O güç mücadelesinin ana aktörü nasıl olduk?

04:0023/08/2024, Cuma
G: 23/08/2024, Cuma
Yahya Bostan

Zaman sürat kazandı. Yetişemiyoruz. Yıllar sonra, geriye dönüp baktığımızda, kırılma anı olarak kodlayacağımız gelişmeleri gözden kaçırıyoruz. Afrika’da küresel güçler arasında yaşanan büyük güç mücadelesi bu kırılma anlarından biridir. Türkiye -özellikle son bir yılda- yaptığı kritik hamlelerle bu büyük mücadelenin ana aktörlerinden biri haline gelmiştir. Nasılını anlatacağım. Önce izninizle fotoğrafı çekeyim. ECONOMIST: BİR SEBEP DE TÜRKİYE Economist dergisi Nisan ayında ABD’nin Afrika’da eriyen


Zaman sürat kazandı. Yetişemiyoruz. Yıllar sonra, geriye dönüp baktığımızda, kırılma anı olarak kodlayacağımız gelişmeleri gözden kaçırıyoruz.
Afrika’da küresel güçler arasında yaşanan büyük güç mücadelesi
bu kırılma anlarından biridir. Türkiye -özellikle son bir yılda- yaptığı kritik hamlelerle
bu büyük mücadelenin ana aktörlerinden biri
haline gelmiştir. Nasılını anlatacağım. Önce izninizle fotoğrafı çekeyim.

ECONOMIST: BİR SEBEP DE TÜRKİYE
Economist
dergisi Nisan ayında
ABD’nin Afrika’da eriyen nüfuzu
üzerine bir makale yayımladı. Onlara göre bu gelişmenin üç sebebinden biri şuydu: “Türkiye ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi orta ölçekli güçlerin rekabete dahil olması.”

“ABD’nin eriyen nüfuzu” tespiti haksız sayılmaz. Gelişmelerin ne yöne seyrettiğine bakalım:

Dünyanın en büyük uranyum yataklarına sahip ülkelerinden biri olan
Nijer, ABD askerlerinin
ülkesini
terk etmesini istedi.
Sonra da
Rusya ile anlaştı.
Rus askeri uzmanlar, ABD askerlerinin bulunduğu Airbase 101 üssüne girdi.
Washington daha
önce
de
Çad’dan çıkarılmıştı.
Fransa da Mali ve Burkino Faso’dan
. Nijer, Fransız devlet şirketine uranyum için verdiği lisansı da iptal etti. Lisans artık Rus devlet şirketinin elinde.
Fırtına sadece Nijer üzerinde kopmuyor. Geçtiğimiz ay Mali’de çatışma çıktı.
Onlarca Wagner
üyesi öldürüldü. Mali ve Nijer, Ukrayna’yı suçladı. Saldırıyı gerçekleştiren Tuareg grubuna istihbarat sağladığı gerekçesiyle diplomatik ilişkilerini kesti. Ukrayna’nın böyle bir gücü yok.
Muhbir başka yerde aranmalı.

TÜRK DİPLOMASİSİNDEN ÜÇ KRİTİK HAMLE
Peki, Türkiye bu güç mücadelesinin neresinde? Ankara uzun bir süredir Afrika ülkeleriyle “göz hizasında” temas kuruyor. Bu yönüyle sömürgeci aktörlerden ayrışıyor. Bu yaklaşımın ilişkilerde getirdiği büyük bir ivme var. Bu ivme -Dışişleri Bakanlığının akıl dolu planlamasıyla- Mart ayında yapılan
Antalya Diplomasi Forumu’na
ciddi bir şekilde yansımıştı. Afrika ülkeleri foruma yoğun ilgi göstermiş,
bugün yaşanan Ankara merkezli gelişmelerin altyapısı orada oluşturulmuştu.

Ankara, son birkaç ayda bölgeyle ilgili -biri en az Libya hamlesi kadar önemli- üç stratejik girişimde bulundu.

Birincisi Somali ile yapılan iki anlaşmadır
. Somali denizleri Türk donanması tarafından korunacak. Aynı zamanda Türkiye Somali’de petrol ve doğalgaz arayacak. (Libya hamlesi kadar stratejik olan konu bu.)
İkincisi üst
düzey Türk heyetin Nijer’e yaptığı sürpriz
çıkarmadır. Ziyaret sonrasında diplomatik kaynaklar “İkili siyasi ve ekonomik ilişkiler ele alındı” demekle yetindi. Bu sessizlik konunun hassasiyetindendir.

BÖLGESEL KRİZE ANKARA SÜRECİ
Üçüncüsü,
Türkiye’nin Afrika’da artan nüfuzunun meyvesidir
. Somali ve Etiyopya arasında yaşanan krizin çözümü için başlatılan
Ankara Süreci’nden
bahsediyorum
.

Malum, Somali’nin başında Somaliland diye bir dert var. Somaliland 1991’de bağımsızlığını ilan etti, kimse tanımasa da ülkenin toprak bütünlüğünü tehlikeye attı. Etiyopya, Somali’nin komşusu. 120 milyonluk ülke. Ama denize erişimi yok. Etiyopya 1 Ocak’ta ayrılıkçı Somaliland ile anlaştı. Buna göre Somaliland, Etiyopya’ya kıyı şeridinden arazi verecek, yani denize erişimini sağlayacak, karşılığında tanınma alacaktı.

Kızılca kıyamet koptu. Bölgenin etkin ülkesi Mısır, baraj sorunu yaşadığı Etiyopya’ya karşı Somali’nin yanında yer aldı
(Bakan Fidan geçtiğimiz günlerde Kahire’yi ziyaret etti
. Bu konunun da ele alındığını tahmin ediyorum). Somali’yle güvenlik anlaşması imzaladı. Sorun bölgesel bir hal aldı. Önce Kenya iki ülkeyi uzlaştırmak için devreye girdi, başaramadı. Sonra da ABD bir girişim başlattı, sonuca ulaşmadı.

PROVOKASYONLARA DİKKAT!
Kriz büyüyünce Etiyopya Ankara’nın kapısını çaldı. Arabuluculuk istedi. Böylece
Ankara Süreci
başladı. Somali ve Etiyopya 1 Temmuz ve 12 Ağustos’ta Ankara’da bir araya geldi. Üçüncü tur Eylül ayının ortasında yapılacak (17 Eylül için taraflar davet edildi). Diplomatik kaynaklar, “Bu gibi sorunlar bir gecede çözülmez. Ancak
iki ülke ilk kez bu kadar ciddi bir ilerleme sağladı
” diyor.
Eylül’de düğüm çözülürse Ankara’nın Afrika’da artan nüfuzu “güvenilir arabulucu” payesiyle taçlanacak. Öte yandan,
nüfuzu azalan
ülkelerin
de kaşları
çatılacak -ki çatıldı. Türkiye ile Afrika’nın arasını açmak için provokasyonlar, dezenformasyon faaliyetleri devreye sokulacak -ki sokuldu. Tam da Mart ayında, Karabük’teki
Afrikalı
öğrencilerin
sosyal medyada nasıl TT olduğunu
hiç düşündük mü? Buradan başlayalım, gerisi çorap söküğü gibi gelir.
#Toplum
#Ekonomi
#Yahya Bostan