Gassal: Ölüm üzerine düşünmek

04:0030/12/2024, Pazartesi
G: 30/12/2024, Pazartesi
Turgay Yerlikaya

İnsan deneyimlemediği şeyler hakkında empati yapabilir mi? Empati yapsa bile deneyimin verdiği duygu ve tecrübeyi hissedebilir mi? Hiç kuşkusuz günümüz dünyasının makbul insanı, yaşadığı süre boyunca farklı deneyimler peşinden koşar ve arzuları doğrultusunda bir hayat yaşar. Sınırlı da olsa bilen ve bilmek isteyen insan, deneyimlediği şeyler hakkında sahip olduğu bilgiyle hareket eder ve yaşamını ona göre düzenler. Peki insan deneyimleyemediği ama sonuç olarak muhatap olacağı bir şey hakkında ne


İnsan deneyimlemediği şeyler hakkında empati yapabilir mi? Empati yapsa bile deneyimin verdiği duygu ve tecrübeyi hissedebilir mi? Hiç kuşkusuz günümüz dünyasının makbul insanı, yaşadığı süre boyunca farklı deneyimler peşinden koşar ve arzuları doğrultusunda bir hayat yaşar. Sınırlı da olsa bilen ve bilmek isteyen insan, deneyimlediği şeyler hakkında sahip olduğu bilgiyle hareket eder ve yaşamını ona göre düzenler. Peki insan deneyimleyemediği ama sonuç olarak muhatap olacağı bir şey hakkında ne düşünebilir ve onu nasıl bilebilir?

Son günlerde Gassal dizisi üzerinden hatırladığımız ölüm duygusu bize bu soruları sorduran ve ölüm üzerine düşünmemizi temin eden şey aslında. Anlam yerine gösterinin yeğlendiği ve hiçliğin hakim olduğu bir dünyada, ölüm üzerine düşünmek ne kadar mümkün? Ölümü aklından çıkaran, hiç ölmeyecekmiş gibi hareket eden ve dünyanın telaşına kapılan bizler için, ölüm üzerine düşünmek ve onu bilmeye çalışmak hiç kuşkusuz zorlu bir süreç. Nitekim ağızların tadını bozan ve sıklıkla hatırlanması salık verilen ölüm,
insana acziyetini hatırlatan ve ona kendisinin sonlu bir varlık olduğu hissini veren bir duygu.
Fakat telaş içerisinde olan ve anlam dünyasını yitiren günümüz insanı, tavsiyenin aksine hiç ölmeyecekmiş gibi yaşama arzusunda.

Ölümün Felsefesi
Hem İslam hem Batı felsefesinde bir tema olarak üzerine düşünülen ölüm, Kojeve’nin ifadesiyle, insanın, varlığı en iyi biçimde idrak ettiği yerdir. Var olan ve bir gün öleceğini bilen insan, kendi varlığını en iyi biçimde ölüm üzerinden anlamlandırabilir. Ölüm sonrası ise tam da ölene kadarki yaşamın bir muhasebesi üzerinden ilerler ve ahiret inancına sahip olan bütün dinlerde, dünya hayatı ve insanın yaşadığı süre, ölüm sonrasında muhasebe edilecek bir dönem olarak kabul edilir. Bu sebeple,
insan öleceğini bilir ve ona göre hareket eder ya da etmesi beklenir.
Gassal karakterine can veren Baki’nin (Ahmet Kural) bir olay sonrasında, “ilk defa ölümle yüzleştim, ölmek sorun değil, esas mesele öldükten sonra” ifadeleri üzerinden kristalize olan ölüm sonrası fikri, insanın üzerine düşünmesi gereken bir olgu.

Mizah ve dram unsurlarını mezc eden bu dizi, hem toplumsal hem de felsefi düzeyde çok şey söylemektedir. Ölümden duyulan korku ve endişeyle, ölü yıkayıcısına (Gassal) ilişkin toplumsal ön yargıyı olağanüstü biçimde resmeden dizi, sadece ölüm değil ona ait olan her şeyin insan doğasına yabancı olarak algılandığını da göstermektedir. İzleyiciyi sıkmayan bir akışta ilerleyen bölümler içerisinde metin yazarının muazzam desteği ile daha da kıymetli hale gelen diyaloglar, ölüm duygusunun farklı sosyolojik veçheleri üzerine de düşünmemizi sağlamaktadır.

Kalabalıklar içerisinde yalnız olan insanın ölüm duygusunu hissetmesi de bireysel bir olay olarak aktarılıyor dizide. Bir topluluğun üyesi ve bir rolün icracısı olan bizler, tek bir kişilik bir eylem olan ölüm duygusunu anlamaktan aciziz. Ancak ve ancak bize çok yakın olan birisinin kaybı üzerinden anlamaya çalıştığımız bu duygu, dünyada ne kadar da yalnız olduğumuzu göstermektedir. Bir diyalogda geçtiği gibi, “ölüm tek kişilik bir eylem, ölünce yalnız kalıyor insan” aslında.

Modern insan için hep geç bir şey olarak düşünülen ve geleceği güne kadar paranteze alınan ölüm duygusunun her sekans ve diyalogda mizahın bütün unsurları kullanılarak hatırlatılması, Gassal’i ayrıksı kılan bir durum. Konvansiyonel medyada, aile içi şiddet ve çarpık ilişkilerin yanı sıra reyting kaygısının gereği olarak pornografi ve teşhirin baskın olduğu içeriklerin tartışıldığı bu günlerde, isteğe bağlı bir platform üzerinden kamuoyunun beğenisine sunulan Gassal’in aldığı olumlu tepkiler, bu yöndeki içeriklerin artmasına da vesile olacaktır.


Büyük Randevu:

Nerede Saat Kaçta?

Şairin ifadesiyle büyük bir randevu olan ve saati ile yeri insan tarafından malum olmayan ölüm, aslında hazırlanılması gereken de bir süreç. Dünyayı ahiretin tarlası olarak gören İslam dininin müntesipleri açısından bu hazırlığın ne anlama geldiği ise açık. “Ölmeden önce ölünüz” nasihatine muhatap olan bizler açısından ölümü sıklıkla hatırlamak hiç kuşkusuz nefislere ağır gelen bir durum. Fakat gündelik telaş içerisinde büyük randevunun ne zaman ve nerede olacağı hakkında hiçbir bilgiye sahip olmayan bizler açısından ölüm hakkında düşünmek ve ona hazırlanmak bir zorunluluk. Bizlere bu duygu ve hissi yaşatan Gassal dizisi türünde içeriklerin artması temennisiyle.

#Gassal
#Toplum
#İnsan
#Turgay Yerlikaya