Soykırımcı İsrail’in Türkiye’deki “Çanak Anteni” 007 Ertuğrul Özbaydınyahu’nun işbirlikçi paçaları tutuştu! *** Erdoğan’ın “Nasıl Karabağ’a, Libya’ya girdiysek; benzerini onlara da (İsrail’e) yaparız!” demesi üzerine… Güneydeki Sevdiği Siyonist Devlet ile onun Atlantik’in Öbür Ucundaki tandemi olan Birleşik Haydutlar Devleti’ni savunma ihtiyacı hissetti! *** İsrail’e yönelik o sözleri, güya “Bundan bir şey çıkmaz” istasyonuna getirip üstüne de “makaraya alan” satırlar fışkırtırken… Aslında bilinçaltını
Soykırımcı İsrail’in Türkiye’deki “Çanak Anteni” 007 Ertuğrul Özbaydınyahu’nun işbirlikçi paçaları tutuştu!
***
Erdoğan’ın “Nasıl Karabağ’a, Libya’ya girdiysek; benzerini onlara da (İsrail’e) yaparız!” demesi üzerine…
Güneydeki Sevdiği Siyonist Devlet ile onun Atlantik’in Öbür Ucundaki tandemi olan Birleşik Haydutlar Devleti’ni savunma ihtiyacı hissetti!
***
İsrail’e yönelik o sözleri, güya “Bundan bir şey çıkmaz” istasyonuna getirip üstüne de “makaraya alan” satırlar fışkırtırken…
Aslında bilinçaltını dışa vuruyor:
-Kaygı ve korku!
***
Mister Bukalemun’a sorsanız, “Türkiye için kaygılanıyorum” falan diye kıvırtacak da; aslında İsrail’i, ABD’si, Fransa’sı, İngiltere’si, Almanya’sı için endişeleniyor!
Batı putuna tapmak, Batı Cephesi için etki ajanlığı yapmak işte böyle bir şeydir.
İşgalci İsrail’in soykırımını da, İsrail ile ABD ikilisinin soykırım ortaklığını da “dert etmiyor!”
On binlerce masum katledilmiş; onun için ne gam!
***
Bunun Adolf Netanyahu’su, Amerikan Kongresi’nde “Refah’ta hiç sivil öldürmedik” yalanını zerre miskal utanmaksızın sallarken hararetle alkışlandı!
ABD’deki bu “İleri Demokrasi”nin yılmaz savunucusu olan -pişkin mi pişkin- Ertuğrul Özbaydınyahu’nun kılı kıpırdamadı.
Terör Devleti İsrail komandolarının Mavi Marmara gemisindeki katliamında…
Gazetesi, Siyonist katilleri “masummuş gibi” göstermeye yeltenirken; kendisi de Ankara’ya karşı Tel Aviv’in yanında yer almıştı.
Aynen Locaefendi Fetullah’ın yaptığı gibi!
Sarı Kovboy Donald Trump, Bebek Katili Siyonist Adolf ile bir araya geldiğinde aynen şöyle dedi:
“Bizim Netanyahu ile ilişkilerimiz hiçbir zaman kötü olmadı…
Liberal Kamala’nın aksine İsrail’in terörle savaşını kazanma hakkını destekleyeceğim…
Kamala’yı İsrail’i hedef alan açıklamaları yüzünden kınıyorum!”
Adolf Netanyahu’nun paltosundan çıkmış gibi konuşan Donald Trump…
Hızını alamadı ve eşi Yahudi olan Kamala Harris’i bile “Yahudi Düşmanı” ilan etti!
***
Ağustos’ta Demokrat Parti’nin Başkan Adayı olarak ilan edilmesi beklenen Kamala, Adolf Netanyahu ile görüştükten sonra şöyle dedi:
“Gazze’de olanlara sessiz kalmayacağım!”
Kamala’nın sadece bu kadarcık cümlesi bile ona “ateş püskürtülmesine “ yetti.
ABD’de İsrail’e karşı çıkılmasının ihtimali dahi, bunu söyleyeni hedef yapabiliyor.
Kamala’nın, her bir fırsatta “Siyonist’im” diyen Bunak Başkanı Biden soykırımın ortağı sıfatıyla güya ateşkes için uğraşıyormuş gibi yaptı!
***
Riyakârlık onun karakteridir:
İsrail’ine silah göndermeye devam etti ve ediyor.
Yani “Sonuna kadar gidin” kafasında!
***
Siyonistlere “yalakalık” yapan Trump da, “İsrail’in işlerini bitirmesine izin vermeliyiz!” diyor ya…
Ezcümle: Bütün yollar aynı kanlı hesaba, soykırıma çıkıyor!
Biden çekilene kadar, Trump için “Oval Ofis” cepteydi.
***
Özellikle suikastı atlattıktan sonra “Kim tutar beni!” havasına girmişti.
Ancak Ayaklı Mumya Biden “bir şekilde” ikna edildi, çekildi ve…
Onun yerini Kamala aldığında, Demokrat Parti’nin tükenen iddiası geri döndü.
***
Bir anda Biden bagajından kurtuldular; yeni bir heyecanla “Fırsat, bu fırsattır” diye yüklenmeye başladılar.
İşin özü, 5 Kasım için denklem değişti!
***
Trump, suikastın hemen ardından Biden ile olan farkı yüzde 6’ya çıkarmıştı…
Kamala’nın adaylığı, bu farkı kısa sürede ikiye indirdi!
***
Trump’ın karşısında artık “Bunak Başkan Adayı” Uykucu Joe yok!
Her ne kadar pek fit vaziyette olsa da…
-Artık, ta kendisi “En Yaşlı Başkan Adayı” unvanına sahip!
Bu pek elverişli koz gitti; elinde, sadece “suikasttan kurtulan mağdur bir aday” kozu kaldı!
Kamala için “Yüzde 2” kapanmayacak bir fark değil…
Kritik husus ise ABD genelindeki toplam oylarda değil, salıncak eyaletlerde “kimin ne yapacağında” saklıdır.
***
2016’daki Başkanlık seçiminde Hillary Clinton toplamda daha fazla oy almasına rağmen -ABD’deki ikinci seçmene dayalı seçim sistemi sebebiyle- Başkan seçilemedi.
Trump’ı salıncak eyaletlerdeki başarısı Başkan yapmıştı!
Kamala Harris mi; şimdilik “biri hariç” salıncak eyaletlerde az farkla D.J Trump’ın gerisinde…
Seçimlere üç ay var; anlaşılan, bu hamur daha çok su götürecek!
