İş hayatını macera filmi gibi anlatıyor sosyal medyada kadının biri; Ekonomik özgürlüğünü kazan, kocanın eline bakma, güçlü kadın ol, kendini ezdirme dediler; çıktık dışarı, güçlü kadın olmak için;
TIR’cı, minibüsçü, taksici, sanayide tamirci olduk.
Artık hem evde çalışıyoruz hem de dışarıda.
Para kazandık ama
iş yükümüz iki misli arttı.
İş hayatında hem kadınlarla hem erkeklerle yarışan güçlü kadın olduk ama ev içinde kendi işini yapan
ev hanımları kadar saygınlığımız yok.
Ev dışında emeğini ücret karşılığında satan ya da kiralayan kadınlara
diyorlar yani onların tabiriyle
.
Bir ülkede ne kadar çok güçlü kadın varsa o ülke o kadar gelişmiş ülke sayılıyor.
Yani
güçlü ekonomi güçlü devlet demek!
Onu nasıl isimlendiriyorlar.
O da ev içinde ücretsiz, sigortasız çalışarak
emeğini harcayan zayıf kadın
oluyor.
Yani ekonomiye katkısı olmayan kadın.
ev dışında emeğini harcarsan güçlü ev içinde emeğini ailesinin ihtiyaçlarını karşılamak için kullanırsan zayıf kadınsın
Ev dışında
başkalarının çocuklarına bakarsan güçlü kadın
, ev içinde kendi çocuklarına bakarsan zayıf kadınsın.
Ev dışında servis araçlarında başkalarının çocuklarını okula götürüp getirirsen güçlü kadın,
kendi çocuklarını okula götürüp getirirsen zayıf kadınsın
.
Ev içinde çocuklarının ev ödevlerine yardımcı olursan zayıf kadın, okulda bu işi ücretli yaparsan güçlü kadınsın.
Ev içinde hane halkına yemek yaparsan zayıf, restoran ve lokantada
yaparsan güçlü kadınsın.
Evde
yıkarsan zayıf, cafede bulaşık yıkarsan güçlü kadınsın.
Evde temizlik yaparsan zayıf kadın, dışarıda ücretli temizlik yaparsan güçlü kadınsın.
Evde ütü yaparsan zayıf, dışarda ütücüysen güçlüsün.
Bir şirkette ya da kamu kurumunda
yaparsan güçlü, ev içinde idarecilik yaparsan zayıf kadınsın.
Evde
yaparsan, kumaşlardan elbise dikersen zayıf, aynı işleri dışarıda yaparsan güçlü kadınsın.
Evde
küçük maliyetlerle hayatı kolaylaştıran projeler üretiyorsan zayıf, aynı işi dışarıda yapıyorsan güçlü kadınsın.
Küresel sermayenin temsilcileri
Düşük ücretle çalıştırmak ve tüketici sayısını artırmak için.
Her kadın hem ucuz işçi hem tüketicidir.
Ev içinde yapılan işlerin dışarıda meslek haline gelmesi için.
Kadın evde ücretsiz çalışırsa ne olur?
Küresel ekonomide şimdi
diye bir kavram tartışılıyor.
Kadının evde olduğu her aile, kendi üreten, ürettiğini tüketen, kendi kendine yeten küçük bir işletme gibidir.
Kocanın eşi, evin aşçısı, bulaşıkçısı, garsonu, alışverişçisi, temizlikçisi, ütücüsü, terzisi, çocuklarının bakıcısı, eğitimcisi vs vs.
Kadın evden çıkıp dışarıda çalışmaya başladığında bu işletme çöker.
Ev içinde herkes tüketici olur.
Ev içindeki işleri dışarıya taşıyarak büyüyen
ücretsiz, gönüllü reklamcıları yani bazı kadın dernekleri, hep bir ağızdan aynı sloganları her yıl
yüksek sesle haykırmayı
adına vazife görüyorlar.
Dışarıda emeğini ücretlendiren kadına
diyerek, kadınları birbirine düşüren,
ev hanımlığını itibarsızlaştıranlar
; yatacak yeriniz yok sizin!
Avrupa atomu parçalayarak
bilimde öne çıktı, teknolojiyi geliştirdi, sanayileşmeyi başardı ve güçlü ekonomiye ulaşırken, başka bir şeyi daha parçaladı;
.
Toplumun direği aile parçalanınca, sosyal hayat dağıldı.
Şimdi onun sancısını çekiyor Avrupa.
Bizim, onların yanlış izlerinden gitmekte ısrar etmek yerine,
bularak ilerlememiz gerekiyor.
Bir kadın yazar sormuş hemcinslerine
; Erkek gibi güçlü olmak yerine kadın gibi hassas olmanın hürriyetini tercih etmek daha akıllıca değil midir?
Sorunu çözmeye öncelikle
her iki cinsin de eksik olduğunu
kabul etmeyle başlamak lazım.
Kadınla erkeği yarıştırmak yerine,
kadın ve erkeği becerilerine göre
yönlendirmenin ve eksik olan yanlarını kapatmanın ve iş hayatını buna göre düzenlemenin bir yolunu bulmak gerek.
Ata et, ite ot verirsen ikisini de açlıktan öldürürsün.