Yeni Şafak·Yusuf Kaplan - Yılbaşı çılgınlığı ve ruhunun çalındığını haykırmak!Yılbaşı, tam bir çılgınlığa dönüştü bu ülkede! Ürpertici bir yılbaşı çılgınlığı yaşanıyor her yerde...Kapitalist haz ve tüketim endüstrisi,Baudrillard’ınifadesiyle, yeni bir barbarlık biçimi üreterek kitleleri haz ve tüketimin kölelerine dönüştürmeyi başardı!PAGANİZMİN ZAFERİ!Buyılbaşı çılgınlığı, aslında insanı insanaltı ruhsuz, mekanik bir varlığa dönüştüren,kitleleri ayartıcı kapitalist tüketim biçimlerinin köleleri
Yılbaşı, tam bir çılgınlığa dönüştü bu ülkede! Ürpertici bir yılbaşı çılgınlığı yaşanıyor her yerde...
Sadece işyerlerinde, resmî veya gayr-ı resmî kurumlarda değil, sitelerde, büyük yerleşim merkezlerinde –hatta evlerde bile– devâsâ çam ağaçları dikildi; sokaklar, caddeler Noel Baba figürlerinden geçilmez oldu!
Dört beş yıl önce başladı bu çılgınlık, o gün bugündür yazıyorum bunu ama bugün, 2023 itibariyle zıvanadan çıktı!
İnanılır gibi değil gerçekten?
İyi de, burası neresi?
Müslüman memleketi değil mi?
Celladına âşık olmak tam da bu değil mi?
İyi de, nedir bu?
Fiilen işgal edilmeyen, köleleştirilemeyen bir toplumun zihnen işgal edilmesi, köleleştirilmesidir –bir asırdır yaşadığımız bu traji-komedi.
Kültürel, zihnî, ontolojik intiharın eşiğine sürüklendiği, medeniyet iddialarını, değerlerini, ruhköklerini, kısacası, yönünü ve yörüngesini yitirdiğini bile göremeyecek kadar entelektüel melekeleri körleştiği, celladına âşık tasmalı çekirgelere dönüştüğü için...
Daha da vahimi, tarihten silinenlerin, tarihin önünde sürüklenenlerin, kendilerini tarihten silen, önlerine katıp sürükleyen “düşmanları” tarafından istiklal savaşı verilen bir ülkede istiklal savaşından sonraki süreçte savaşmadan, içerden, özellikle de içerdeki sömürge kafalı elitler tarafından teslim alınması ve dize getirilmesidir bu!
Bu soru, önemli; hem de çok önemli.
Başta Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere, ülkeyi yöneten insanlar, 2023 seçimlerinden sonra bu gerçeği eksene alan köklü, uzun soluklu stratejiler geliştirmesini bekliyorum. Yoksa yok olmaktan ve bu ülkeyi leş kargalarına kendi ellerimizle teslim etmekten kurtulamayacağız –Allah muhafaza.
Sözün özü: Bir ay boyunca her yerde tanık olduğumuz kapitalist tüketim biçimleri, pagan yılbaşı ritüelleri, toplumu sefih bir dünyevîleşmenin eşiğine sürüklemeye, değerlerini delik deşik etmeye, toplumun ruhunun çalınmasına yarıyor sadece... Toplumun ruh köklerinin altını oyuyor, kültürel intiharın eşiğine sürüklüyor...
Kaldı ki, yılbaşı çılgınlığı, ruhu çalınmak istenen bir toplumun, başka bir düzlemde, ruhunun çalındığını haykırması değil midir, aslında?