Modern dönemlerdeki bütün kendiliğinden sekülerleşme süreçlerine veya zoraki sekülerleştirme çabalarına rağmen Türkiye’de din bütün görünümleriyle, inanç ve pratikleriyle toplumsal hayatı etkilemeye devam ediyor. Özellikle Cumhuriyet döneminde ortaya konulan siyasal ve toplumsal hayatı tavizsizce dinden temizleme çabalarına karşı dinin hayatiyetini sürdürmesi bazı kurumların direniş gücüyle ifade edilmişti. Ramazan’ın tek tek insan eylemlerini aşan, onların ötesindeki direnişi başlı başına irdelenmeye
Bu eğitimden geçen insanların sağlıklı düşünebilmek için önce zihinlerini bir sürü hurafeden, o hurafeyi üreten paradigmadan arındırmaları gerekiyor ki, imkânsız olmasa da çok zor bir iştir.
Zaman zaman bu pratiklere katılımlarda düşüşler, yükselişler oluyor. Katı laikleştirme politikaları dönemlerinde açıktır ki, düşüşler olmuştur, ama yok olmamıştır.
Bu katılım düzeylerinin sosyolojik saha araştırmalarıyla tespit edilmesi her zaman ilgi çekici olmuştur.