En doğrusu sâhada olup bitenlere bakmaktır. Trump, “ABD’nin Sûriye’de 5000 askeri vardı , şimdi ise bu 900’e indi derken” , sâhadan gelen haberler gerçek sayının hızla arttırıldığı ve 2000’i bulduğuna dikkat çekiyordu. Doğrusu bunun en az iki katı veyâ ona yakın bir sayı olduğunu düşünüyorum. Pekiyi ne yapacağız? Trump’ın bulanık ve bâzen de hatâlı ve hâta yaptırıcı beyânatlarına mı inanacağız; değilse sâhadan gelen haberlere mi? Trump mı bize doğruyu söylüyor; acı da olsa CENTCOM’un somut eylemleri mi?
20 Ocakçıların zihinlerindeki senaryo aşağı yukarı bu. İyi de, o ara Filistin-İsrâil savaşı çıktı. Göstere göstere bir soykırım yaşanıyor. İsrâil Ortadoğu’daki haritaları değiştirmekten, yâni savaşı büyütmekten bahsediyor. Lübnan ve Sûriye’de bunun emâreleri var. Trump ve işbaşına getireceği kadroların iflâh olmaz siyonistler olmasını nasıl değerlendirirsiniz? Barış beklerken daha beter gelişmelere şâhit olmayalım?.. Bu sorulara kof bir iyimserlikle cevap veriyorlar. Trump’ın demir bir yumruğu olduğunu , bunu gerekirse Netanyahu’nun da kafasına vurabileceğini iddia ediyorlar. Rusya-Ukrayna savaşının banko biteceğini, İran’ın iyice ezileceğini, bunun mukâbilinde İsrâil’in zaman içinde kabuğuna döndürüleceğini; sâhanın Türkiye ve Arap Ligi tarafından istikrâra kavuşturulacağını iddia eden pek iyimser bir değerlendirme…
Merhaba, sitemizde paylaştığınız yorumlar, diğer kullanıcılar için değerli bir kaynak oluşturur. Lütfen diğer kullanıcılara ve farklı görüşlere saygı gösterin. Kaba, saldırgan, aşağılayıcı veya ayrımcı dil kullanmayın.
Rabbim yâr ve yardımcımız olsun.
Elbette, hocam. Akşamdan sabaha sahnenin değişebileceği, hatta aktörler istese de değiştirebilecekleri bir dünyada değiliz. Ancak kısmi farklardan söz edilebilir. Toplumlar istikrarsızlaştırma yoluyla yönetilebileceği gibi, pekala istikrar üzerine kurulu sermaye birikimiyle de yönetilebilir. Trump'ın işadamı kimliğiyle kısmen ikinci yolun temsilcisi olduğu düşünülebilir. Tabii her sermaye birikimi, Markx'ın deyimiyle, bir ilksel birikim üzerinde kuruluyorsa, birinin yıktığı yeri diğerinin yeniden inşa etmesi gibi birbirini izleyen bir döngü olarak görmek daha doğru olabilir. Bütün bunlara rağmen, cumhuriyetçi-demokrat karşıtlığı kendi başına anlamlı olduğu için değil ama, küresel sermaye dedikleri şeye karşı Amerikan yurttaşları arasında bir kesimin özellikle salgın döneminen başlayarak geliştirdikleri ve örgütledikleri tepki Trump ismi altında ifade bulduğu için bu iktidar değişikliğinde hakiki bir dinamik de var. Durağan, öze dair bir fark değil bu. Ama küreselciler tarafından karantina, aşı yaptırımları, ve daha genel olarak tıbbi dayatmalarla anayasanın çiğnendiğini düşünen anayasa savunucularının bu hükümetten beklentikleri var, ve alamadıkları takdirde dinamik kalmaya devam edecekler. Tabii onların eleştirdikleri şey "küreselciler." Emperyalistler değil! Sınırlar göçmenlere kapatılmalı, ama göçmenleri yerinden eden açık veya örtük emperyalist saldırılara pek kafayı taktıkları yok...
Trump tasviye etmek istediklerince öldürülebilir. İç savaş çıkar. Ya da kağıttan Kaplan derin amerika derin Trump a dönüşür.
Müslümanların dünyaya Osmanlı ile şekil verdikleri zamanlar artık 300 yıl geride kaldı. Artık İslam şekil veren değil şekle sokulan oldu. Dünya nizamına şekil verme gücü 300 yıl boyunca adım adım Osmanlı’dan abd’ye geçti. Bugün dünyaya şekil veren setlerin antiislam bir çizgide şekillenmesi bu sürecin doğal devamıdır. Bin sene sürse de Allah’ın arzına Allah’ın nizamını getirmek Müslümanların vazifesidir. İslam fetih dinidir. O yüzden Müslümanın cihadı ta ki yeryüzü İslam olana dek devam edecektir. Mücadele bittiği yerde tekrar başlamak zorunda. Osmanlı’da. Müslüman Türklerin dünyayı küffara teslim etme hakları yoktur. İslam sancağını düşürdükleri yerden kaldırmak zorundalar. Ancak İslam’ı silmiş, mürted bir devlet olmuş, küffarın İslam’a karşı müttefiği olmuş, küfür anayasasıyla, akla ziyan bir atatürk putperestliğine mahkum olmuş bu Türkiye Cumhuriyeti Devleti, bırakın bir kenara savurduğu İslam sancağını yerden kaldırmayı, bugünki haliyle sancak kaldırmak gibi bir şey lügatında bile yok. Abd demokrasi gafletiyle yenilmez, hilafet ve şeriat ile yenilir. O yüzden Müslüman Türklerin ilk işi küfür anayasasını ortadan kaldırmaktır. Hamdolsun, işimiz zor olsada, Allah’ın bize sonra vereceği kolaylığı ümit edebilmek bile ne büyük bir mükâfattır.
Teşekkürler
Günün en önemli haberlerini e-posta olarak almak için tıklayın. Buradan üye olun.
Üye olarak Albayrak Medya Grubu sitelerinden elektronik iletişime izin vermiş ve Kullanım Koşullarını ve Gizlilik Pollitikasını kabul etmiş olursunuz.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.