Vanity Fair dergisinde; Michael Wolff’un geçtiğimiz ay çıkan “Kuşatma: Trump Ateş Altında” adlı kitabına dayandırılan enteresan bir haber yer aldı.
Kitaptaki iddiaya göre; Donald Trump’ın damadı Kushner’ın, adı açıklanmayan bir gazeteciye “kayıt dışı” olarak “Cemal Kaşıkçı’nın Usame Bin Laden ile bağlantılı olduğunu” söylediğinden bahsediliyor…
Kushner, söz konusu gazeteciye “Cemal Kaşıkçı, gazeteci mi? Hadi oradan! O, gazeteci olarak kendini maskeleyen bir teröristti!” dediği öne sürülüyor.
Kaşıkçı hakkında böyle düşünen Siyonist Damat Kushner’ın, Suudi gazeteciyi hedef alan derin odağın içinde yer aldığını hesap etmek hiç de zor değildir…
Tam da burada daha evvel bu sütunda çıkan şu satırları hatırlayalım:
Suudi gazeteciyi katletme planını yapan CIA, işbu dehşetengiz cinayeti Suudi Hanedanı’nda konuşlanmış ABD için çalışan İnfaz Timi’ne uygulatmıştı…”
Michael Wolff’un “Ateş ve Öfke: Trump Beyaz Sarayı’nın İç Yüzü” adlı büyük yankı uyandıran (bir önceki) kitabında ise “Trump’ı New York cemiyet hayatından uzun yıllardır tanıyan Henry Kissinger’ın şimdi de Jared Kushner’ı kanatları altına aldığından” bahsediliyordu! (Sayfa: 253)
Bu görüşmeden bir röportajda söz eden eski KGB mensubu Putin, “O ana kadar Kissinger’ın istihbaratta çalıştığını bilmiyordum” diyordu. (Kendi Anlatımıyla Putin; Astana Yayınları/ Sayfa: 80)
Kissinger mı; vaktiyle CIA’in kurduğu Bilderberg toplantılarının gediklisidir. İsviçre’nin Montrö’sündeki son toplantıda da yerini aldı. Bilderberg’in “Türkiye Temsilcisi” Omar Koch da oradaydı.
Bilderberg’in 1994’te Helsinki’deki toplantısına katılmış olan iki ünlü ismi -Omar’ın babası Mr.Simit ile Antonio Guterres’i- bu vesile ile hatırlayalım…
Helsinki’den bir yıl sonra “Portekiz’e Başbakan olan” bu Guterres, 2017’de BM Genel Sekreterliğine getirildi! Devam ediyoruz…
Bu haberlerden birinde “Raporda; CIA’in, Suudi Arabistan’ın politikalarına muhalif bazı kişilerin tehdit altında olduğuna dair dört Batı ülkesini uyardığından” söz ediliyordu! (22 Haziran 2019)
Bu, neyin nesidir?
“BM’nin Kaşıkçı Raporu ile aslında ne yapıldı?” diye de sorabiliriz…
Haydut ABD’nin kontrolündeki BM’nin “malum raporu üzerinden” CIA’in Kaşıkçı Cinayetindeki başat konumu yani katliamı organize ettiği gerçeği, hasıraltı ediliyor.
CIA, sanki “Kaşıkçı suikastı çerçevesinde gerekli uyarıları yapmış” gibi sunuluyor!
Afiyetle yedirebilmek için! Psikolojik Harp, işte böyle bir şeydir!
CIA’e koltuk çıkmak için icra edilen işte bu Optik Çarpıtma; bundan tam otuz yıl önceki bir gizli belgeyi hatırlamamıza neden oldu.
On sene evvel Cumhuriyet gazetesinde çıkan bir haberde sözü edilen “Gizli Belge” mi; dönemin MİT Müsteşarı Teoman Koman’ın, o günlerde henüz çiçeği burnunda bir Başbakan olan Akbulut’a gönderdiği bir Gizli Yazıdır...
Bu gizli yazıda anılan “fail-i meşhur” suikastların tamamı; 1990 yılı içinde gerçekleştirilmişti!
“Cinayetlerin ardında dinci örgütler var” kuyruklu yalanına dayalı yoğun psikolojik harekâtla “kamuoyu oluşturulmuştu! İşbu düzenbazlığın temeli Koman’ın o gizli yazısına dayanıyordu!
12 Temmuz 1991’deki polis baskınında ise -bu defa, Dev Sol’cu 10 tetikçi öldürülüyor; böylece derin zincirdeki tüm izler siliniyordu!
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.