İran’la zor konular

04:0026/01/2024, Cuma
G: 26/01/2024, Cuma
Yahya Bostan

Bölgede önemli gelişmeler yaşanıyor. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın da söylediği gibi “Gazze’de yaşanan savaş daha büyük bir girdaba” dönüşebilir. Çünkü - Türkiye hariç - bölgesel aktörlerin tümü Gazze’yi stratejik kazanımlarını kolaylaştıracak bir basamak olarak görüyor. Agresif politikalara yöneliyor. İran’ın Gazze gerilimini yüzlerce kilometre uzağa, Yemen’e taşıması, Pakistan ve Erbil’i füzelerle hedef alması bununla ilgilidir. İsrail’in Lübnan ve Suriye’nin güneyiyle ilgili hedeflerini güncellemesi,

Bölgede önemli gelişmeler yaşanıyor.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın
da söylediği gibi
“Gazze’de yaşanan savaş daha büyük bir girdaba”
dönüşebilir. Çünkü -
Türkiye hariç
- bölgesel aktörlerin tümü Gazze’yi stratejik kazanımlarını kolaylaştıracak bir basamak olarak görüyor. Agresif politikalara yöneliyor.

İran’ın Gazze gerilimini yüzlerce kilometre uzağa, Yemen’e taşıması, Pakistan ve Erbil’i füzelerle hedef alması bununla ilgilidir. İsrail’in Lübnan ve Suriye’nin güneyiyle ilgili hedeflerini güncellemesi, Suriye’de üst düzey İranlı komutanları hedef alması hakeza öyle. Ruslar bu kapsamda Golan tepeleri civarında boy gösteriyor. ABD’nin bölgeye gönderdiği savaş gemileri ve İran’ın vekil güçlerini Irak ile Suriye’de hedef alması da yine bu perspektiften okunabilir. Birden çok aktörün taşeronu terör örgütü PKK’nın Kuzey Irak’ta askerlerimize yönelik saldırıları da aynı kefededir.


EN SICAK BAŞLIK TERÖR
İran
Cumhurbaşkanı Reisi
bu zor konjonktürde Ankara’daydı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan
, İran’daki terör saldırısı nedeniyle çarşamba gününe ertelenen 8. Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi toplantısı kapsamında Reisi ile bir araya geldi. Masada Gazze, Irak, Suriye, Güney Kafkasya, Pakistan gibi bölgesel konular yer alıyordu. Hepsi bir hayli zor konular..
Bölgesel meselelere Türk-İran yaklaşımı Gazze’de -insani bağlamda- yakın duruyor. Ayrışma Suriye’de başlıyor. Irak’ta derinleşiyor. Güney Kafkasya, Azerbaycan’da uçuruma dönüşüyor.
Ortak çıkar ve tehditler, işbirliği alanları var ama makas kuzeye gittikçe açılıyor
. Yakın zamana kadar Kafkasya ikili ilişkilerdeki en sıcak başlıktı. Görünen o ki yerini terör örgütü PKK’nın Suriye ve Irak’taki varlığına bıraktı.

FİDAN’IN SATIR ARASI MESAJI
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Kuzey Irak’taki terör saldırılarının ardından, geçtiğimiz hafta, TBMM’ye son gelişmelerle ilgili bilgi vermişti. Orada gözden kaçan bir vurgusu oldukça önemliydi.
Terör
örgütü
PKK ile ilişkide olan
ülkeleri
tek tek saydı.
ABD’nin (ve kimi Avrupa ülkelerinin) DEAŞ’la mücadele bahanesiyle örgüte destek verdiğini vurguladı. Rusya’nın Fırat’ın batısında örgüte göz yumduğunu ifade etti. İran’ı
da es geçmedi
. Özetle aktaralım: İran sınırı boyunca silahlı örgüt kampları ve İran içinde PKK uzantıları bulunuyor. Türkiye’de eleman devşirmekte zorlanan PKK, Suriye ve İran üzerinden vasatını genişletmeye yöneliyor.
Türkiye
İran’dan,
Irak’ta PKK’ya, Suriye’de YPG’ye ve
örgütün
İran kanadı PJAK’a karşı ortak mücadele istiyor
. Basın toplantısında
Cumhurbaşkanı Erdoğan da bunun altını kalın bir
şekilde çizdi. Reisi “Türkiye’nin güvenliği bizim güvenliğimizdir” dese de -DEAŞ dışında- ilgili terör örgütlerinin adını anarak herhangi bir bağlayıcı ifade kullanmadı.

