“Eski CIA Başkanı James Woolsey tanıdığım biri, benim arkadaşım; bunda bir şey yok ki!
Onunla kaç kere görüştüm, yemek yedim, misafiri oldum…”
***
SBK Holding’in sahibi firari Sezgin Baran Korkmaz, Fatih Altaylı’nın Youtube kanalındaki röportajda söyledi, bunları!
***
Altaylı SBK’ya “Woolsey ile nasıl tanıştığını” sorduğunda ise şu enteresan cevabı aldı:
“Anlatayım, siz de gülün…
James Woolsey, Galatasaray’ın Florya’daki tesislerini ziyarete gitmişti…
Kendisiyle orada tanıştım!”
***
Geçmişte G.S Kulübü’nde yöneticilik yapan Mösyö Altaylı’nın yüzünü -yaşadığı şaşkınlığı müteakip- acımtırak bir gülümseme kapladı.
James Woolsey ile eşi Nancy’nin Metin Oktay Tesisleri’ni ziyaretiyle ilgili bir fotoğraf paylaşılmıştı.
Dönemin Galatasaray Başkan Yardımcısı Abdürrahim Albayrak’ın misafirlerle yakından ilgilendiği de not düşülmüştü.
Takvimimizi, Woolsey’nin Florya’yı ziyaret ettiği tarihten bir ay kadar geriye sardığımızda iki sarsıcı hadise ile karşılaşıyoruz!
4 Nisan 2015’te, Fenerbahçe takım otobüsü kurşunlandı…
Tetikçisi halen daha “faili meçhul” kalan bu saldırının perde arkasında FETÖ’nün yer aldığı ortaya çıktı.
***
31 Mart 2015’te İstanbul Adalet Sarayı’nda rehin alınan Savcı Mehmet Selim Kiraz…
-DHKP-C’li hainlerce şehit edildi.
Aynı gün, Türkiye çapında yaşanan dokuz saatlik elektrik kesintisinin aslında bir “sabotaj” olduğu ise sonradan anlaşıldı.
Her iki hadisenin de organizatörü FETÖ idi.
***
Dikkat buyurunuz…
Tüm bu saldırılar, 7 Haziran 2015’teki genel seçimlerden haftalar öncesinde yapılmıştı.
***
O dönemde, “Büyükbaba” kod adlı eski CIA Başkanı, Türkiye’de ne arıyordu?
-Tatile mi gelmişti; yoksa mevzu fevkalade derin miydi?
CIA’in eski başkanı Woolsey, 15 Temmuz 2016’daki FETÖ darbe teşebbüsünden saatler sonra CNN International’a konuşmuş; darbeyi “taktik başarısızlık” olarak nitelendirmişti.
***
O yayında, “uzman” sıfatıyla çok ilginç bir detayı izleyicilerle paylaşan Woolsey, 2015’in altı ayını Türkiye’de geçirdiğini söylüyordu!
FETÖ’nün askeri darbeye hazırlandığı bir dönemde, CIA’in eski başkanı Türkiye’de ne arıyordu; ne haltlar karıştırmıştı?
CIA’in kullanışlı elemanı Paralel Emre Uslu, Twitter’da kendisine Türkiye’ye dönüş tarihini soranlara “Temmuz 2016’da!” diyordu.
***
Uslanmaz Emre’nin ilk işvereni WINEP’ti.
Emre ajanı, İslam düşmanlığıyla öne çıkmış bir kuruluş olan işbu ‘Washington Yakın Doğu Araştırmaları Enstitüsü’nde ilk stajını yapmıştı.
WINEP, ABD ile İsrail’in Ortadoğu’daki girişimlerine, operasyonlarına fikri ve siyasi taban oluşturmak amacıyla kurulmuştu.
***
SBK’nın “yakın arkadaşı” James Woolsey mi; WINEP’in danışmanları arasındaydı!
ABD’nin eski Başkanı Bill Clinton’ın Beyaz Saray’daki birinci döneminde, ilk iki yıl boyunca (1993-1995) CIA Başkanı idi, Woolsey…
Senelerce sonra, Trump’ın 2016’daki seçim kampanyasında “Üst Düzey Danışman” sıfatıyla yer almıştı.
Bir eski CIA Başkanı, “2015 yılının altı ayını Türkiye’de geçirdiğini” söylüyordu, ya…
Biz de buradan hareketle...
“James Woolsey, örneğin, Papaz maskeli CIA ajanı Brunson ile bir araya gelmiş midir?”
***
Türkiye’deki soldan sağa Amerikancı etki ajanlarının…
CIA ajanı olduğu gerçeğini ısrarla “yok saymaya” yeltendiği Andrew Craig Brunson, FETÖ’nün 15 Temmuz’daki darbe girişiminde sahadaydı!
Bu bir nevi “cevabı üzerinde” sualimizden dört hafta kadar sonra, ne mi olmuştu?
James Woolsey’nin başında bulunduğu bir Amerikan heyeti; İzmir’e gelmiş ve o sırada ev hapsinde tutulan Ajan Brunson’ı ziyaret etmişti!
***
Dönemin ABD Başkanı Trump’ın en büyük para bağışçılarından iş insanı Tommy Hicks ile Katolik Keşiş James McCurry…
Eski CIA Direktörü Woolsey ile birlikte…
Sözde papaz, CIA ajanı Brunson’ın serbest bırakılması için devreye girmişlerdi!
***
Derin heyeti uçağıyla Türkiye’ye getiren, onlara eşlik eden ve de ağırlayan kimdi, peki?
El Cevap:
-Woolsey’nin “enseye tokat” arkadaşı SBK!
Brunson, 12 Ekim (2018) günü tahliye edildi ve apar topar ABD’ye götürüldü; Başkan Trump tarafından Beyaz Saray’daki Show’da ağırlandı!
***
Brunson’ın serbest bırakıldığına dair haber; ekranlarda “Son Dakika” olarak verildiği sırada, “007’nin Avukatı” medyaya konuşuyordu.
***
Onun hemen arkasında, siyah gözlüklü bir şahıs, Brunson’ın serbest bırakılmasından “very happy!” vaziyette görülüyordu.
O vakitler, kimsenin dikkatini çekmeyen bu kişi, Mister SBK’dan başkası değildi!
