Osmanlı, kucak açmıştı bütün gayr-ı müslimlere. Hem Müslüman olmaya zorlamamış hem de Müslüman olanlarına devletin en kritik kurumlarını ve pozisyonlarını açmakta, emanet etmekte sakınca görmemişti. Devlet-i Âliye idi, ne de olsa! Koca devletti. Büyük devlet. Devlet ebed müddet.
Osmanlı’yı içerden çökertenler, devşirme şebekelerdi: Her dönemde iktidar olan devşirmeler!
Çok acımasız olacaklarını bilebilmeliydik: Osmanlı’nın yıkılmasında kilit rol oynadılar.
Osmanlı’nın bütün kurumlarını ele geçirdiler öncelikle. İngilizlerin ve Yahudilerin hem güçlü ve açık destekleriyle hem de görünmeyen, devletin hücrelerine kadar nüfûz eden gizli entrikalarıyla.
Bu kadar küçük ama küresel ölçekte derinlemesine örgütlü baronik masonik devşirme şebeke, ülkeyi esir almış durumda iki asırdır!
Abdülhamidcilik mi geçer akçe?
İttihatçılık mı geçer akçe?
Atatürkçülük mü geçer akçe?
Ülkenin ekonomisine hâkim bu baronik masonik şebekeler; ülkenin çıkarlarını korumuyorlar; küresel sistemin ve lordlarının çıkarlarının bekçiliğini yapıyorlar bu ülkede!
Ekonomiye de, bürokrasiye de yön veriyorlar!
Ekonomiye hâkim oldukları için kültür de, sanat da kontrollerinde.
Bürokrasiye hâkim oldukları için de eğitim onların ellerinde.
Eğitimi, İslâm medeniyetinin ruhundan, birikiminden, izlerinden temizlemek. Kültürün, sanatın da İslâmî ruh köklerini kurutmak. Köksüz, ruhsuz, Batı kültürünün karikatürü gölge bir kültüre, sanata dönüştürerek toplumun İslâmî dinamiklerini dinamitlemek, ekonomide, kültürde, sanatta, eğitimde iki asırdır kontrollerinde olan iktidarlarını tartışmasız hâle getirmek.
Oysa bu toplum, İslâm’ı yitirdiği zaman, istiklalini ve istikbalini de yitirecektir.
Özellikle biz.
Kendi kendini sömürgeleştiren tek toplum bu toplum şu çivisi çıkmış dünyada.
Bu toplum dışarıdan / Batılılar tarafından ele geçiril-e-medi; içeriden devşirildi, devşiriliyor celladına âşık edilen sözümona “yerli” işbirlikçiler / Batıcılar tarafından…
Velhâsılı kelâm: Eğitimde, kültürde, sanatta, gençlikte, şehircilikte, medyada kazanılamayan istiklal ve istikbal mücadelesi kaybedilmeye mahkûmdur.
Türkiye kaosa yeni sürüklenmiyor. Türkiye eğitimde, fikirde, kültürde, sanatta medeniyet dinamiklerini yitirdiği iki asır öncesinden felsefî, zihnî kaosa sürüklendi. Son yarım asırdır yaşanan, son 7-8 yılda da tırmanan siyasî kaos, sonuçtur sadece.
Türkiye’nin savunma sanayisinde yaptığı devrimi, eğitimde, fikirde, kültürde, sanatta ve gençlikte de yapabilirsek ülkeyi devşirmelerden geri alma konusunda büyük adım atmış oluruz.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.