IRAK GÜNDEMİ BÜYÜYECEK
Türkiye için terörün ve tehdidin kaynağı Kuzey Irak ve Suriye’dir. İran’ın da bu iki bölge ile ilgili planları vardır.
Bu planlar Türkiye’nin yaklaşımı ve hassasiyetleriyle
çelişmektedir. Önümüzdeki süreçte
bu ayrışmanın derinleşeceği
söylenebilir.
İran, Barzani yönetimiyle anlaşamıyor. Geçtiğimiz hafta bölgede Mossad unsurlarını hedef aldığını iddia ederek Erbil’i füzelerle vurdu. Barzani’ye karşı
Irak’ta -Türkiye’nin de güvenliğini tehdit eden
- üç
ayaklı aksı destekliyor
. Bu aks terör örgütü
PKK, Haşdi Şabi ve Bafel Talabani’nin işbirliğine
dayanıyor. PKK ve Talabani bir yandan ABD’yle bir yandan da İran’la çalışıyor.
Bölgeden yansıyan bilgiler
bu aksın bahar aylarının gelmesiyle Kuzey Irak’ta dengeleri değiştirmek için gerilimi artıracağını
, iç çatışmaların yaşanabileceğini söylüyor. Terör örgütü PKK’nın ve Talabani’nin mevzi kazanacağı her gerilim Ankara’nın güvenliğini tehdit edecektir.

MİT BAŞKANI’NIN BAĞDAT TEMASLARI
Ankara Bağdat’ın güven ve istikrarını önemsiyor. Bu kapsamda iki ülke arasında kazankazan esasına dayanan güçlü bir diyalog oluştu.
Kalkınma Yolu Projesi
(özünde bir güvenlik planıdır) bu diyaloğun bir ürünü. 19 Aralık’ta Ankara’da
Türkiye- Irak Güvenlik Zirvesi
düzenlenmişti. Irak,
o zirveden sonra PKK’yı ilk kez terör örgütü olarak tanımlamıştı
. Daha sonra Kuzey Irak’ta terör saldırıları düzenlendi. Ankara sadece terör örgütünü değil Bafel Talabani’yi de mercek altına aldı. Net uyarıda bulundu. (Not: Talabani uyarılara kulak asmıyor. Suriye’nin kuzeyinde terör örgütüne ait enerji altyapısı SİHA’larla vurulmuştu. Bafel Talabani
terör
örgütünün
enerji ihtiyaçlarını karşılamak için PKK ile görüşmeler yapıyor.)
MİT Başkanı İbrahim Kalın
, geçtiğimiz günlerde Bağdat’a sürpriz bir ziyaret gerçekleştirdi ve
Irak Cumhurbaşkanı Reşid ve Başbakan Sudani
ile görüştü. Bu ziyaretin (ve diğer gelişmelerin) Talabani tarafını tedirgin ettiği görülüyor. Talabani medyası Fidan ve Kalın’ın temasları kapsamında;
Bir
. Ankara’nın, Irak’tan PKK’yı terör örgütü olarak tanıyan bir parlamento kararı istediğini, İki. Irak’taki PKK lokasyonlarının Bağdat’a iletildiğini, bu noktaların Türkiye için açık hedef olduğunun vurgulandığını, Üç. Irak Başbakanı
Sudani’nin Türkiye’nin operasyonlarına karşı
çıkmayacağı yönünde işaret verdiğini -tedirgin ifadelerle- yazıp çiziyor.

Anlaşılan baharla birlikte bölge bir hayli hareketlenecek.

#İran
#Gazze
#Filistin
#İsrail
#Suriye
#Irak
#Türkiye
#Ortadoğu