Çağımızda insan kendi’yle kavgalı. Bir kendi yok çünkü. Ruhu yani.
Ülkemizin kaderini biz şekillendirebilirsek, medeniyet coğrafyamızın da, hatta zamanla dünyanın da kaderini şekillendirecek bir konuma yükselebiliriz -dün olduğu gibi yarın da!
Bu yazımda, küre üzerinde dolaşmak, nefes kesici bir yolculuk yapmak, çağa b\akmak istiyorum…
Şu an Tanrısız ve İnsansız bir çağda mutlak sahte’nin hükmünü icra ettiği ayartıcı bir ağ’da yaşama savaşı veriyoruz.
İnsan, ağ’da devâsâ bir çukura düştü: İnsanı aşağıların aşağısına yuvarlayan, aşağıların aşağısı bir yaratık yapan çukurların çukuruna…
Daha kötüsü: Düşünme melekelerini de yitirdiği için, başına ne geldiğini göremeyecek kadar körleşti, kötürümleşti ve köleleşti zihni.
Dahası, o başkaları, kendisi dışındaki kutlu varlıklardı; kendilerini aşmış, Rablerine ulaşmış bilge insanlar. Kendileri için değil, her yerde hakikatin izini süren başkaları için yaşayan, başkaları’nda hakikati arayan, bu dünyada yaşayan ama bu dünyayı yaşamayan güzel, anıt insanlar.
Önce kendilerini değil başkasını, başkalarını düşünen derviş insanlar.
İnsan insan olmaktan çıkacak: Makina olacak. Yarı-insan, yarı-makina olacak bu insanımsı!
Bu ağda yaşanır mı? Elbette ki, yaşanmaz.
İnsan bu ağ’da sürüklenir durur oraya buraya…
Çöp olur…
İnsana yüklenen, ağlarına alan çip, çöp yapar insanı.
Nefes alabilen, nefes verebilen ve nefes olabilen, yaşayan ve yaşatan, peygamberlerin ve Allah dostu bilge insanların izinden giden güzel insanlar hâlâ var.
Ve daha çok var olacaklar…
İnsanın ruhunu da, fıtratını da, bedenini de yok eden, makinalarla üretilen gürültünün uyuşturduğu müzik festivallerinde insanın kişiliğini yok eden, sürülere dönüştüren, insanımsı kitleleri arzularının, hazlarının kölesi yapan bu tekno-pagan kültlerin oyuncağına dönüştüren bu ruhsuz ç/ağ’da insana ruhunu da, fıtratını da, özgürlüğünü de, karakterini de armağan edecek tek diriltici kaynak: İslâm.
Bunu görecek göremeyen gözler İslâm’ın insanı silkeleyip kendine getirerek dirilten hakikatlerini, anlam haritalarını derinlemesine görmeye başlayınca…
Pagan kültürün getireceği yer, tekno-pagan kült’lerin insanı kölesi yapan, insanı yeni bür barbarlık ağ’ının içine fırlatan, duyma ve düşünme melekelerini iptal eden ayartıcı din-dışı kutsallıkları olacaktı.
Moderniteye yakalandık. Postmoderniteyi yakalayıp aşmak zorundayız. O yüzden bu zorlu ve düşünmeye-kışkırtıcı konuyu yazmaya devam edeceğim. Vesselâm.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.