Her şey çok güzel olacak

02:2620/05/2019, Pazartesi
G: 20/05/2019, Pazartesi
Hüseyin Likoğlu

Bir iyi, bir kötü haberim var. İyi haber; mücadelede finaldeyiz, kötü haber; final çok çetin geçecek.Sultan Alparslan’ın 1071 Malazgirt Zaferi ile Anadolu’ya ayak bastığımız günden beri, bu coğrafyada var olma mücadelemiz hiç bitmedi. Bu topraklarda iki büyük imparatorluk kurduk, şimdi de 100’üncü yılına hazırlandığımız devletimizle bölgenin en güçlü aktörü olarak ilelebet var olma mücadelemizi sürdürüyoruz.Çeşitli entrikalara, çetin savaşlara rağmen devletlerimiz yıkılsa da bu topraklarda yeniden

B
ir iyi, bir kötü haberim var. İyi haber; mücadelede finaldeyiz, kötü haber; final çok çetin geçecek.
Sultan Alparslan’ın 1071 Malazgirt Zaferi ile Anadolu’ya ayak bastığımız günden beri, bu coğrafyada var olma mücadelemiz hiç bitmedi. Bu topraklarda iki büyük imparatorluk kurduk, şimdi de 100’üncü yılına hazırlandığımız devletimizle bölgenin en güçlü aktörü olarak ilelebet var olma mücadelemizi sürdürüyoruz.


Çeşitli entrikalara, çetin savaşlara rağmen devletlerimiz yıkılsa da bu topraklarda yeniden devlet kurup varlığımızı sürdürdük. Yıkıldığı yerden yeniden kalkmayı başardık. Haçlı Savaşları bize karşı yapıldı, 1. Dünya Savaşı’nın bir numaralı hedefi Osmanlı İmparatorluğu idi, Kurtuluş Mücadelesi de bu emperyalistlere karşı verildi.

2. Dünya Savaşı’nda kendi dertlerine düşmüş emperyalistler kısmen entrikalarına ara vermek zorunda kalmıştı. Ancak 2. Dünya Savaşı’nın ardından kaldıkları yerden devam ettiler. 1947 Marshall Planı ile yeni dünya düzenini şekillendirdiler. 1948 yılında plana dâhil edilen Türkiye’ye ileri karakol görevi biçtiler.

O tarihten beri Türkiye’yi istedikleri konumda tutmak için her yolu denediler. Siyasi mühendislik yaptılar. Darbe yaptırdılar. İçerde ve dışarda oluşturdukları kaoslarla uğraştırdılar. Kurdurdukları terör örgütleriyle enerjimizi harcattılar. Hasılı kafamızı kaldırıp dünyada nelerin olup bittiğine bakmamamız için sürekli ensemizde boza pişirdiler.
Milletin iradesiyle oluşan siyasi istikrarı her fırsatta sekteye uğratmayı başardılar.
27 Mayıs’ta darbe yaptılar, Menderes’i astılar. 12 Mart’ta muhtıra verdiler siyaseti dizayn ettiler, Demirel’e “Şapkanı al git” dediler. 12 Eylül’de yönetime el koydular, Yunanistan’ı NATO’ya aldırdılar. 90’larda Özal’ın şüpheli ölümünden, çok önemli faili meçhullere kadar çeşit çeşit sabotajlar gerçekleştirdiler.

28 Şubat’ta postmodern darbe ile Türkiye’nin gelmiş geçmiş en milli, en yerli siyasetçisi Erbakan’ı ve kadrolarını tasfiye ettiler. İmam-hatipleri kapattılar, mütedeyyin insanları Fetullah’ın kucağına ittiler. Katsayı adaletsizliğini getirdiler, milletin çocuklarını Pensilvanya iblisinin okullarına ve dershanelerine mahkûm ettiler.

Ama millet pes etmedi, 2002’de yeniden iradesini ortaya koydu. Artık karşılarında çok çetin bir lider vardı. Tayyip Erdoğan, her engeli aşmayı bildi.
Cumhurbaşkanı seçtirmek istemediler, seçtirdi. Partisini kapatmak istediler, meydan okudu. 7 Şubat MİT operasyonuyla kalleşçe tuzak kurdular, tezgâhlarını başlarına yıktı. Gezi kalkışmasıyla yıkmak istediler, çınar gibi ayakta durdu. 17-25 Aralık’ta hukuku arkadan dolanmak istediler, kumpasları ayaklarına dolandı. 15 Temmuz’da işgale kalkıştılar, 2. Kurtuluş Zafer’ini yazdı.
Evet, bütün bunları içerdeki taşeronlarıyla yaptılar, yapmaya giriştiler. Engeller tek tek aşıldıkça maşalar ve taşeronlar yenildikçe ‘asıl el’ belirmeye başladı.
İşte onun için mücadelenin finaline geldik. Artık taşeronlarla değil sahipleriyle mücadele edeceğiz. Onun için çetin bir mücadele dönemine girdik.
Taşeronlar yenildiği için ve deşifre olduğu için azmettiriciler yüzlerini göstermeye başladı.
Tıpkı 100 yıl önce olduğu gibi yeniden yedi düvel ile karşı karşıyayız. İçerde mandacılar, İngiliz-Fransız muhipleri, Tapınak Şovalyeleri, localar herkes safını belli etmeye başladı.
Bu final müsabakasını kazandığımız takdirde, Milli Mücadele’nin 100. yılının ardından yeni yüzyıllara çok farklı bir başlangıç ede edeceğiz.
Cumhuriyet’in kuruluş dönemini tamamlayıp, yükseliş dönemini başlatacağız.
Evet, mücadele çetin olacak, ama her şey çok güzel olacak…
#Recep Tayyip Erdoğan
#15 Temmuz