Yassıada’yı havaya uçuracaklardı

04:0024/06/2020, Çarşamba
G: 24/06/2020, Çarşamba
Bülent Orakoğlu

Türk Silahlı Kuvvetleri’nde (TSK) görev yapan çeşitli rütbelerdeki 37 genç asker , 27 Mayıs 1960’da Demokrat Parti Hükümeti’ne darbe yaparak iktidarı ele geçirdi. Ancak MBK adı verilen cuntacı askerler arasında bundan sonra takip edilecek yol ile ilgili ciddi anlaşmazlıklar farklı görüşlerde olan iki grup vardı. Türkeş önderliğinde 14’ler adı verilen bulunan grubun üyeleri arasında bulunan Yüzbaşı Ahmet Er de bu grubun üyesiydi. 27 Mayıs’ta İstanbul Radyosu’nu ele geçirme görevi kendisine verilen

Türk Silahlı Kuvvetleri’nde (TSK) görev yapan çeşitli rütbelerdeki 37 genç asker , 27 Mayıs 1960’da Demokrat Parti Hükümeti’ne darbe yaparak iktidarı ele geçirdi. Ancak MBK adı verilen cuntacı askerler arasında bundan sonra takip edilecek yol ile ilgili ciddi anlaşmazlıklar farklı görüşlerde olan iki grup vardı. Türkeş önderliğinde 14’ler adı verilen bulunan grubun üyeleri arasında bulunan Yüzbaşı Ahmet Er de bu grubun üyesiydi. 27 Mayıs’ta İstanbul Radyosu’nu ele geçirme görevi kendisine verilen Er, darbeden birkaç ay sonra 14 arkadaşı ile birlikte yurtdışına sürgüne gönderilmişti. Bugün hayatta olan MBK’nin tek üyesi 87 yaşındaki Ahmet Er, yaklaşık 4 yıl önce 27 Mayıs’ın 54’üncü yıldönümünde 27 Mayıs darbesinin hiç bilinmeyen bir olayını basınla paylaşmıştı. Alparslan Türkeş’in başını çektiği MBK’nın 14 üyesi Adnan Menderes ve arkadaşlarının idamına karşıydılar. Darbeden önce bir arkadaşlarını Adnan Menderes’e göndererek durumu izah etmişlerdi. Hatta Türkeş de Isparta milletvekili ile görüşmüştü. Ancak Menderes kendisine gelen bu bilgileri darbeciler ile birlik olan MSB Ethem Menderes ile görüşmüş inandırıcı bulmamıştı. Ayrıca iktidarın bu darbecileri durdurabileceği de şüpheliydi. Alparslan Türkeş’in ekibinde bulunan Yüzbaşı Ahmet Er MBK içindeki 14 üyenin asıl niyetlerinin Adnan Menderes ve arkadaşlarını 23’ler grubunu tasfiye edebilseler İsviçre’ye gönderme niyetinde olduklarını açıklamıştı. Ahmet Er, MBK içindeki 23’ler grubunun Yassıada’yı tutuklular ile birlikte havaya uçuracaklarını bu gruptan bir tehdit olarak öğrenmişti. Cuntacı MBK üyelerinin istihbarat kaynaklarının çok güçlü olduğu anlaşılıyordu. Darbeden 2 gün sonra 29 Mayıs 1960’ta İngiliz Dışişleri Bakanlığı Türkiye’deki askeri yönetimin tanınması istenmişti. 30 Mayıs’ta İngiltere ve Amerika Türkiye’deki askeri yönetimi acilen tanımışlardı. Üstelik İngiltere Kraliçesi Elizabeth Tahran’a giderken 6 Mart 1961 tarihinde uçağın rotasını Ankara’ya çevirmişti. Esenboğa’da Cemal Gürsel ile görüştü. Kraliçe askeri darbeden sonra Türkiye’yi ziyaret eden ilk yabancı devlet başkanıydı.

