Çürümüş soğanlar ya da kapitalistik sabotaj

04:0028/04/2019, Pazar
G: 28/04/2019, Pazar
Rasim Özdenören

İlkin sabotaj kelimesine verilen anlam açığa kavuşturulmalı.TDK Sözlüğü’nde kelime tek kelimeyle açıklanıyor, sabotaj: Baltalama...Laf Sözlük daha geniş bir açıklamada bulunuyor: “Sabotaj, bilinçli ve kasıtlı olarak bir işi veya bir durumu (pasif direnişle ve planlı olarak) bozup zarara yol açan harekette bulunma, baltalama demektir.”Sesli sözlük kelimeye: “Yıkmak, tahrip etmek, kullanılır durumdan çıkarmak; bir işi kasıtlı olarak bozmak, baltalamak” anlamını veriyor.Şu sıralarda soğan, patates,

İlkin sabotaj kelimesine verilen anlam açığa kavuşturulmalı.

TDK Sözlüğü’nde kelime tek kelimeyle açıklanıyor, sabotaj: Baltalama...

Laf Sözlük daha geniş bir açıklamada bulunuyor: “Sabotaj, bilinçli ve kasıtlı olarak bir işi veya bir durumu (pasif direnişle ve planlı olarak) bozup zarara yol açan harekette bulunma, baltalama demektir.”


Sesli sözlük kelimeye: “Yıkmak, tahrip etmek, kullanılır durumdan çıkarmak; bir işi kasıtlı olarak bozmak, baltalamak” anlamını veriyor.

Şu sıralarda soğan, patates, domates gibi sebzelerin vurgunculuk (ihtikâr) amacıyla piyasadan çekilerek istif edildiği haberleri bir daha gündeme geldi. Bu duruma kapitalistik sabotaj adı veriliyor.

İhtikâr malı karaborsada satışa sunmak için yapılıyor. Arz ve talep dengesiyle yapay olarak oynanıyor. Mal piyasaya daha az arz edilirse fiyat yükselecektir. Böylece elinde mal bulunduran muhtekir onu piyasaya gıdım gıdım sunmakta herhangi bir vicdan azabı duymadan bu işi kotarabiliyor. O, kazanacağı beş kuruş fazla için içinde yaşadığı kent ateşe verilse umursamayacak bir vurdumduymazlık içindedir. Mutlak bir aymazdır. O kentle birlikte kendinin de yanacağını akıl edemez. İhtirası o sonucu görmeye engeldir.

Kapitalistik sabotajın ilginç örneklerinden birini John Steinbeck Türkçe’ye Gazap Üzümleri adıyla çevrilen romanında anlatır. Roman 1929 iktisadi krizin ortaya çıkardığı sosyal altüst olmuşluğu konu edinir. Bu süreçte çiftliğinden kovulan bir ailenin Kaliforniya’ya iş bulmak üzere yola çıkışının serüveni anlatılır. Kaliforniya’daki çiftliklerden birinde işçiler günde üç beş adet karın doyurmalık portakal karşılığında çalışırlar. Ancak toplanan portakallar piyasaya sürülmez. İşçiler birkaç portakal karşılığında ücretlerini almış olurlar. Fakat topladıkları kamyonlar dolusu portakallar denize dökülür. Maksat, portakal fiyatını düşürmemek, yüksek tutmak...

İşte bu duruma kapitalistik sabotaj deniyor.

Soğanı, patatesi depolarında saklayıp piyasaya sürmeyen muhtekirler de aynı kapitalistik sabotajı icra ediyor. Ama kaderin cilvesine bakın ki, ihtikâr onları da vuruyor. On binlerce ton soğan veya patates insan kursağına girmeden depolarda çürüyüp kalıyor. Çürümüş kalmış...

Bu sefil zihniyetin nasıl bir vicdan aymazlığı olduğunu anlatabilecek bir şair veya romancı bizde de çıkar mı bilmiyorum...

#Sabotaj
#TDK
#John Steinbeck