CHP’nin seçim bildirgesinde FETÖ ile mücadele diye bir başlık hatta bir cümle dahi yer almıyor. PKK terörüyle mücadele de yok…
Neden? Bir: CHP 7 Şubat 2012’den bu yana FETÖ ile stratejik ortak durumunda!
İki: PKK terör örgütünün siyasi uzantısı HDP, CHP’nin yoldaşı!
*
Kemal Kılıçdaroğlu, Diyarbakır’daki hendeklerde konuşlanan PKK’lı teröristleri “Arkadaşlar” diye tanımlayan bir genel başkan!
“Afrin’in merkezine girilmesini asla doğru bulmuyorum” diye konuşarak YPG/PKK’lı teröristlere arka çıkmış bir “Ana Muhalefet Partisi lideri!”
*
FETÖ ve PKK’nın derin patronu olan ABD için; CHP’nin seçim bildirgesinde aynen şöyle deniliyor:
“ABD ile stratejik ve askeri ilişkilerle sınırlı olmayan kalıcı bir işbirliği yapılacak…”
ABD ile kalıcı işbirliği dedikleri…
Aslında, “ABD’ye teslim olmak, onun bütün taleplerini yerine getirmek” demektir.
Yani? CHP, Türkiye’nin eskisi gibi ABD’nin boyunduruğu altına girmesini istiyor dahası “vaat ediyor!”
Bağımsız Müslüman Türkiye’yi istemiyorlar…
Türkiye’nin geçmişteki gibi ABD’nin gizli sömürgesi olmasının hayalini kuruyorlar: Bunun özlemiyle yanıp tutuşuyorlar!
*
Varsayalım; HDPKK’nın yoldaşı CHP iktidara gelirse…
ABD’nin, Suriye’nin kuzeyinde PKK devleti kurma planına itiraz etmeyecek hatta bütün hücreleriyle destekleyecektir!
*
CHP’nin tam manasıyla “Batılı devletlere kapılandığını” seçim bildirgesinde de görmek mümkündür:
“Türkiye’nin Batılı müttefikleriyle, NATO gibi kuruluşlarla ilişkileri normalleşecek…”
Yani nedir? Batılı devletler ve NATO’nun tüm isteklerini yerine getirecekler!
Batılı devletlerin/NATO’nun, FETÖ ile PKK’yı himaye etmesine selam duracaklar!
Yine, seçim bildirgesinde “Avrupa Birliği ile bozulan ilişkiler onarılacak. Tam üyelik hedefi yeniden tesis edilecek” deniliyor!
AB, bir “Hıristiyan Kulübü”dür…
AB liderlerinin, Vatikan’da Papa’nın önünde “el pençe divan” durduğu görüntüler de hafızalarımızda tazeliğini koruyor.
AB dediğimizde, aslında “Avrupa Terör Birliği”nden söz etmiş oluyoruz: Türkiye’ye saldıran terör örgütlerinin alayını sistematik olarak destekleyen bunlardır!
AB devletlerinin her birinde “Gladio” yapılanması mevcuttur.
“Gladio” dediğimizde ise Haçlı Siyonist Cephesi’nin karargâhı konumundaki Derin ABD işin içindedir, merkezindedir.
İşte bu derin yapıların tamamı “Türkiye’deki baronlarla” yani “Komprador Burjuvazi” ile bağlantılıdır.
Kılıçdaroğlu’nu kasetle CHP’nin başına getiren İstanbul’daki derin baronlardan söz ediyoruz!
Avrupa Birliği’nin lokomotifi Almanya’da, AK Parti’nin seçim organizasyonu yapması yasaklandı…
Buna mukabil, bu ülkede şimdiye kadar Terör Partisi HDP 21, CHP ise 4 seçim toplantısı düzenledi!
Şu Angela Merkel’in Fevkalade Demokratik Almanya’sından bahsediyoruz!
Eh, “şahane çifte standartlar” da AB’nin Kriterleri arasındadır, değil mi?
CHP’nin “bozulan ilişkilerimizi onarmayı” heyecanla vaat ettiği Avrupa Birliği mi; işte budur!
FETÖ’nün stratejik ortağı olan CHP’nin seçim bildirgesinde “OHAL’in kaldırılacağı” da vurgulanıyor…
“20 Temmuz darbesinin izlerinin silineceğinden” söz ediliyor!
FETÖ’nün 15 Temmuz’daki darbe kalkışmasının başarısızlığa uğramasından dolayı büyük bir hayal kırıklığına uğrayan “Benim Adım Kemal”in CHP’si; OHAL uygulamasına atfen 20 Temmuz’a “darbe” diyor!
Bu, ne demektir?
Şayet, CHP iktidara gelirse; 15 Temmuz’da darbe kalkışmasını yapan FETÖ’cüleri “serbest bırakacak, kurtaracaktır!”
*
Ezcümle…
Saadet Partisi’nin “seçim ittifakı” yaptığı CHP, işte budur!
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.