Hayatı eve sığdırmak için  babalar biraz gayret etse..

04:003/04/2020, Cuma
G: 3/04/2020, Cuma
Fatma Barbarosoğlu

I-Görgüsüz her daim görgüsüzdür. Taziyede ya da düğün dernekte olması fark etmez. Bir boşluğunu bulacak, kibrini kıvrım kıvrım, katman katman ortaya dökecektir. Görgüsüzün en önemli özelliği kıvamsızlığıdır. Ya hamdır ya da çürümüş. Her iki durumda da muhatabını fena halde yorup incitecektir. Ne ki incittiğini bilmez. Cümle âlemin onu kıskandığını haset ettiğini düşünür.“Evde kalma günleri”nde bir kısım zevat sokağa çıkamayınca bari sokağı eve taşıyayım derdine düşerek naklen yayın yapıyor. İlk

I-

Görgüsüz her daim görgüsüzdür. Taziyede ya da düğün dernekte olması fark etmez. Bir boşluğunu bulacak, kibrini kıvrım kıvrım, katman katman ortaya dökecektir. Görgüsüzün en önemli özelliği kıvamsızlığıdır. Ya hamdır ya da çürümüş. Her iki durumda da muhatabını fena halde yorup incitecektir. Ne ki incittiğini bilmez. Cümle âlemin onu kıskandığını haset ettiğini düşünür.

“Evde kalma günleri”nde bir kısım zevat sokağa çıkamayınca bari sokağı eve taşıyayım derdine düşerek naklen yayın yapıyor. İlk naklen yayın kazası yalızâdelerden birinin paylaştığı görsel ile olmuştu. Derya deniz evinin bahçesinde son derece marka kıyafetler içinde bisiklet binmesini paylaştığı fotoğrafının altına takipçilerinden biri “evde kalması” gerektiğini hatırlatınca yalızâde’nin cevabı “Sakin ol champ burası benim evim” olmuştu.

Orası senin evin de... Evine davet etmeyeceğin, yediğinden yedirmeyeceğin insanlara nasıl zevk ve safa içinde talimi hayat ettiğini göstermek görgüsüzlüktür. Ağalık bu değildir champ!

II-

Herkesin dilinde hayat eve sığar cümlesi. Doğrudur hayat eve sığar. Bazısı için ferah ferah, bazı için tıkıştıra tepiştire sığar. Başımın üstünde bir çatım var diye şükredenler için hayat eve daha kolay sığar. Kendinden zor durumda olanları düşünenler, gönlünü genişletme gayretinde olduğu için daha kolay katlanır her türlü meşakkate. Katlanır lakin evin yükünü babaların da paylaşması şartıyla. Babalar bu yükü paylaşıyor mu?

Üç çocuklu bir kadın düşünün.

(Şuuraltının tuzağı. Üç çocuklu bir aile düşünün yerine üç çocuklu bir kadın yazmışım. Neden? Çünkü çocuklar her zaman annenindir. Annelerin ebeveynliği eylemsel, babaların ebeveynliği kurgusaldır deyip de... Neyse demedim farz edin.)

Hayat eve sığıyor da... Lakin bazı evlerde yakası paçası fena halde dışarı taşarak, evin yükü annenin omuzlarına fena halde binerek sığıyor hayat.

Mesela L. K.’nın hayatı. L. öğretmen. Kocası akademisyen. Üç çocuğun en büyüğü üniversite öğrencisi, ortanca LGS’ye hazırlanıyor üç numara ana sınıfına gidiyor. L. öğretmenin ailesi koranavirüs günlerinden önce 2+1 evlerine sığıyorlardı ama artık sığmakta zorlanıyorlar. Çocukların ikisi ekrandan ders takip etmek zorunda, akademisyen baba online derslerine devam etmek zorunda ve mesaisi devam eden öğretmen anne, günde üç defa beş kişilik aile için yemek hazırlamak zorunda.

L. üç numaranın “can sıkıntısı “ ile başa çıkmakta giderek zorlanıyor. Babası biraz ilgilense. Hayır. Babanın da canı sıkılıyor ve iki canı sıkılan arasındaki yaş farkı bir hayli fazla olduğu için can sıkıntılarını birbirlerine yoldaş edemiyorlar.

Edebiyat öğretmeni L. ilk hafta herkesin uyacağı görev planlaması yaptı. Ama planlamaya başta akademisyen baba uymadığı ve uymaması yetmediği gibi sürekli olay çıkardığı için çocuklarının psikolojisi hasar görmesin diye ikinci hafta evin işlerini paylaşmak yerine LGS’ye hazırlanan çocuğu ile küçük çocuğun psikolojinin zarar görmemesini merkeze aldı L. öğretmen. Akademisyen baba bu esnada sosyal medyada evde kal Türkiye, hayat eve sığar tivitleri atmaya ve karısının yaptığı yemekleri paylaşmaya devam etti. Arada bir arkadaşlarına chalange bile yaptı @feşmekan “Bugün bizim evde bu pişti. Geleneksel yemekten taviz yok. Sizde ne pişti?”

Sadece yemek paylaşmakla kalmadı akademisyen baba, karısının okuyup altını çizdiği kitabın fotoğrafını çekip “Evde kalmak vakti bereketlendirir” notuyla sanki kendisi okumuş gibi takipçileriyle paylaştı. Mart ayında bir hayli az olan takipçi sayısı o evin mahrem anlarını paylaştıkça üçer beşer artmaya başladı. Bu, akademisyen babanın daha da hoşuna gitti. Ve neredeyse her on beş dakikada bir tivit atmaya başladı. Tivit attıkça kendisini rezil etti, ne ki o, bunu hiç fark etmedi.

Dört gün önce L. öğretmen büyük ihtimal mevsimsel grip olmasına rağmen doktor ağabeyinin tavsiyesi ile kendisini izolasyona aldı. Yanına su ısıtıcısı, bir kaç paket hazır çorba ve sallama çay alarak.

Akademisyen babanın tivitleri ne âlemde mi? Tahmin etmeniz hiç zor değil. İpucu olarak şunu söylemiş olayım: L. öğretmenin kendisini odasına kapatmasından iki gün sonra üniversite öğrencisi olan hariç, diğer iki çocuk anneleri iyileşinceye kadar dayılarının evine taşındı.

Velhasıl hayatı eve kadınlar sığdırmaya uğraşırken, baĞzı erkekler biraz derlenip toparlansa da evdeki yaşam alanı genişlese...

#Taziye
#Yayın
#Hayat