31 Mart 2019 seçimlerinden üç gün sonra, yani 3 Nisan tarihi kadınların seçme ve seçilme hakkının 89. yıldönümü. Kadınların seçmesinde, oy kullanmasında bir sıkıntı yok. Son on yıldır seçim günlerinde sokaklarda daha yoğun bir şekilde kadın seçmenlerle karşılaşıyorum. Kadınların oy kullanması bahsinde, asıl, kadın seçmenlerin oy kullanırken dikkate aldığı öncelikler sıralamasını iyi analiz etmek gerekiyor diye düşünüyorum.
Cumhuriyetin ilk yıllarında ailesinin kararı doğrultusunda ya da eşinin “yol göstericiliği” ile oy kullanan kadınların sayısı, 89 yılda bir hayli azaldı.
Kadınlar özellikle yerel seçimlerde, gündelik hayatı kolaylaştıran, eğitimde fırsat eşitliğine imkan tanıyan parasız kursları, spor faaliyetlerini, gündelik hayatlarını düzenleyen kursları, evde bakım yapan sağlık ekiplerinin hizmetini çok önemsiyor.
Talep kültürü konusunda kadınların erkek seçmenlerden daha bilinçli olduğuna dikkat çekmek isterim. “Filan ilçenin belediyesi şu hizmeti veriyor” ya da “Benim daha önceki taşındığım yerde şu hizmetler vardı, burada niye yok” diye talepte bulunan her yaştan kadın ile karşılaşıyorum.
Kadınların talepleri deyince, mülkî idarecilerin “köylü kadınlar” ile nasıl tartışamadığını, sizler de ekranlarda görmüşsünüzdür. Vali ve kaymakamlar “eylem yapan köylü kadınları” ciddiye almayan bir tarz ortaya koymaya kalktıklarında, hayatlarının hatasını yapıyorlar. Çünkü kadınlar onların karşısına hakiki taleplerle çıkıyorlar.
Gelelim kadınların seçilmesi meselesine.
30 Mart 2019 seçimlerinde necip ülkemizde Büyükşehir Belediyesi için üç kadın aday gösterildi. Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanlığı için Fatma Şahin, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanlığı için namı diğer “topuklu efe” Özlem Çerçioğlu, Diyarbakır Büyük Şehir Belediye Başkanlığı için Gülten Kışanak.
Dikkat ederseniz üç kadın da siyasetin içinden geliyor.
Kadın ve Aile Bakanı iken istifa ederek Gaziantep Büyükşehir Belediye başkanlığına aday olan ve %50’nin üzerinde oy olarak 2014’ten bu yana Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı olan Sayın Fatma Şahin, 31 Mart 2019 seçimlerinden sonra “ustalık dönemi” için hazırlanıyor.
“Ustalık dönemi”nde, hizmet ve kalitede yaşam standardının yükseltilmesi noktasında dünyanın önde gelen şehirleri ile Gaziantep’i yarıştıran bir model ortaya koymayı hedefliyor sayın Şahin.
2014 seçimlerinden sonra Gaziantep’in suyunun yetersizliğini fark eden Fatma Şahin, gerekli çalışmaları yapıp suyu %27 ucuzlatarak bir ilke imza atmış. Şahin’in “su ile yolculuğu” bitmemiş, 2019’da adeta “Gaziantep’e deniz getirmek için” kolları sıvamış durumda.
Sayın Fatma Şahin’in projelerini aşk ile anlatışını dinlerken, ünlü şehir sosyoloğu Saskie Sassen’i hatırlıyorum. Geçerken söylemiş olayım, Sassen, kitaplarının çoğu Türkçeye kazandırılmış olan R. Sennett’in eşi. (Yayıncılar Sassen’in kitaplarını çevirmeyi niye düşünmüyor?)
Sassen şehrin herkese ait olması için kafa yoran sosyal bilimcilerden biri. Küresel sermayenin şehirleri asli sahiplerinden kopararak alınıp satılan mekanlar haline getirmesine dikkat çekiyor son çalışmalarında.
Sassen de tıpkı eşi Richard Sennet gibi şehir hayatında anlamlı kamusal mekanların inşa edilmesine kafa yoruyor.
Sayın Fatma Şahin’i dinlerken neden Saskie Sassen’i hatırlıyorum?
Fatma Şahin tarihî, ekonomik, teknolojik, stratejik, kültürel, lojistik olarak Gaziantep’i bölgenin cazibe noktası haline getirmeyi planlarken aynı zamanda göç etmiş hemşerilerini Gaziantep’e geri döndürmeyi de hedefliyor.
Bir taraftan sınırın öteki tarafına hizmet götürerek “misafir Suriyelileri” yurtlarına döndürmek için çaba sarf ederken diğer taraftan da Gazianteplilik bilincinin geçmişten geleceğe devam etmesi çaba sarf ediyor.
Şehirler yarışıyor. Şehirlerin yarışına ilçeler de eşlik ediyor.
Türkiye’nin en kalabalık ilçeleri sıralaması şöyle: Çankaya (Ankara), Şahinbey (Gaziantep), Esenyurt (İstanbul), Osmangazi (Bursa), Seyhan (Adana), Şehitkamil (Gaziantep), Küçükçekmece (İstanbul), Bağcılar (İstanbul), Pendik (İstanbul).
Türkiye’nin en kalabalık ilçeleri sıralamasına Gaziantep’in iki merkez ilçesi ile dahil olması dikkat çekici.
Sassen, şehirlerin sermaye tarafından ele geçirilerek ortak kamusal mekanların imha edilişine dikkat çekiyor. Sassen’in şehir sosyolojisine dair yazdığı makalelerin ortak noktası, kamusal bilincin ve kamusal paylaşımın sürdürülmesine dair.
Belediyeler eski kamusal mekanların ihya edilmesinin yanı sıra yeni kamusal mekanlar inşa etmek zorunda. Millet Parkları, kent kütüphaneleri, kadınlar pazarı, el sanatları merkezi gibi. Şehir bilinci şehir halkının doğrudan karşılaşma mekanlarına sahip olması ile gelişip devam edebilir ancak. Fakirler ile zenginlerin, gençler ile yaşlıların, güçlüler ile güçsüzlerin, eğitimliler ile eğitimsizlerin karşılaşma imkanının olduğu yeni kamusal mekanlara dikkat kesilmemiz gerekiyor.
Gaziantep, 2014-2019 yılları arasında kadın Belediye Başkanına sahip olmayı kendisini başka şehirlerden öne çıkaracak bir avantaj olarak kullanmayı bildi.
2019-2024 yılları arasında da bu avantajını sürdüreceğini tahmin etmek zor değil. Zira Sayın Şahin, iyi soruların iyi cevaplardan daha önemli olduğunu inanıyor, sorusu ve projesi olana kapılarını daima açık tutuyor.
Belediye Başkanlığı ve muhtarlık için kadın yöneticilerin fark yaratan işlere imza atmasını çok önemli buluyorum. Çünkü kadın yöneticiler gündelik hayatın sorunlarını, kadınlar ve çocuklar lehine çözmek konusunda ince dikkatlere sahip.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.