Gözlerini kapar, “vazifesini” yapar!

04:0028/07/2015, Salı
G: 13/09/2019, Cuma
Tamer Korkmaz

PKK ve IŞİD'e anladıkları dilden karşılık veriliyor! Türkiye'nin Kuzey Suriye'de IŞİD'i, Kuzey Irak'ta da PKK kamplarını vurmasının kimleri paniklettiğine dikkat buyurunuz! Bunca zamandır, Ankara'ya IŞİD iftirası atanların; Haçlı Siyonist İttifakı namı hesabına yürüttükleri işbu algı harekâtı, IŞİD mevzileriyle birlikte berhava olunca bir anda “Savaşa Hayır” nidaları yükseldi!Mesela, Amerikan Can'daşı Cumhuriyet gazetesi “Yurtta Savaş, Dünyada Savaş!” manşetini attı. Günlerce IŞİD iftirası atıp

PKK ve IŞİD'e anladıkları dilden karşılık veriliyor! Türkiye'nin Kuzey Suriye'de IŞİD'i, Kuzey Irak'ta da PKK kamplarını vurmasının kimleri paniklettiğine dikkat buyurunuz! Bunca zamandır, Ankara'ya IŞİD iftirası atanların; Haçlı Siyonist İttifakı namı hesabına yürüttükleri işbu algı harekâtı, IŞİD mevzileriyle birlikte berhava olunca bir anda “Savaşa Hayır” nidaları yükseldi!

Mesela, Amerikan Can'daşı Cumhuriyet gazetesi “Yurtta Savaş, Dünyada Savaş!” manşetini attı. Günlerce IŞİD iftirası atıp sonra da IŞİD'in vurulmasından şekva etmek kadar konforlu bir düzenbazlık var mıdır? Bir yandan da, askerimizi polislerimizi şehit eden PKK'nın vurulmasına itiraz eden bir manşetten söz ediyoruz!

*

Hem IŞİD terör örgütünün, hem de PKK terör örgütünün Türk jetlerince vurulmasından dolayı, PKK Terör Örgütü'nün Partisi (HDP) ile Paralel Terör Örgütü fevkalade rahatsızlar!

Türkiye, bir yandan IŞİD ve PKK'ya karşı, eş zamanlı olarak da “Casusluğu Tescilli” Paralel Yapı'ya karşı mücadele veriyor. Üç örgüt de, Haçlı Siyonist İttifakı'nın piyonları olarak sahnededir.

Paralel Yapı ve PKK, vaktiyle Türkiye'deki Gladio'nun inşa ettiği ve son dönemde “kol kola” sahaya sürdüğü iki örgüt olarak Bağımsız Müslüman Türkiye'ye karşı “savaş” yürütüyorlar…

Türkiye'ye ihanet edenlerin “derin patronları” aynıdır.

*

Şanlıurfa Emniyet Müdürü, Ceylanpınar'da şehit edilen iki polisimizin cenaze töreninde konuşurken, PKK ile Paralel Yapı İşbirliği'ne isyan etti. Bu işbirliği mi, Selahattin Demirtaş'ın ABD dönüşünde fitilini ateşlediği Kobani Kalkışması'ndan itibaren gün ışığına çıktı. Diyarbakır'daki “Arka Kapı Siyaseti” ile seçimlerde “ağabeylerin, ablaların” HDP'ye oy istemeleriyle tamamen deşifre oldu.

*

PKK terör örgütünün siyasi maske takmış parçası HDP ile Paralel Suç Örgütü'nün medyası ısrarla Ankara'ya IŞİD iftirası attılar; Suruç'taki “kontra” canlı bomba eyleminden sonra da aynı iftirayı sürdürdüler. Paralel Medya, Türkiye'nin IŞİD'i Suriye sınırımızdan silmeye kararlı hava harekâtına rağmen bu alçakça yalanı pişirmeye devam ediyor!

Yani? Casusluk faaliyetlerinin parçası olarak icra ettikleri bir iftira dizisidir.

