmediğine kolaylıkla hükmedebilirim.
Zira, Scheler’in yukarıdaki söyleyişiyle, her zaman kendine nesneler arayan, bulan ve onlar üzerinden saldırıya geçen bu kindar tip, politik bir olayı nesne edinip, terör örgütüne sahip çıkma cesaretini, ancak kendi kindarlığından ve düşmanlığından sağlayabilir.
Malum kişi, dış politika yazısı yazmadığına, öyle yapıyormuş gibi görünerek FETÖ’ye arka çıktığına göre, bir kindarın durabileceği yerden başka bir yerde durma ihtimali bulunmuyor.
Yazımıza başlık yaptığımız sorunun cevabını da buradan alıyoruz.
Bir kindar kendi saçmaladıklarından belirlenir.
Aynı yazı içinde, “Mısır’la ilişkileri geliştirmek de iyidir. İhvan halden anlar eminim. İsrail’le diplomatik kanalların açık olması da iyidir” kabilinden sözlerle saldırganlığını her konuya yaymaya kalkışmak da ancak bir kindarın işidir.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.