Tek kanallı televizyonumuzun o ünlü komiserini hatırlıyor musunuz? Pis ve buruşuk pardösüsünü yaz-kış üzerinden çıkartmayan, külüstür arabası ikide bir su kaynatan, elinde tükenmez purosu ve biri cam gibi bakan gözleriyle yerde delil arayan, cinayetleri daha çok mantığıyla çözen Komiser Columbo''yu? Dizinin rejisörünün, Columbo''nun dırdırcı karısı ve kaynanasıyla, o kadar da merak ettiğim halde, bizleri bir türlü tanıştırmadığına hâlâ içerlerim...
Dizi film kahramanı Komiser Columbo, klasik yöntemlerini kullanarak üzerine eğilseydi, eminim, Ahmet Taner Kışlalı cinayetini 24 saat içerisinde sonuca ulaştırırdı. Bombanın yapılış tarzı, konulduğu yer, patlamanın ardından meydana gelen olaylar, ünlü dedektif için yeterli delili sağlardı. "Suçlu fazla uzakta olamaz" mantığı, "Bu işten en fazla kâr eden kim?" sorusuna verilecek cevap ve bir iki akıllı soru daha sonuca ulaşmaya yeterdi...
Özdemir Sabancı cinayeti fâillerinden birinin daha yakalanması, ardından bir yıldır mutlu bir kaçak hayatı yaşayan Erol Evcil''in Mudanya''da keşfedilip kamuoyu önüne sunulması, Kışlalı''ya karşı hâince bir tertibe girişenlerin kötü yakalandığını açığa vuruyor. "Ne alâkası var?" mı dediniz? Columbo, bu iki gelişmeye bakıp kafasını sallar ve dudaklarından tek bir İngilizce sözcük çıkardı: "Smokescrene"... Columbo''nun keskin zekâsı, sihirbazın şapkasından aynı anda iki tavşan birden çıkartmasını, bir önceki numaranın başarısızlıkla sonuçlanmasıyla ilgili ve göz boyamaya yönelik bir zorunluluk olarak değerlendirirdi çünkü...
Kışlalı suikastında kullanılan bombanın özelliği çok ilginç. Öyle ayrıntılı ve karmaşık bir mekanizma kurmuşlar ki, herbiri bir terör örgütüne işaret ediyor. Basınca duyarlı fünye bir örgütü, sigorta gibi konulan cep saati bir başkasını, parça tesirli oluşu bir diğerini, RDX ve C4 plastik patlayıcılar istihbarat örgütü ilişkisini akla getiriyor... Bombayı hazırlayanlar, "Nasılsa hedefi öldürmeyecek" görüşüyle harekete geçtikleri için, eylem sonrasında, düzeneğin bir özelliğini büyütüp suikast ''girişimini'' belli bir kesime yıkabileceklerdi. Columbo''nun iz sürdüğü hemen bütün cinayetlerde hesaba uymayan bir talihsizlik mutlaka görülür; bunda da öyle oldu: Kışlalı hayatını kaybedip dikkatler eylem üzerinde yoğunlaşınca bombanın karmaşık özelliği saklanamadı...
Acaba böyle bir bombayı ülkemizde kim, nasıl bir odak hazırlayabilir?
Uğur Mumcu ve Bahriye Üçok suikastlarında kullanılan malzeme de plastik C-4 maddesiydi. Bu madde sadece Çek Cumhuriyeti''ndeki bir fabrikada üretiliyor ve satıldığı ülkelere zimmetleniyor. Daha da önemli bir özelliği var bu patlayıcının; her ülkeye satılan miktara değişik bir madde katılarak menşei sabitleştiriliyor. C-4 plastik patlayıcı, bomba uzmanları için, birden çok parmak izi bırakan zengin bir kaynak... Hiç kuşkunuz olmasın, Columbo, aldığı numuneden, Kışlalı eyleminde kullanılan plastik patlayıcının son adresini bir çırpıda öğrenirdi.