Mızrak çuvala sığmıyor: İngilizce Paralel “Gazete”, Türk jetlerinin mevzubahis İŞİD bölgesini yerle bir etmesini birinci sayfasından kasten görmedi!

Onlar görmedi diye, olay yok mu oluyor?

İşte bu gözlerini kapatma refleksi “Eyvah, algı harekâtımız elden gidiyor!” paniğidir! Gazeteci olamayanlar “etki ajanı” sıfatıyla “vazifelerini” yerine getiriyorlar!

Ezcümle; dublajını yaptıkları IŞİD iftiraları, Türkiye'nin sınır ötesi harekâtını müteakip Paralel Medya'nın paçalarından aşağı döküldü, müfterilikleri bir kere daha tescillendi.

*

HDP-PKK-KCK destekçisi Paralel Örgüt'ün ajansı ve haber kanalı da “TSK'nın Kandil'e düzenlediği hava saldırısında iki sivil yaralandı” diye haber yaptı!

Diyarbakır'da polisimiz şehit edildi: Paralel Yapı'nın bir ve iki numaralı sözde “gazeteleri” ilk sayfalarındaki haberlerinde “PKK yaptı” diyemediler!

*

Paralel Yapı'nın Can'dan destekçisi Cumhuriyet gazetesine gelince; onlar da, Şanlıurfa'nın Ceylanpınar ilçesinde şehit edilen iki polisimiz için “şehit” diyemediler! “PKK iki genç polisi evinde infaz etti” diye başlık attılar.

Tam da burada, tashih hatası aramayınız: “Kan” Dündar'ın Cumhuriyet'i İstanbul Adliyesi'nde savcımızı şehit eden DHKP-C teröristleri için “terörist” diyememişti!

Charlie Yürüyüşü'nün ardından birinci sayfasından “Haç Çıkaran!” Cumhuriyet gazetesinin “Kan” Dündar'ı; Suruç'taki canlı bomba terörizminden sonra gazetesindeki başyazısına “Besle kargayı…” başlığını atarak Ankara'yı bir kere daha IŞİD'i beslemekle suçladı!

Aynı iftirayı, Türkmenlere yardım götüren TIR'lar olayında da atan ve neticede rezil olan “Kan” Dündar, Türkiye'ye ihanet etmeye artı CIA ile MOSSAD'a selam durmaya devam ediyor!

Bunun adı, ne midir? Gazetecilik maskesi takmış, bir nevi casusluk faaliyetidir!

*

PKK ve DHKP-C destekçisi Cumhuriyet'in “can yoldaşı” Paralel Medya'dır. O medyayı yöneten 'ABD-İsrail Yandaşı' şu “iliştirilmiş” şahıs mı, dün de “Ektiğinizi biçiyorsunuz!” başlığıyla Ankara'ya IŞİD iftirası atmayı sürdürdü.

Zamanında; ABD'nin gayrı meşru Irak işgalinden sonra düştüğü berbat durumu anlatmaya yarayan “ABD Irak'ta ektiğini biçiyor” saptamasına dahi tahammül edemeyip, defalarca doğrulanmış olan bu tespite karşı “sansürle” saldıran Amerikan İşbirlikçisi'nin gözleri, IŞİD'i/El Kaide'yi CIA'in kurduğu gerçeğine de sımsıkı kapalıdır! Yani? Gözlerini kapar; “vazifesini” yapar!

CIA eski ajanı Edward Snowden'ın “IŞİD'i 2002'de inşa eden ve besleyenlerin CIA, MOSSAD ve MI6 olduğuna yönelik” ifşaatını kasten görmezden geldiği için de; “ABD, Irak'ta ektiğini biçiyor” yollu bir başlık atmaz! Onun yerine ne yapar? “ABD ve İsrail'in menfaati doğrultusunda” Türkiye'ye iftira atmaya devam eder!
#Cumhuriyet gazetesi
#AKP-IŞİD
#Edward Snowden