Pazar akşamı Dağlıca'dan gelen acı haber yüreklerimize ateş düşürdü. PKK'lı teröristlerin kurduğu hain pusuda 16 askerimiz şehit oldu. Bu saldırıya karşılık çok sayıda terörist öldürüldü.
*
24 Temmuz'dan bu yana terör örgütüne yönelik operasyonlarda öldürülen PKK'lıların sayısının “İki bini geçtiğini” ise Cumhurbaşkanı açıkladı.
*
Dağlıca saldırısından bir gün önce Terör Partisi HDP'nin eş genel başkanı Mister Demirtaş, Berlin'de aynen şöyle demişti:
“Halk karşısında bütün ordular çaresizdir…
Tayyip Erdoğan'ın sarayının ordusu ve polisi de yenildiler, yine yenilecekler!”
İşbu sözleri sarf eden Selahattin Demirtaş'ın vatana ihaneti aşikârdır.
Haçlı Siyonist İttifakı'nın piyonudur.
Bağımsız Müslüman Türkiye'ye düşmandır.
Bütün hücreleriyle terörizmi benimsemiştir.
Mister Demirtaş'ın ve başında bulunduğu partinin damardan bağlı olduğu PKK'nın…
Türkiye Cumhuriyeti karşısında, finalde yenilgiye uğrayacağı ise “
” bir akıbettir.
Daima güvendikleri ve sırtlarını dayadıkları ABD, İsrail, Almanya, İngiltere gibi Batılı devletler de “netice itibarıyla” PKK terör örgütünü kurtaramayacaktır!
Batı Kulübü'nün uzun yıllar öncesine dayanan Kürt devleti kurmak suretiyle
; bütün şeytani gayretlerine, bilumum kanlı saldırılarına rağmen “eninde sonunda”
!
*
PKK terör örgütü, DHKP-C terör örgütü ve Paralel terör örgütünün eş zamanlı olarak Türkiye'ye saldırdığı bir süreci yaşıyoruz. Üç örgüt de birbiriyle bağlantılıdır.
Küresel baronlara bağlı Baronsal Gladyo, üçünün de içerideki derin patronudur.
Türkiye'nin on yıl önce elde ettiği
son verilip, Ankara teslim alınarak; eskisi gibi Haçlı Siyonist ittifakına bağlı bir “sömürge devleti” tekrar inşa edilmek isteniyor!
İşte bu amaçla, mevzubahis terör örgütleri bir başka deyişle Derin Kuklacı'nın içerideki kuklaları hep birlikte Yeni Türkiye'ye saldırıyorlar.
İçerideki örgütleri eliyle icra ettikleri, güncellenmiş bir
Haçlı Siyonist Seferi'dir
!
Buna karşılık…
Bağımsız Müslüman Türkiye
'nin on yıldır direnci, dik duruşu, azim ve kararlılığı ortadadır.
Her defasında geri püskürtülmeleri veya “yenilgiden yenilgi beğenir” hale gelmeleri ya da “planladıkları, arzu ettikleri neticeyi bir türlü alamayışları” bundan dolayıdır.
*
Paralel Yapı'nın “Kâinat” İmamı, Neo-Con'cu Wall Street Journal'a yazdığı makalede; terör örgütü DAEŞ'e yüklenirken, PKK terör örgütüne tek laf bile etmedi!
Paralel Casusluk ve Terör Örgütü'nün ağabeyleri ve ablaları, seçim kampanyasında “kapı kapı” dolaşıp…
PKK terör örgütünün “siyasi parti rolünde” oynayan uzantısı HDP için oy istemişlerdi…
ABD ve İsrail'in piyonu Paralel Yapı
, Dağlıca'da askerlerimize alçakça pusu kuran
ile kol koladır!
*
Terör partisi HDP; Dağlıca saldırısından sonra da PKK'yı tek kelime eleştirmedi, örgütü kınamadı…
HDPKK'nın destekçisi Baronsal Hürriyet mi, HDP “sanki saldırıyı kınamış gibi” yayın yaptı!
Bu arada PKK'lı teröristlere gıda malzemesi götüren aracın içinden “HDP'nin Kars Vekili” çıktı!
Ecnebi Hürriyet, haberinde PKK'yı gizleyebilmek; “suçüstü” olan HDP'li vekili kollayabilmek maksadıyla akla karayı seçti!
*
HDP'li İdris Baluken, Dağlıca saldırısından dolayı Cumhurbaşkanı'nı ve AK Parti'yi suçladı! PKK'ya tek menfi laf etmedi, edemedi!
Birkaç gün önce de; başta gelen teröristlerden Murat Karayılan, PKK'nın canına kıydığı çocuktan söz ederken Cumhurbaşkanı'nı “kabahatli” bulmuştu!
*
HDPKK'nın destekçileri Doğan Medyası ile Paralel Medya; Cumhurbaşkanı'nın yeni anayasa kapsamında sarf ettiği “400 vekille” alakalı sözleri…
yaparak…
“Erdoğan: Dağlıca'daki hain saldırıyı değerlendirdi: 400 vekil verilseydi böyle olmazdı” başlığıyla servis etti!
PKK'nın Dağlıca'daki terör saldırısıyla yüreklerimiz yanarken; terör örgütü destekçisi Atlantikçi Medya, akla ziyan bir düzenbazlıkla mevcut gündemi Cumhurbaşkanı aleyhine odaklayabilmenin hesabı içindeydi!