“Çekildiğimiz hiçbir toprak parçasında, hiçbir coğrafyada huzur yoktur, umut yoktur, adalet yoktur, barış yoktur, saadet ve selamet yoktur. Ahımızı alanlar, bu dünyada gün yüzü görmemişlerdir. İlelebet göremeyeceklerdir.Bu nedenle, Paris’te yüzüncü yıldönümü anılan ve infazımızın ilanı demek olan malum ateşkes anlaşması bizim ayaklarımızın altındadır. Hiçbir ahlaki, vicdani ve manevi hüküm ihtiva etmiyor…”*Bu çarpıcı sözler, Devlet Bahçeli’ye ait: MHP lideri partisinin Salı günkü TBMM Grup toplantısında
“Çekildiğimiz hiçbir toprak parçasında, hiçbir coğrafyada huzur yoktur, umut yoktur, adalet yoktur, barış yoktur, saadet ve selamet yoktur. Ahımızı alanlar, bu dünyada gün yüzü görmemişlerdir. İlelebet göremeyeceklerdir.
Bu nedenle, Paris’te yüzüncü yıldönümü anılan ve infazımızın ilanı demek olan malum ateşkes anlaşması bizim ayaklarımızın altındadır. Hiçbir ahlaki, vicdani ve manevi hüküm ihtiva etmiyor…”
*
Bu çarpıcı sözler, Devlet Bahçeli’ye ait: MHP lideri partisinin Salı günkü TBMM Grup toplantısında yaptığı konuşmada; Birinci Dünya Harbi’nin “henüz bitmediğine” dikkat çekti!
Birinci Dünya Savaşı’nın mirasına konan Sömürgeci Devletler’in ikiyüzlülüğünü, düzenbazlığını…
“Bize hangi barıştan ve demokrasiden, hangi insanlık veya huzurdan bahsediyorlar? Savaşın kanlı sayfası halen daha açıktır. Olan biten sadece çatışmaların, çekişmelerin bünye değiştirmesinden ibarettir…” diyerek resmetti!
“Macron, Merkel ve diğer batılı liderlerin yüzüncü yıl kapsamındaki sözlerinin hiçbir inandırıcılığı olmadığını” da işaretledi!
Mesela, Kahpe Macron’un “Barışsever!” Fransa’sının 1910’ların ortalarından itibaren Ortadoğu’da ne işi vardı? Özelde, 1920’de Çukurova’da ne arıyordu, ne yapıyordu!
NETANYAHU’NUN O SÖZLERİ
İsrail, bir kez daha Gazze halkına bomba yağdırdı ve altı Filistinli şehit oldu. Başta Haydut ABD olmak üzere batılı devletler, Terör Devleti İsrail’in sırtını sıvazlamayı sürdürüyorlar.
Masum Filistinlileri katletmeye devam eden İsrail’in Kahpe Başbakanı Netanyahu, Birinci Dünya Savaşı’nın sona erdiği günün yıldönümü münasebetiyle Paris’te bir konferansa katıldı ve orada “Osmanlı’nın çöküşünün, Siyonizm’in ve İsrail devletinin yolunu açtığını” söyledi!
Eh, “Ağzındaki baklayı çıkardı” da, denilebilir…
İbretlik bir itiraftır aynı zamanda: Bir nevi “Katilden al haberi!” vaziyeti mevzubahistir!
Birinci Dünya Savaşı’nda Osmanlı’nın Filistin’i kaybetmesi sonrasında, bölge İngiltere’nin egemenliğine girmiş ve giderek Yahudilerin etkinliği artmıştı. Böylece 1948’te İsrail’in kurulmasına yol açan süreç başlamıştı…
SİYONİZM VE TÜRKİYE
Tam da burada; Siyonizm’in kurucusu olan Theodor Herzl’ın İkinci Abdülhamit tarafından “refüze edildiği” bildik hadiseyi hatırlatalım ve bu vesileyle Doçent Yaşar Kutluay’ın Aralık 1969’da hayatına mal olan “kitabı” bir kere daha okuyalım!
Uzun yılların ardından “Siyonizm ve Türkiye” adıyla neşredilen (Bilge Karınca Yayınları, 2010) kitap; Herzl’ın Yaşar Kutluay tarafından yorumlanmış anılarını içeriyor!
*
27 Nisan 1909 tarihinde İkinci Abdülhamit’e “tahttan indirildiğini” tebliğ eden dört kişiden birisi olan Emanuel Carasso (Karasu) adlı Yahudi tüccardı: Selanik’teki mason locası Macedonia Risorta’nın kurucusundan söz ediyoruz!
Türkiye’deki laikçi çevrelerin neden on yıllardır İkinci Abdülhamit’e saldırdıklarını görmek hiç de zor değildir!
ABD’deki en etkili Yahudi örgütlerden olan JINSA’nın 1999’da “Kahraman” diye tanımladıkları “İsrail Muhibbi” Çevik Bir’e “özel ödül” verdiğini unutmak mümkün mü?
O törende “Eğer Türkiye bugün laik ve istikrarlı bir ülke ise, bunu Çevik Bir ile bir kaç arkadaşının vizyonuna borçludur” diye konuşan da JINSA’nın Danışma Kurulu Başkanı idi!
TEL AVİV’DEKİ “NUR” ADLI MASON LOCASI
15 Temmuz darbe girişiminin önde gelen ismi Akın Öztürk; İsrail’de askeri ateşe olarak görev yaptığı 1996-1998 yıllarında (yani 28 Şubat sürecinde) Tel Aviv’deki Nur Locası’na kaydolmuştur…
Katilin önde gideni Şimon Peres’in cenaze töreninin yapıldığı günün (30 Eylül 2016) gecesinde toplanan “Nur Locası” mensuplarının gündeminde; FETÖ’nün darbecisi Akın Öztürk’ün “serbest bıraktırılmasını sağlamak” vardı!
O mason mahfilindeki toplantıya Türkiye’den katılan tanınmış diplomatın; halen daha “mühim bir dış görevde” devam ediyor olması enteresandır!
FİKRİ TAKİP: AMERİKA BİRLEŞİK YALANLARI
Dünkü gazetelerin bazılarında; “Amerikalı Üst Düzey Bir Yetkili”nin yalana, düzenbazlığa dayalı sözleri dikkat çekiyordu…
-Psikolojik Harp kapsamında sahne almıştı!
Sam Amca’sının Hürriyet’i işbu algı harekâtında her zamanki gibi en ön saftaydı:
İç sayfa manşetinden “Amerikalı Yetkiliden Önemli Mesajlar: 3 PKK’lının Başına Ödül Ciddi Bir Adım” başlığı ile Washington’ın “gözbağcılığına, sahtekârlığına” çanak tutuyorlardı!
Düzenbaz Amerikalı’nın açıklamaları, Sözcü’de de iç sayfa manşetiydi ve orada da “YPG ile ilişkimiz geçici ve taktiksel” başlığı dikkat çekiyordu!
Yani?
Bu aşağılık yalan, şimdi de Üst Düzey Amerikalı’nın ağzından Türkiye’deki kamuoyunu narkozlamak gayesiyle tekrarlanıyor…
Suriye’nin kuzeyinde bir PKK devleti kurmak isteyen Haydut ABD; bir yandan YPG-PKK’lı teröristlerine hendek kazdırmaya devam ediyor, diğer taraftan işte bu şekildeki algı harekâtı ile de Türkiye’yi “oyalamayı” sürdürüyor!
#İSrail
#ABD
#Siyonizm
