Şam’da ilmî ahval

04:0028/12/2024, Cumartesi
G: 28/12/2024, Cumartesi
Taha Kılınç

Suriye’de sivil halkın siyasal reform talebiyle düzenlediği barışçıl ve silahsız gösterilere rejimin gerçek mermilerle ve şehirleri tanklarla kuşatarak cevap vermeye başladığı 2011’in Ağustos ayında, Suriye Evkâf Bakanlığı “Nûru’ş-Şâm” (Şam’ın Nuru) adlı bir uydu kanalını yayına başlattı. Baas rejimine muhalefeti “dinî naslar” yoluyla durdurmak için kurulan kanalın ilk canlı konuklarından biri, uzun yıllardır özellikle Esed ailesiyle şahsî ilişkileri de derinleşmiş bulunan meşhur âlim Prof. Dr.

Suriye’de sivil halkın siyasal reform talebiyle düzenlediği barışçıl ve silahsız gösterilere rejimin gerçek mermilerle ve şehirleri tanklarla kuşatarak cevap vermeye başladığı 2011’in Ağustos ayında, Suriye Evkâf Bakanlığı “Nûru’ş-Şâm” (Şam’ın Nuru) adlı bir uydu kanalını yayına başlattı. Baas rejimine muhalefeti “dinî naslar” yoluyla durdurmak için kurulan kanalın ilk canlı konuklarından biri, uzun yıllardır özellikle Esed ailesiyle şahsî ilişkileri de derinleşmiş bulunan meşhur âlim Prof. Dr. Muhammed Saîd Ramazan el-Bûtî idi. Bûtî, her zamanki bilinen yaklaşımıyla rejime muhalefeti “fitne” olarak tanımlıyor, idarecilere itaat etmek gerektiğini vurguluyordu.

Sonraki aylarda Suriye ordu birliklerinin sivil halka müdahalesi artık katliam boyutlarına ulaştığında, rejim, ulemâ sınıfında çatlaklar oluşmasın ve böylece kitleleri kontrol kolaylaşsın diye bir adım daha attı: 11 Nisan 2012 günü, “Bilâdüşşâm Âlimler Birliği”nin kuruluşu ilân edildi. Birliğin başkanlığına -tahmin edilebileceği üzere- Prof. Dr. Muhammed Saîd Ramazan el-Bûtî getirilmişti. Suriye’nin yanı sıra Lübnan, Ürdün ve Filistin’den üyeleri de bünyesine dâhil eden birlik, Katar’ın başkenti Doha’da Prof. Dr. Yûsuf el-Karadâvî’nin başkanlığını yaptığı “Dünya Müslüman Âlimler Birliği”nin izdüşümü ve alternatifi olarak tasarlanmıştı. Bûtî böylece kendisinden hiç hoşlanmadığı Karadâvî’ye açıktan rakip olmuştu.

Aynı süreçte, Beşşâr Esed’in en güvendiği adamlardan biri olan Evkâf Bakanı Muhammed Abdussettâr Seyyid de Şam’daki dinî kurumları “ameliyat” masasına yatırmıştı. 1985-2002 arasında Baas rejimi için en kritik bölgelerden Tartûs’ta müftülük yapan ve sadakatini ispatlayan Bakan Seyyid, 2002-2007’deki bakan yardımcılığının ardından koltuğuna oturmuştu. Göreve geldikten sonra yaptığı ilk açıklamalardan birinde “dinî hiyerarşideki anarşiye son vereceğini” belirten Seyyid, kendisinden kısa süre önce Suriye Müftüsü olarak atanan Şeyh Ahmed Bedreddîn el-Hassûn’la kıyasıya bir rekabet içindeydi.

Halk ayaklanmasını fırsat bilen Bakan Seyyid, “Bilâdüşşâm İslâmî İlimler Üniversitesi”nin kurulduğunu duyurdu. Şam’ın üç büyük ve köklü dinî kurumu aynı çatı altında birleştirildi: Meşhur Farfûr ailesinin yönetimindeki Fethu’l-İslâmî Enstitüsü, sabık Suriye Müftüsü Şeyh Ahmed Keftârû’nun kurduğu Ebu’n-Nûr Külliyesi ve Şiî Seyyide Rukiyye Külliyesi. Kararla birlikte, Fethu’l-İslâmî 1956’daki kuruluşundan beri ilk kez Suriye devleti tarafından resmen muhatap alınarak, mezun ve mensuplarına devlet memuru olma yolu açıldı. Şeyh Keftârû döneminde Baas rejiminin gözbebeği konumundaki Ebu’n-Nûr, kararla birlikte tenzil-i rütbeye uğradı. Seyyide Rukiyye Külliyesi ise resmiyete terfi ederek, Şiîliğin Şam’da ve Suriye’nin genelinde yaygınlaştırılması için devlet himayesine kavuştu.

Suriye’de İran ve Hizbullah milisleri eliyle en kanlı katliamlar gerçekleştirilirken, Evkâf Bakanı Muhammed Abdussettâr Seyyid riyasetinde bir ulemâ heyeti, 1 Mart 2018 günü İran’ın başkenti Tahran’da Dinî Lider Âyetullah Ali Hamaney’le bir araya geldi. Rejimin kanatları altındaki kadın cemaati Kubeysiyyât’tan beş temsilcinin de hazır bulunduğu görüşmede dikkat çeken simalar şunlardı: Fethu’l-İslâmî Mütevelli Heyeti Başkanı Şeyh Husâmuddîn Farfûr, Ebu’n-Nûr Külliyesi Mütevelli Heyeti Başkanı Muhammed Şerif Savvâf, Muhammed Tevfîk el Bûtî (babası Saîd Ramazan el-Bûtî, 2013’te Şam’da öldürülmüştü), Şam Müftüsü Adnan Efyûnî (2020’de öldürülecekti)… Şamlı Sünnî ulemâ heyetinin topluca Hamaney’in ayağına gitmesi, İran’ın Suriye’ye tasallutunun ve tahakkümünün de özeti mahiyetindeydi.

Evkâf Bakanı Seyyid ile Suriye Müftüsü Hassûn arasındaki gerilim, 2021’de Seyyid’in zaferiyle sonuçlandı. Beşşâr Esed’in imzasıyla yayınlanan bir kararname, müftülük makamının tamamen ilga edildiğini, onun yerine Bakan Seyyid başkanlığında kurulacak ilmî bir heyetin Suriye’deki dinî hayata nezaret edeceğini belirtiyordu. Söz konusu heyet üyelerinin üçte biri doğrudan İran yönetiminin atayacağı Şiî veya İran yanlısı isimlerden oluşacaktı.

Baas rejimi Suriye’yi sadece siyasî, sosyal veya ekonomik yönden değil, dinî hayat yönüyle de harabeye çevirdi. Rejim yanlısı eski ulemâ ve kurumların yeni dönemle ilgili nasıl pozisyonlar aldığını, gelecek yazıda konuşalım. Zira Suriye’deki değişimle birlikte en büyük sürprizi onlar yaşadı.

#Suriye
#Şam
#Taha Kılınç