ABD’nin Ankara Büyükelçisi Jeff Flake, geçen hafta Beştepe’de Erdoğan’a güven mektubunu sunarak resmen görevine başladı.
Ankara’ya geldiğinde kebapçıya gidip “şirin görünme” ayaklarına yatmıştı, hani…
*
Birleşik Haydutlar Devleti’nin Büyükelçileri, yıllardır -resmigeçit yapar gibi- Ankara’ya gelir gider…
Ancak biri var ki, o hiç gitmez; hep yerinde kalır…
-İçeriden bir “Büyükelçi” gibidir…
Köşesinde gitarını “Batı’sının, Amerika’sının çıkarları için” tıngırdatır…
ABD’nin Ankara’daki Daimi Temsilcisinden hatta Büyükelçisinden farksızdır!
*
Amiral (Battı) Gemisi’ndeki şu “bir nevi diplomat” Sedat Ergin’den bahsediyorum.
*
Kendisi “Gölge CIA” diye anılan Stratfor’un 323 plakalı elemanıdır!
Mister Ergin, epeyce bir süredir Türkiye’nin geleneksel dış politikaya dönmesinin hayaliyle yaşıyor.
“Geleneksel diplomasiye dönelim” demek mi?
Aslında “Batılı-Amerikancı politikalarla hep uyum içinde olalım. Onlara karşı çıkmayalım, taleplerini itina ile yerine getirelim” demektir!
Bir başka deyişle…
“Bizi hedef aldıklarında, sesimizi çıkarmayıp kabullenelim. Zinhar hakkımızı aramayalım” manasına gelir!
Türkiye’nin ABD’den bağımsızlaşma süreci, içerideki Sedat Ergin’giller Familyasını acayip rahatsız ediyor.
Ankara’nın Batı Kulübünün yörüngesinden çıkmış olmasından dolayı, muazzam bir hayal kırıklığı yaşıyorlar.
Türkiye’mizin ABD’nin “Gizli Sömürgesi” olduğu o upuzun yıllar, geçmişte kaldı…
Bu hakikat, 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminin berhava edilmesiyle perçinlendi.
Son altı senede ise kemikleşti.
*
15 Temmuz’da piyonu FETÖ’sünün eliyle Türkiye’de demokrasiyi rafa kaldırmak isteyen Haydut Devlet ABD…
Bu yaptığının hesabını vermek yerine, ikide bir Türkiye’ye “demokrasi” hikâyesi anlatıyor!
Keza…
İçerideki iliştirilmişleri, işbirlikçileri, plakalı elemanları da aynı Amerikan tıraşını yapıyorlar.
“Daimi Amerikan Büyükelçisi” Sedat Ergin, “Batı’dan uzaklaşma yönelişi Türkiye’yi nereye götürür?” sualiyle feveran etmeyi sürdürüyor.
“Metropoll” kamuoyu araştırma şirketinin anketinden çıkan sonuçlar, onun endişelerini zıplatmış vaziyette…
Mesela…
“Türkiye’de Rusya ve de Çin ile ilişkilerin geliştirilmesine öncelik verilmesini savunanlar” ilk kez AB ve ABD seçeneğini tercih edenlerin önüne geçmiş!
*
“-Eyvah ki, eyvah: Nasıl bir felakettir bu!
-Batı’dan kopuyoruz: Başımıza taş yağacak desenize!”
*
Durun, daha “felaket neticeler!” bitmedi:
Aynı araştırmada “ABD’yi düşman olarak algılayanların oranı Yüzde 41’e çıkmış…”
-Yapmayın: Mister Kafadan Pulitzergin’e inme inecek neredeyse!
Yahu, ABD’nin Türkiye’mize bunca yıldır yaptığı sistematik düşmanlığı hesaba katarsak; şu “Yüzde 41” çok az kalır!
Hem…
Türkiye’mizin, Rusya ve Çin’le ilişkilerini geliştirmesi; İçimizdeki Amerikancılara neden batıyor ki?
*
Türkiye’nin ABD’nin yörüngesinden çıktığı doğrudur ve bu fevkalade güzel bir gelişmedir.
Amma velakin…
Bu durum, Ankara’nın tutup Moskova’nın veyahut Pekin’in yörüngesine girdiği/gireceği anlamına zinhar gelmiyor.
-Nedir?
-Bağımsız Müslüman Türkiye Cumhuriyeti, sadece kendi eksenindedir!
Mister Ergin “Unutmayalım ki, Türkiye’nin Batı’ya yönelişi, Cumhuriyet’in kuruluşundan itibaren çok temel bir tercihtir” diyerek bu kez de Atatürk üzerinden Ankara’ya salvo yapıyor.
Hal böyleyken: Atatürk’ün “Bağımsızlık benim karakterimdir” cümlesini yok etmesi gerekiyor!
Ama işte bu mümkün değil: Çünkü zurnanın zırt dediği yahut gitarının tellerinin koptuğu yer tam da burasıdır!
007 Ertuğrul Özbaydın’ın Fahri Pulitzer’lisi Sedat Ergin, şu gözbağcılığı da ihmal etmiyor:
“Batı dediğimizde, aynı zamanda evrensel hukuk, demokrasi ve bu değerler üzerinde temellendirilen bir yönetim biçimi ile yine bu değerlerle birlikte yaşama tercihini anlıyoruz.”
*
Batıcı zırvalara karnımız tok, bizim…
Bu sütunda; demokrasinin ABD için sadece illüzyondan ibaret olduğunu sayısız kez yazdık ve birçok örnekle belgeledik…
Demokrasi veya evrensel değerler bahsinde başta ABD olmak üzere Batılı devletlerin asla İyi Hal Kâğıdı yoktur!
*
Sadece 1979’dan bu yana, 12 milyondan fazla Müslümanı taammüden katleden ABD’nin lokomotifliğindeki bir “Batı Cephesi Barbarlığı” yaşandı!
*
ABD’nin kendi içindeki vaziyetine gelirsek…
Masum siyahi vatandaşlarını, hemen her gün kasten öldüren bir Amerikan Devletinden söz ediyoruz…
Silahsız-suçsuz sivillere uyguladıkları kanlı infazlara beyazlar da dâhildir; son örneği birkaç gün önce Nashville kentinde yaşandı!
*
Unutmadan…
Organize bir seçim hilesiyle Siyonist Joe Biden’ı “Başkan” seçtirten de, ABD’nin “İleri Demokrasisidir!”
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.