GENÇ SUBAYLAR SENDROMU 27 MAYIS ÖNCESİ ATATÜRK’ÜN DÖNEMİNDE SİYASİ LİTERATÜRÜMÜZE GİRDİ

Oysa Türkiye’nin, cumhuriyetin ilk yıllarında Atatürk’ün Cumhurbaşkanı, Fevzi Çakmak’ın Genel Kurmay Başkanı olduğu dönemde ‘Genç Subaylar Rahatsız ‘ Sendromu ile karşı karşıya kaldığı şair ve yazar Dagobert von Mikusch tarafından kaleme alınan ‘Gazi Mustafa Kemal’ adlı eserinde iddia edilmektedir. Yazar’a göre ‘’Kazım Karabekir ve arkadaşları Mustafa Kemal’i öldürmek için suikast düzenledikleri gerekçesi ile yargılanırlar. Yargılama sırasında Mustafa Kemal, Genelkurmay Başkanı Fevzi Çakmak’ı Çeşme’ye çağırır ve Fevzi Çakmak’a mahkemede Kazım Karabekir ve arkadaşlarının idamı yönünde bir karar çıkarsa ordunun tavrının ne olacağını sorar. Fevzi Çakmak’ın vermiş olduğu cevap manidardır. “Genç subaylar rahatsız olacaktır.” Oysa Genç Subaylar’ın rahatsız olduğu tabiri veya Sendromu’nun 27 Mayıs Askeri darbesi ile siyasi literatürümüze girdiği sanılmaktaydı.

27 MAYIS’TA GENÇ SUBAYLAR NATO GLADYOSU TARAFINDAN KULLANILDILAR

GİZLİ İNGİLİZ -AMERİKAN BELGELERİNE göre “27 Mayıs Askeri darbesinin hazırlanışında NATO GLADYOSU vardı. Adnan Menderes’in, NATO’nun patronu olan ABD-İngiltere’den ‘olur’ almaksızın, 26 Haziran’da Moskova’ya gitmeyi planlaması dikkatle takip edilmişti. Ayrıca Türkiye’nin ikinci Kral Faysal ile Ortadoğu’da bir ortak güvenlik anlaşması yapması ABD ve İngiltere’yi aşırı rahatsız etmiştir. Kral Faysal ülkesinde çıkarılan bir isyan sonrasında katledilmişti.

İran’da Musaddık’ı deviren ABD-CIA-MI6 ve Irak, Mısır darbelerinden sonra Adnan Menderes’in Rusya’ya yaklaşmasına tahammül edemedi. İslam dünyasının kılcal damarlarına kadar girmiş İngiliz İstihbaratı 1960 darbesini planladı. 1959 Şubatı’nda Başbakan Adnan Menderes’in uçağının Londra’da düşmesi-düşürülmesinde İngiliz istihbaratının rolü hala esrarını korumaktadır. 27 Mayıs’ın gerçekleştirilmesinde, NATO gladyosu olarak yetiştirilen cuntanın kontgerilla subayları kullanıldı. Bu subaylar 1954’lerde ‘Soğuk Savaş’ strateji ve taktikleri açısından Amerika’da özel eğitimden geçirilmişti. Ortadoğu’nun ve Osmanlı’nın kodlarını çok iyi bilen Derin İngiltere’ye (ABD’nin beyni de İngilizler’dir...) darbenin hazırlanışı ve gelişi Ankara’daki İngiliz Büyükelçisi Burrows tarafından gün gün iletildiğini gizli belgeler göstermektedir.

MENDERES’İ ASAN ZİHNİYET 60 YIL SONRA HALA FIRSAT KOLLUYOR

Cumhuriyet Gazetesi yazarı Alev Coşkun, “60. YIL: 27 Mayıs ve 1961 Anayasası” adlı köşe yazısında 1960 darbesinin diğer darbelerle bir olmadığını belirterek bunun bir demokrasi çabası olduğunu iddia etti. “27 Mayıs, 12 Mart, 12 Eylül ile aynı torbaya konulamaz” diyen Coşkun, yazısında “27 Mayıs, rayından çıkan demokratik sistemi yeniden doğru yola getirmek için hukukun üstünlüğü, insan hak ve özgürlüklerine bağlı çağdaş ve demokratik bir anayasa yapmayı hedef olarak belirledi“ şeklinde skandal ifadeler kullandı.

#Türk Silahlı Kuvvetleri
#Adnan Menderes
#Cumhuriyet Gazetesi
#Yassıada