Uğur Mumcu’nun gazetesi!

04:0022/01/2016, Cuma
G: 13/09/2019, Cuma
Tamer Korkmaz

Uğur Mumcu'nun ağabeyi Ceyhan Mumcu diyor ki: “Solcular, Küresel Sermaye'nin hoşuna gidecek laflar ediyor. Küresel Sermaye sömürüyor, bunlar da onlara yaranıyor. Solun düştüğü hale bakın: Cumhuriyet'i ben okumuyorum, Nazlı Ilıcak okuyor!”



*


Yirmi üç yıl önce derin bir suikasta kurban giden Uğur Mumcu'nun yıllarca yazarlığını yaptığı Cumhuriyet gazetesinin günümüzdeki genel yayın yönetmeni Can Dündar casusluk gerekçesiyle Silivri cezaevinde yatıyor.



“Washington Portakalı” Cumhuriyet, Vatana İhanet Medyası'nın bir parçası olarak “konuşlanmış” vaziyette:



Bağımsız Müslüman Türkiye'ye saldırıyor!



“Kan” Dündar'ın Ecnebi Cumhuriyet'i; ABD'ye bağlı Paralel Casusluk Örgütü ile “stratejik ortak” konumunda; PKK terör örgütünün de Can'dan destekçisi!



Can'daş Cumhuriyet'in perde arkasındaki güç odağı İstanbul'daki Baronlar'dır. Yani Komprador Burjuvazi'dir.



İşte bu Baronlar, Küresel Sermaye'nin Türkiye'deki temsilcileridir.



*


Silivri Cezaevi'nin önünde Amerikancı Cumhuriyet'in Can Dündar'ına ve Erdem Gül'üne destek olabilmek için

“Umut Nöbeti”

tutanlar arasında Hüsamettin Cindoruk ile Altan Öymen de vardı!



30 Aralık 2015 tarihli Baronsal Hürriyet gazetesinde yayınlanan fotoğrafta ikiliyi birlikte nöbette iken gösteren enstantane fevkalade manidardır.



Türkiye, söz konusu ikiliyi “birbirine zıt gibi görünen” siyasi partilerde yıllar boyu “rol keserken” izledi!



Şimdilerde Ecnebi Cumhuriyet için aynı kadrajda buluşmaları, aslında bir elmanın iki yarısı olarak “vazife” yaptıklarının da göstergesidir. Bir başka deyişle, bağlı ve bağımlı oldukları “derin güç odağı” aynıdır.



*


Merhum Uğur Mumcu'nun eşi Güldal Mumcu…



Kasım 2012'de yayınlanan “İçimden Geçen Zaman” adlı kitabında Hüsamettin Cindoruk'la ilgili şu satırları yazmıştır:



“Özge'yi alıp içeri odaya götürdüm. Ağlamamasını söyledim. Tekrar salona döndüm. O sırada TBMM Başkanı olan Hüsamettin Cindoruk geldi…



'Başınız sağ olsun.

Zaten bekliyorduk'

dedi.



Zaten bekliyorduk!!!



Soğuk ve sert bir üslupla, eğer bekliyor idiyseler neden tedbir almadıklarını, gereğini yapmadıklarını sordum. Hafif soğuk bir hava esti…” (Sayfa: 20)



*


Cindoruk'un hemen ardından; o dönemde Başbakan olan Süleyman Demirel, Mumcu'ların evine gelmişti…



Güldal Hanım'ın kitabında o ziyaretten de bahsediliyor:



“Bulunacaklar mı yapanlar, diye sordum. Demirel başını kameralara çevirerek 'Şimdi bakın bunlar oluyor. Kennedy'yi bile vurdular. Akıllarına koymasınlar yaparlar dedi. Sadece dinledim…” (Sayfa: 21)



*


O dönemin Cumhurbaşkanı Turgut Özal, 24 Ocak 1993'te Uğur Mumcu'nun vefat haberini aldığı esnada şöyle demiştir:



“Eyvah, hedefte yine ben varım! Plan işliyor. Bunlar bir koyundan iki post istiyor!”



17 Nisan 1993'de hayatını kaybeden Turgut Özal, Türkiye'deki Gladyo'nun (Üst Yapı) hakkında infaz kararı vermesinden sonra “zehirlenerek” öldürülmüştür!



*


Hüsamettin Cindoruk mu, Turgut Özal'ın

“fazla bir

ömrü kalmadığını” Süleyman Demirel'den öğrenmişti!



Süleyman Bey'in bu konuda kendisine söylediklerini “yakın akrabası” gazeteci Emin Çölaşan'la paylaşmıştır.



*


Mumcu Suikastı'nın sonrasında, Süleyman Demirel ve hükümetinin bakanları cinayetin ardındaki

hayali “dinci örgüte”

ve

“İran Parmağı”

na dikkat çekmişlerdi!



Medyanın ezici çoğunluğu da aynı “yanıltıcı” plağı ilk günden itibaren yıllar boyunca çalmıştır!



Böylelikle Uğur Mumcu suikastının arka planındaki Üst Yapı (Baronsal Gladyo) gerçeğinin üzeri ihtimamla örtülmüştür.



*


Suikasttan yedi yıl sonra (6 Mayıs 2000'de) kurmaca

“Umut Operasyonu”

ile…



Mumcu Suikastı, cinayetle uzaktan yakından hiçbir alakası bulunmayan birkaç gencin üzerine “işkenceler yapılmak suretiyle” yıkılmak istenmiştir.



Tümüyle masum bu insanların hayatları taammüden karartılmıştır!


#Turgut Özal
#Umut Operasyonu
#Merhum Uğur
#Küresel Sermaye