Öyle değil, böyle…

04:0026/04/2019, Cuma
G: 26/04/2019, Cuma
Tamer Korkmaz

“Kılıçdaroğlu’nu o kargaşadan çekip çıkaran, kollayan ve sağ salim evine dönmesini sağlayanların en önünde MHP’nin Çubuk teşkilatı ve orada bulunan MHP Genel Başkan Yardımcısı Mevlüt Karakaya gelmektedir…En başta Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı olmak üzere Kemal Kılıçdaroğlu’nun etrafındakilerin -bir kişi hariç- tamamı bir anda buharlaşıp yok olurken; canını ortaya koyarak olayları yatıştıran ve Kemal Kılıçdaroğlu’nu köyden ayrılana kadar yalnız bırakmayan Sayın Mevlüt Karakaya’dır…”*Türkgün

“Kılıçdaroğlu’nu o kargaşadan çekip çıkaran, kollayan ve sağ salim evine dönmesini sağlayanların en önünde MHP’nin Çubuk teşkilatı ve orada bulunan MHP Genel Başkan Yardımcısı Mevlüt Karakaya gelmektedir…

En başta Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı olmak üzere Kemal Kılıçdaroğlu’nun etrafındakilerin -bir kişi hariç- tamamı bir anda buharlaşıp yok olurken; canını ortaya koyarak olayları yatıştıran ve Kemal Kılıçdaroğlu’nu köyden ayrılana kadar yalnız bırakmayan Sayın Mevlüt Karakaya’dır…”

*

Türkgün Genel Yayın Yönetmeni Orhan Karataş’ın dünkü yazısında yer alan bu mühim satırlar; kamuoyunda taammüden oluşturulmak istenen “algıyı, yanılsamayı” berhava ediyor…

MHP lideri Devlet Bahçeli de, TBMM’deki resepsiyonda “Saldırının yaşandığı meydanda Kemal Kılıçdaroğlu’nun yanında bulunan tek milletvekilinin Mevlüt Karakaya olduğuna” dikkat çekti ve “En azından, ona teşekkür etmesi lazımdı” dedi.

*

İşbu gerçeğe rağmen, ısrarla yapılmak istenilen nedir?

Gayrı-Milli Malum Cephe, Çubuk’taki hadisenin faturasını ısrarla MHP’ye çıkarmaya yelteniyor. Kılıçdaroğlu’na yönelik yumruklu saldırıyı “kabaran milliyetçi duygular” üzerinden izah etmeye çalışıyorlar. Bunlar mı; Terör Partisi HDPKK’ya itina ile koltuk çıkanlardır.

OPTİK “ÇARPITMA”

Birgün’ün dünkü manşetinde “Milli İttifak linçi” denilmişti!

Manşette iki fotoğraf vardı:

İlkinde, Kılıçdaroğlu’nu yumruklayan Osman Sarıgün’ü ziyaret edip ellerini öpen iki kişinin (AK Parti milletvekili aday adayı olmuş birisi ile AK Parti’nin Etimesgut aday adaylarından bir başkası) resmi yer alıyordu…

İkincisinde ise 2007’de Ogün Samast’ın Samsun’da çekilen ve elinde Türk Bayrağı ile poz verdiği malum fotoğraf! Her iki olayda da saldırganın “kahraman” yapıldığından bahisle “Yıllar geçse de hep aynı manzara” deniliyordu!

Alt başlıklardan bir diğeri de “Cumhur İttifakı’nın Oyunu” şeklindeydi. Ezcümle, yumruklu saldırının faturası “Cumhur İttifakı’na çıkarılmıştı!”

Yani?

Avrupa Parlamentosu’nun Türkiye Raportörü olan -PKK Yaltakçısı; Terörist Sevici- Kati Piri’nin yolundan gitmişlerdi!

Kaba kuvvet kullanmasını, şiddete başvurmasını asla kabul etmediğimiz ve kınadığımız saldırganın; bahse konu bazılarınca “kınanması gerekirken, ellerinden öpülmesini” de reddediyoruz, ayıplıyoruz, fevkalade yanlış buluyoruz. Saldırganı “tebrikleri kabul eder” tarzda “ellerinden öpülürken” gösteren o fotoğraf; resimde bu şekilde yer alanların üçü için de “utanç pozu” olarak kayda geçmiştir.

