İş insanı Osman Kavala ve eski CIA danışmanı Henri Barkey hakkında ağırlaştırılmış müebbet ve 20 yıla kadar hapis cezası istenen iddianame İstanbul 36. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi. İddianamenin ayrıntılarında Kavala’nın yurt dışı bağlantılarına da yer verildi. Kavala’nın Henri Barkey’in 15 Temmuz gecesi Büyükada’daki otelde gerçekleştirdiği toplantıya katılan Ali Vaez isimli kişiyle içeriği tespit edilemeyen mailler üzerinden iletişim kaydına rastlandı. Vaez’in, kurucuları arasında George Soros ve FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’in ABD’de ikamet etmesi amacıyla Yeşil Kart alması için mahkemeye tavsiye mektubu sunan ABD’nin Ankara eski Büyükelçisi Morton I. Abramowitz’in olduğu International Crisis Group (Uluslararası Kriz Grubu) isimli kuruluşta Ortadoğu uzmanı olduğu tespit edildi.
Kavala’nın PKK’nın başlattığı hendek olayları ve 7 Haziran 2015 seçimlerinin gerçekleştiği dönemde 2.5 aylığına farklı bir telefon kullandığı, 15 Temmuz darbe girişiminden kısa bir süre önce 12 Mayıs 2016’da tekrar 2.5 aylık kullandığı telefona döndüğü belirlendi. Kavala, söz konusu telefonu gözaltına alınmadan 1 ay önce 2 Eylül 2017’de kullanmayı bıraktığı vurgulanan iddianamede, telefonun aramalarda ele geçirilmemesi 7 Haziran seçimleri ve Darbe girişimi süreçlerindeki faaliyetlerin deşifre olmaması amacıyla özellikle imha edilmiş olabileceği değerlendirmesinde bulunuldu.
Osman Kavala’dan ele geçirilen flaş belleğin içerisinde PKK’nın kadın savunma birliklerinde (YPJ) yer alan kadın teröristlerle röportaj yapılarak hazırlanmış, içeriğinde Drama İstanbul Film Atölyesi tarafından hazırlandığı belirlenen 5 dakika 58 saniyelik ‘Rojava’nın Işıkları- Kadın Devrimi’ isimli belgesel bulundu. Belgeselin içeriğindeki konuşmalarda ‘Kürt kadınların özgürlükleri için dağa çıkmalarının’ özendirildiği tespit edildi. Yine ele geçirilen dijital materyallerde, Drama İstanbul Film Atölyesi tarafından hazırlanan 2014 yılında yayınlanan 1 saat 19 dakikalık ‘Küçük Kara Balıklar- Güneydoğu’da Çocuk Olmak’ isimli belgesel filme rastlandı. İçeriğinde ise ‘Türkiye Cumhuriyeti’nin Güneydoğu Anadolu’da yaşayan Kürt kökenli vatandaşları öldürdüğü’ algısını oluşturan anlatımlara yer verildiği gözlendi.
Kavala’nın cep telefonunda yapılan incelemelerde ise ‘Dersim’de köylerin yakıldığı ve halkın zorla göç ettirildiği’ algısı oluşturulan 1994 isimli belgesel filmi hazırlamak için yönetmen Devrim Tekinoğlu’na maddi kaynak gönderdiği tespit edildi. MASAK tarafından hazırlanan raporda sahibi olduğu Anadolu Kültür A.Ş’nin hesaplarından 15 Temmuz darbe girişimi sonrası KHK ile kapatılan kurum ve kuruluş çalışanları ile hakkında örgüt üyeliğinden işlem yapılan çok sayıda kişiye para gönderdiği tespit edildi.