Merhum Uğur Mumcu’nun ağabeyi Ceyhan Mumcu, CHP’nin “çok parçalı yapısını” şöyle tarif ediyor: 1) Ayağa kalkmayanlar... 2) Ayağa kalkıp alkışlamayanlar... 3)Ayağa kalktığı halde Cumhurbaşkanı giderken alkışlamayanlar... 4) Ayağa kalkmamak için Genel Kurul’a katılmayanlar... 5) Ayağa kalkmayanları eleştiren ayağa kalkanlar... 6) Ayağa kalkanların hedefindeki hiç gelmeyenler! *** Ceyhan Bey’in Aydınlık gazetesinde yaptığı bu “cuk oturan” tarif... -Siyasi mizah açısından da rakipsiz! OLAĞAN TANIMLAMA
Merhum Uğur Mumcu’nun ağabeyi Ceyhan Mumcu, CHP’nin “çok parçalı yapısını” şöyle tarif ediyor:
1) Ayağa kalkmayanlar...
2) Ayağa kalkıp alkışlamayanlar...
3)Ayağa kalktığı halde Cumhurbaşkanı giderken alkışlamayanlar...
4) Ayağa kalkmamak için Genel Kurul’a katılmayanlar...
5) Ayağa kalkmayanları eleştiren ayağa kalkanlar...
6) Ayağa kalkanların hedefindeki hiç gelmeyenler!
***
Ceyhan Bey’in Aydınlık gazetesinde yaptığı bu “cuk oturan” tarif...
-Siyasi mizah açısından da rakipsiz!
CHP’deki hizipleşmenin -bu sütunun lisanıyla- rutin tarifini de hatırlayalım:
1) Hususi Bey’ciler...
2) İmamson Efendi’ciler...
3) Bay Kemalciler...
4) Mansur Yavaş’ı destekleyenler.
Hizipler, CHP’nin alamet-i farikasıdır.
On yıllar boyunca böyle geldi, böyle gidiyor.
***
İsimler değişse de hiç bitmiyor...
Hiçbir zaman bitmeyeceği anlaşılıyor!
CHP’den tamamen dışlananlar veya yok sayılanlar ise partiyi “Ümitsiz Bir Vaka” olarak görüyorlar.
Onların Kara Mizah’ın kanununu adeta yeniden yazarak geçenlerde yaptıkları muzip kontra atağı da not edelim:
“-Türkiye’nin Sosyal Demokrat Kedisi Şero’nun ölümüyle birlikte, CHP’deki son CHP’liyi de kaybettik!”
CHP’de aynen hizipler gibi...
Ayak oyunları da, kumpaslar da hiç bitmiyor.
***
Son olarak, Özgür Hususi’nin başına geldi...
Hususi Bey, atılan bir iftira ile “kontrol altına alınmak” istendi!
Haliyle...
Deniz Baykal’a on dört yıl evvel FETÖ eliyle yapılan kaset kumpası...
Muharrem İnce’ye ise geçen yıl seçim sürecinde fabrikasyon bir görüntüyle yapılan kumpas...
-Bir kez daha, akıllara geldi!
İlkinde, merhum Deniz Baykal tasfiye edilmişti; ikinci olayda da Muharrem İnce devre dışı kaldı.
Bu kirli yöntem, her defasında sahne alıyor.
Özgür Hususi’ye yönelik operasyonun fitilini ateşleyen kurmaca/mizansen haberi kaleme alan şahsın...
CHP’nin bir ilçe teşkilatında üyeliğinin bulunduğu ortaya çıktı.
***
Bu da, işaret parmaklarının parti içi mücadeledeki Olağan Şüpheliler›e yönelmesine yol açtı.
Yani?
Bay Kılıçdarson ile İmamson Efendi’nin karargahları işaretlendi!
Hususi Bey’e yönelik malum kumpas, mevcut süreçte “hangisinin daha çok işine geliyor?”
***
Ekrem İmamson, istinaftan “aleyhine çıkacak bir karar” bekliyor!
Karar, beklediği/beklendiği gibi olursa, Yargıtay aşamasına geçilecek.
***
Saraçhane Cephesi, siyaset yasağı işte bu denli yaklaştığında...
Yargıtay’ın nihai kararını beklemeden...
İmamson Efendi’nin CHP’nin başına geçmesinin, olası yasağa karşı esaslı ve işe yarar bir “kontra atak” olacağını hesaplıyor!
***
O vakit, Hususi Bey’in genel başkanlığı ne olacak?
Siyasi Eczacı Özgür’den “emaneti geri vermesi” istenecek!
Peki, Hususi Bey buna razı olur mu?
Bunun, bugünden kesin bir cevabı yok!
***
Ancak, unutulmamalı ki...
CHP’deki operasyonel güç, sırtını ta en başından beri Komprador Sermaye’ye dayayan İmamson Efendi’nin elinde!
***
Ezcümle...
Özgür Hususi Bey›e yönelik kumpasın hangi karargahtan gelmiş olabileceği hususuna...
İşbu zaviyeden bakmak, daha isabetli görünüyor!
Malum kumpasın, o kirli yayının, atılan iftiranın asıl mağduru ise...
Kanser tedavisi gördüğünü açıklayan Manisa Şehzadeler Belediye Başkanı Gülşah Hanım’dır.
-Kendisine acil şifalar diliyoruz.