Buna mukabil; Birgün gazetesi, Mevlüt Karakaya ile MHP Çubuk Teşkilatı’nın Kılıçdaroğlu’na kol kanat gerip, siper olduğu gerçeğini yok saydığı gibi bir de üstüne utanmadan MHP’nin bir parçasını oluşturduğu Cumhur İttifakı’na saldırının faturasını çıkarabiliyor! Dahası, yumruklu saldırının “Milli İttifak’ın linçi” olduğu bühtanında bulunabilecek kadar zıvanadan çıkıyorlar!

*

Birgün, Bağımsız Müslüman Türkiye’nin düşmanlarını çok seviyor…

PKK terör örgütünün muhibbidirler ve onun siyasi uzantısı HDPKK’nın destekçisidirler.

15 Temmuz 2016 öncesinde; FETÖ’cülerin “maddi sıkıntı yaşayan” Birgün gazetesi için “yardım kampanyası” başlattığını hatırlıyoruz.

Gayrı-Milli Birgün gazetesi; on iki sene sonrasında bile, 2007’de Paralel Yapı’nın icra ettiği Psikolojik Harekâtı “devam ettirmenin” peşindedir!

Samast’a elinde Türk Bayrağı ile o fotoğrafını çektirten iki polis, FETÖ soruşturması kapsamında açığa alınmıştı. Fotoğrafı servis eden Paralel Ercan Gün ise halen tutukludur. Gün’e işbu talimatı verdiği belirlenen FETÖ’şist Ekrem Dumanlı da halen kaçak vaziyettedir.

“Dink’e suikast düzenlenmesini talimatını bizzat Fetullah’ın verdiği” gerçeğini dile getiren satırları -daha evvel birkaç kez bu sütunda- okumuştunuz…

Ogün Samast’ın o fotoğrafı mı; Hrant Dink Suikastı’nın “milliyetçi duygularla galeyana gelinerek işlendiğine” dair “bir algı, bir yanlış kanaat, bir yanılsama oluşturmak” bir başka deyişle “bu algıyı, kanaati, yanılsamayı kamuoyunun bilinçaltına işlemek, yerleştirmek” içindi!

O vakit; böyle yapılırken, aynı zamanda Dink Suikastı’nın sahne arkasındaki Fetullah Gerçeği’nin üzeri de örtülmüş oldu!

SÖZCÜ DE “MANŞETİYLE” ÖPMÜŞTÜ

Yumrukçu Osman’ı “tebrikleri kabul ederken ve ellerinden öpülürken” gösteren mevzubahis fotoğraf; dünkü Sözcü’nün manşetinde de yer aldı…

Baronsal Sözcü “Kılıçdaroğlu’nu yumruklayan saldırganın elini öptüler: BUNU DA GÖRDÜK” başlığını atmıştı!

Çarşamba günü bu sütunda; Sözcü’nün, dönemin Enerji Bakanı Taner Yıldız’ın şehit cenazesinde yumruklanması (2010) olayındaki tavrından bahsetmiştik: Sözcü, faturayı (Çubuk’taki hadisede olduğu gibi) yine iktidara kesmişti; dahası, AK Partili bakanın yumruklanıp da burnunun kırılmasından dolayı “pek mutlu” olmuştu!

Ezcümle; Çifte Standartçı Sözcü’nün, Yumrukçu Osman’ı ellerinden öpen şu AK Partili iki aday adayından pek bir farkı yoktur! O ikili Osman’ı ziyaret edip ellerinden öperken; Sözcü de Taner Yıldız’ı yumruklayan beden öğretmeninin ellerini bir nevi “manşetinden” öpüvermişti!

#Kemal Kılıçdaroğlu
#Mevlüt Karakaya
#Orhan Karataş
#Birgün
#PKK
#HDP
#FETÖ
#Sözcü