İnsanlar, devletler, şirketler dünyanın her yerinde bu modeli benimseyerek düşünmekte, hareket etmektedir.
Yani her türlü kaynağı (para-bilim-teknoloji-doğal kaynaklar-sanayi vb. vb.) elinde tutarak güçlü olmak. Öteki devletlere, şirketlere, insanlara karşı bağımsız olmak; icabında hakim olmak.
Zenginliğin getirdiği imkânlar ile dünya hayatının tüm zevklerini tadabilmek.
Bu paradigma Allah-Peygamber-Âhiret-Ahlâk (İslâm ahlâkı) tanımıyor. Kıyamet-Mahşer-Mahkeme-i Kübra-Suç ve Ceza-Cennet ve Cehennem nedir bilmiyor; bunlara inanmıyor. Bu sebeple kendine mahsus bir hukuk anlayışı, bir adalet sistemi geliştirmiştir. Burada esas olan “gücün hukukudur”.
Bu ilke esas alınınca ötekiler teferruat olur.
Öyle mi?
Ben de diyorum ki, aşağıdaki sıfatları haiz bir ahlâkı benimseyen insanları kimse teslim alamaz.
Şudur:
El emeği-göz nuru-alın terine dayanan, tabiata dost, aza kanaat eden, komşusu aç iken kendisi tok yatmayan, 72 millete bir göz ile bakan, bu sebeple “öteki” kavramını barındırmayan, dünya hayatını “gölgelikte bir lahza dinlenme” kabul eden, ebedî olan öte dünya inancını esas alan, yaradandan ötürü yaradılmış her şeyi seven, dostun evi gönüllerdir gönüller yapmaya geldim diyebilen, insaf, merhamet, af, bereket, feraset, basiret, mürüvvet, hürmet, hizmet, sadakat, ehliyet, liyakat, fazilet, feragat, hürriyet, sabır, şükür, teşekkür, tefekkür, tevazu, cesaret, şecaat, hamaset, cömertlik, infak, ikram, izzet, iffet, letafet, nezaket, zerafet, ahde vefa, uhuvvet, sükunet, hamiyet, nihayet “adalet”te dayanan bir ahlâk.
Bu ahlâka sahip olan insanlar elbette akl-ı selim, zevk-i selim, zihn-i selim sahibidirler.
Parayı, bilimi, teknolojiyi, sanayii (onların esiri olmadan) nasıl kullanacaklarını bilirler.
Müslüman, hayatın hedefine sadece zenginliği koyamaz.
Buradan “Müslüman zengin olamaz” neticesini çıkarmak insafsızlıktır.
Bütün bunların pratikte nasıl olabileceği bizim bir “nizam” anlayışına sahip olabilmemizle ilgilidir.
“Nizam” devlet, siyaset, iktisat, hukuk, eğitim vb. konularında bir sarahate kavuşmakla gerçekleşir.
Zihnimizin zincirlerini kırdığımız zaman “hür düşünce”ye ulaşacağız.
Zincir, bir şu kadar zamandan beri “tek yol, tek hakikat” olarak tahsil ettiğimiz; Batı düşünce tarihi, felsefe tarihi, sanat tarihi, bilim tarihi, teknoloji tarihi vb. vb.den oluşan bir entelektüel ağdır.
Çok güçlüdür ve gücü nisbetinde bir put olmuştur. Karşı çıkanı çarpar. (Batı’dan alacağımız çok şey vardır. Bunları inkâr etmek, körü körüne karşı çıkmak saçmalıktır. Benim belirtmek istediğim “hayatın anlamı” hakkındaki temel tercihtir.)
Takım elbisemizi giyer, otomobilimize biner, işimize gideriz.
Zengin olmak için çalışırız.
Farkındayım.
Ne de olsa.
Üç günlük dünya.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.