Diziyi izleyenler bilirler, ölümün soğuk yüzüyle tanışanlar, hep belli bir sınıfın mensuplarıdır Columbo dizisinde; zengin, sosyal çevresi geniş, herkesin imrendiği şöhretli tipler, ayağına bastığı kişiler tarafından, ya da mirasına konma hırsına kapılan yakınlarınca öldürülür. Columbo, sosyete mensuplarının kâtillerini, ceset çöplükte bulunsa bile, kendi muhitleri dışında aramaz. Cenaze törenine mutlaka gider Columbo, uzaktan yüzleri inceler... "Cenaze törenleri kâtili çeker" diye düşünür. Ufacık bir hata, dil sürçmesi, daha önceki ifadesiyle basit bir çelişki, kâtile öldürücü darbeyi indirme fırsatı sağlar Columbo''ya...
Muammer Aksoy''dan başlayan cinayetler zincirindeki görünmez bağları incelerdi Komiser Columbo ilk elde. Hangisinin vücudu ortadan kaldırılmak istenmiş ve neden? Hangisi sadece ölümcül eylem süsü vermek üzere kurgulanmış, hangisi öldürmeyi amaçlamış? Muammer Aksoy ile Uğur Mumcu, Bahriye Üçok ile Ahmet Kışlalı cinayetleri arasındaki amaç birlikteliği daha ilk elde gözüne çarpardı. Bahriye Üçok cinayetinde etrafta bırakılan bol delil ve parmak izlerinin Kışlalı''da da olduğunu hemen fark ederdi. Eylemi planlayanları şıppadanak bulurdu da.
Bir ara televizyonlarımızda çok sayıda dedektif dizisi oynardı, şimdilerde o tür dizilere kanallar rağbet etmiyor. Herhalde gerçek hayatın dizilerdeki kurguyu çok aştığı bir ülke için bunu doğal karşılamamız gerek. Siyasi cinayetler işlenen bir ülkede, kim, kâtili daha ilk karede, oyuncuların adları jenerikte verilmeden ilân edilen Komiser Columbo filmini izlemeye katlanır ki?
Geçenlerde, Show-Tv''de, gece yarısına doğru, devlet içinde yuvalanmış bir çetenin, iz sürerek kapılarına dayanan araştırmacı bir gazeteciyi öldürmek için kullanmaya kalktığı bir tetikçi etrafında geçen bir film gösterildi. Tetikçi genç ve güzel bir kadındı ve gönlünü gazeteciyi öldürmeye yatıramadı. Bu yüzden, kukla tetikçi ile kuklacılar arasındaki mücadeleye tanık olduk film boyunca. Yoo, yerli bir film değildi bu, konu Türkiye''de geçmiyordu; Komiser Columbo''nun vatandaşı olduğu Amerika''daki devlet içine yuvalanmış çete üzerine oturuyordu filmin senaryosu...
Sırf Kışlalı cinayetini aydınlatsın diye, bomba uzmanı olduğu için, bir polis, emniyet genel müdür yardımcısı olarak atandı; Komiser Muhittin''in Komiser Columbo ile ortak özellikleri var mıdır acaba? Yakında öğreniriz...
Merhaba, sitemizde paylaştığınız yorumlar, diğer kullanıcılar için değerli bir kaynak oluşturur. Lütfen diğer kullanıcılara ve farklı görüşlere saygı gösterin. Kaba, saldırgan, aşağılayıcı veya ayrımcı dil kullanmayın.
İlk yorumu siz yapın.
Günün en önemli haberlerini e-posta olarak almak için tıklayın. Buradan üye olun.
Üye olarak Albayrak Medya Grubu sitelerinden elektronik iletişime izin vermiş ve Kullanım Koşullarını ve Gizlilik Pollitikasını kabul etmiş olursunuz.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.