Batı, nihai işgali yapmak için gayet sistematik bir şekilde Müslümanlar arasında “hendekler” kazıyor.
Hayli zamandır bu köşecikte dilim döndüğünce bu fecaati dile getirmeye çalışıyorum.
Sıklıkla da, “Bundan sonra çatışma Müslümanların arasında olmalıdır” sözüne atıfta bulunuyorum.
Her şeyden evvel…
Sözün sahibi (Kissinger) herhangi biri değildi ve
saldırısından hemen sonra söylemişti.
Müslümanların arasında savaş çıkması için kazılan “
” en derini, etnisite veya kavmiyetçilik hendeğidir.
Mezhep hendeği daha sonra gelir.
Zira, mezhepler bile kavmiyetçilik adına çokluk araçsallaştırılmıştır.
de yazık ki şundan ibarettir:
baştan sona bu hendeklerle doludur.
Müslümanlar uyanık bir bilinçle bu hendeklere karşı çıkacaklarına cahili tecessüsler ve asabiyetler yüzünden yardımcı oluyorlar.
Vah ki ne vah!..
Kendileri için kazılan bu hendeklere, bir başka ifadeyle, bu “
” yardım ettiklerinin farkında bile değiller.
Zaten bilinçleri bu denli kapalı olduğundan dolayı, tarihin nesnesi olmaya mahkumdurlar.
İşin hazin yanı, “
” diyenler de bu zillet hendeklerini “direnişi siperi” zannediyorlar.
İşgalciler de haliyle ellerini ovuşturuyorlar.
Zira her şey planladıkları gibi tıkırında gidiyor.
Silah sanayileri de zevkten dört köşe. O kadar ki, ABD orijinli uluslararası silah şirketleri, 2011'den bu yana devam eden Suriye iç savaşının,
'deki
meselesinin,
tehdidinin, Türkiye'nin hava sahasını ihlal eden Rus savaş uçağını düşürmesinin ardından bölgede artan gerilimin nasıl işlerine geldiğini artık gizlemiyorlar.
Dahası, milyarlarca dolarlık savunma bütçesinden memnun olduklarını ve yeni projelerinin gerçekleşmesi için yeteri kadar talebin oluşabileceğini düşündüklerini dile getiriyorlar.
Yeni projelerin gerçekleşmesi için habire hendek kazılması, arzu ettikleri talep için de hendeklere düşünlerin artması gerekiyor.
Uzun lafın kısası, Müslümanlar birbirlerini öldürecek işgalciler de ceplerini dolduracak.
NATO Genel Sekreteri Stoltenberg, “
Bu savaşta Müslümanlar ön cephede. Kurbanların çoğu Müslüman ve DAEŞ'e karşı savaşanların çoğu da Müslüman. Bu mücadeleyi onlar için yürütemeyiz…” diyordu değil mi?
Evet, bu savaş Müslümanlar için yürütülmeyecek…
Ya?
Müslümanlarla yürütülecektir. Sizin anlayacağınız, “vekalet savaşı” sürgit devam edecektir.
Tarihin nesnesi olanların, yani, uyanık bir bilinçten mahrum olanların “vekalet savaşından” öte verebilecekleri hiç bir savaş yoktur.