Mister Kemal, bütçe konuşmasında kendisine sataşan AK Partili vekillere “Benim aday olup olamayacağımı size kim söyledi?” diye çıkıştı.Altı pasta oluşan bu gollük fırsatı, Devlet Bahçeli kaçırmadı: “Çok müjdeli bir konuşma oldu. Zillet ittifakının Cumhurbaşkanı adayının Kemal Kılıçdaroğlu olduğu anlaşıldı” dedi!*Buradaki püf noktası, “Adaylığını açık etti” öngörüsünde değil, “Müjde” sözcüğünde saklıdır.Bahçeli “Kılıçdaroğlu aday olacaksa, seçimi kaybedeceği aşikârdır. Eh, bu da hem Cumhur İttifakımız,
Mister Kemal, bütçe konuşmasında kendisine sataşan AK Partili vekillere “Benim aday olup olamayacağımı size kim söyledi?” diye çıkıştı.
Altı pasta oluşan bu gollük fırsatı, Devlet Bahçeli kaçırmadı: “Çok müjdeli bir konuşma oldu. Zillet ittifakının Cumhurbaşkanı adayının Kemal Kılıçdaroğlu olduğu anlaşıldı” dedi!
*
Buradaki püf noktası, “Adaylığını açık etti” öngörüsünde değil, “Müjde” sözcüğünde saklıdır.
Bahçeli “Kılıçdaroğlu aday olacaksa, seçimi kaybedeceği aşikârdır. Eh, bu da hem Cumhur İttifakımız, hem de Türkiye’miz için çok müjdeli bir haberdir” demeye getirdi!
*
Mister Kemal, 2018’deki Cumhurbaşkanlığı seçiminde Zillet İttifakının adayı olmamış ve “Gel bakalım, Muharrem!” demişti!
Seçimi kaybedeceğini bildiği/öngördüğü için, bunun CHP Genel Başkanlığını kaybetmesine yol açacağını da hesaplamıştı.
Kendisi açısından böyle olduğu kadar; vaktiyle onu “Kaset Skandalı” paraşütüyle CHP’nin başına getiren “Komprador Burjuvazi” için de böylesi bir siyasi hesap geçerliydi ki; aday yapılmadı, olmadı.
*
Muhtelif anketler, önümüzdeki seçimde Kılıçdaroğlu’nun Zillet İttifakı’nın adaylığı için “uygun bir isim olmayacağını” belirgin biçimde gösteriyor.
Bununla birlikte: şayet arkasındaki Baronsal Güç Odağı onun adaylığına karar verirse, elbette Mister Kemal “aday” olabilir!
Malum: Kılıçdaroğlu, hakkındaki siyasi kararı dahi kendisi vermiyor, veremiyor.
1994’teki TESEV üyeliği ile turnikeden geçen Kemal Kasetdaroğlu; Kasım 2009’dan (Frankfurt, Kempinski Otel) bu tarafa Kontrollü Kemal’dir!
*
Meclis Genel Kurulu’ndaki sözlerine rağmen; bugünden bakıldığında, Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Cumhurbaşkanı Adaylığı” pek mümkün görünmüyor.
Aday olmadığı takdirde ise önceki gün Bütçe konuşmasında sarf ettiği o cümle, biteviye Mister Kemal’in “kulaklarını çınlatacaktır!”
Peki, ya tutup aday olursa?
İşte o vakit, Bahçeli’nin dediği gibi (şimdiden) “Çok müjdeli bir haber” vermiş demektir!
“VARSAYALIM” KEMAL
Bir an için; Voice of America Mister Kemal’in “aday olduğunu” hatta “seçimi kazandığını” hayal edelim, varsayalım…
O vakit; bu Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin Amerika Birleşik Haydutlar Devleti’nin boyunduruğu altına girmesi için bütün şer kapılarını açacaktır!
Çünkü: Mr.Kemal, Türkiye’deki Amerikancı Komprador Burjuvazi’den ve de ABD’nin Ankara Elçiliğinden talimat alan bir genel başkandır.
*
Doğu Akdeniz, Libya, Kıbrıs, Suriye, Kuzey Irak, Karabağ’dan başlayarak “Türkiye’nin milli menfaatleri birer birer terk edilecek” ve ABD’nin kahrolası planlarıyla uyum sağlanacaktır!
Türkiye Cumhuriyeti’nin bağımsızlığından eser kalmayacaktır!
Böylesi bir felaket tablosuyla paralel olarak…
CHP’nin “Kardeş Partisi” HDPKK faktörüyle birlikte “PKK terörüyle mücadelenin bir kenara bırakılması” ve “FETÖ’cü hainlerin kurtarılması” için Kılıçdaroğlu’nun mesai harcayacağına zerre kuşku yoktur.
*
Doğu Akdeniz’deki AB Korsanlığını savunan; Türkiye için seçmenden değil Siyonist Biden’dan medet uman Mister Kılıçdaroğlu’nun “aslında neci olduğuna ve nerede konuşlandırıldığına” zum yaptık.
Elbette, şunu da unutmayalım:
Bütün bu sıraladığımız “Varsayalım” antetli felaket tablosu; Kılıçdaroğlu değil de bir başkası Zillet İttifakı’nın adayı olup da, seçimi kazanırsa…
O vakit, yine “sahneye konulacaktır!”
“UYUMLU OLALIM” NARKOZU
Seçim kampanyası sırasında, Zillet İttifakı’na “Türkiye’deki iktidarı devirmeyi vaat eden” Joe Biden; 20 Ocak’tan itibaren Oval Ofis’te oturacak.
Hileli Seçilmiş Amerikan Başkanından medet uman İşbirlikçiler; Kemal Baydınoğlu ile veyahut Zillet İttifakı ile sınırlı değil.
Şu sıralar…
Soldan sağa içerideki Batı işbirlikçisi Malum Takım, Ankara’yı Joe Biden’ın lokomotifliğindeki Washington yönetimine “eklemlemek; uyumlu hale getirmek” gayesiyle “derin antrenmanlar” yapıyor!
Köşelerinden yahut ekranlardan “ABD ile uyumlu olmamız gerektiğini” fısıldıyorlar…
“Reel politik” hikâyeleri anlatıyorlar!
*
Aynen onlar gibi; Bülent Arınç ve benzeri siyasilerin de “Ankara’yı Biden’a yönlendirmek için” çabaladıklarını görüyoruz.
Mesela, Mister Arınç “Dış politikamız ABD ile uyumlu olmalı” demişti, geçenlerde…
Azılı düşmanımız ABD ile “uyumlu olmak” mı?
-En hafif tabirle, taviz vermektir!
-Milli menfaatlerimizden vazgeçmektir!
-Dahası “ölümlerden ölüm beğenmek” demektir!
SİNEKKAYDI’YA DEVAM
Kısa süre bir süre önce Cumhurbaşkanlığı YİK üyeliğinden istifa eden Bülent Arınç, “Doğruları savunmaya kararlıyım” demiş!
Yani?
“Sinekkaydı” tıraşa, boş laflara berdevam!
Arınç mı; Manisa’daki FETÖ Operasyonu’nda gözaltına alınan Paraleller için, 15 Kasım 2015 tarihinde “Bu insanlar suç işleyemez” diyordu!
O günlerde de “doğruları savunduğunu” iddia ediyordu, ya!
#Müjde
